ÇEKİLMEYEN IZDIRAP

1.5K 812 395
                                    

Akşam evde pek hareketli olmasada odak noktasının Mehmet, olduğu küçük çapta tartışma başlamıştı.

Mehmet, kimseye söylemeden acılarına son vermiş işi bırakmıştı.

Özellikle Nevin hanım, işi bıraktığı için yükleniyordu.

-Madem işi bıraktın, çalışmayacaksın bu gece aç yat aklın başına gelsin. Dedi.

Yemek tabağını koymadı masaya.

Bir an için bu ailenin bir ferdi olmak istemediğini, neden?.
Dünyada sevgiden yoksun katılaşmış kalpleri olan ebeveynlerin çocuğu olduğunu düşündü.

Bütün bunlar bir rüya olsaydı ve uyansaydı o rüyadan çok isterdi.

Seçme şansı olsa kendi mutsuzluğunu başkalarına empoze ederek, zehirli yılan gibi zehir kusan bir kadından dünyaya gelmek istemezdim diye düşündü.

Ahmet Bey her şeyi hırs yapan, kıskanan, cimri, gün yüzü göstermeyen, bedbaht, tahakkümcü bir kadınla yaşadığı için kahrediyor,  küfrediyordu.

Gücü yetmiyordu, Nevin hanımın şirretliğine.

Küçük Mehmet, kaçmak istiyordu uzaklara, düşündü daha küçüktü hayatın ne gibi kötülükler getireceğini bilmiyordu.

Bu düşüncesinin olgunlaşması için daha zaman vardı.

-Bir gün mutlaka terk edeceğim sizleri diye geveledi ağzını.

Evde tek sevdiği her şeyini paylaştığı, gizli gizli yumurta pişirip, Nevin hanımın sakladığı portakalları bulup, kardeşine dayak yeme pahasına getiren, anası ekmek vermediğinde, yiyecekleri sakladığında getirip yediren ablası Birce, oda olmasa diye düşündü.

-Çekilmez olan bu yaşam hiç çekilmezdi. Dedi.

Yatağına uzandı, düşünceler beynine kudurmuş kurt gibi saldırıyordu.

Karnı açtı, uyumaya çalışıyor uyuyamıyordu döndü durdu bir sağ tarafına bir sol tarafına.

Sabah olmuştu ,hiç kimseye görünmeden çıktı evden yamaçtan aşağı indi başı önünde, hiç parası yoktu ana cadde üzeri yürümeye başladı dalgın, dalgın.

Niyeti Keresteciler sitesine gitmek yapabileceği bir iş bulmak evde huzuru kaçıran kişi olmamak çalışıp gözleri para hırsı bürümüş kadına,

-işte al...

Dercesine suratına fırlatmaktı kazandığı paraları.

Nihayet iş bulmuş çalışmaya başlamıştı.

Günlerdir evden sessizce çıkıyor işe gidiyordu.
Hafta geçmiş haftalığını dahi almıştı .

Parası vardı artık minik ayaklarının küçük küçük attığı adımlarla kilometrelerce yol yürümeyecek otobüse binecekti.

Evde Nevin hanım parayı görünce birden gevsemiş iyi davranmaya, suyun içinde dağılan kanı hisseden köpek balığı gibi istediğini elde edene kadar, Mehmet'in etrafında pervane olmuştu.
O nefret ettiği, şizoit hareketlerinden muzdarip olduğu kadın birden melek kesilmiş zihnini karıştırmıştı.

Daha geçenlerde işi bıraktığı için ekmek vermeyen, aç yat diyerek aşağılayan, kızan kadın aklı almıyordu gördüklerini inanamıyordu.

Bir an Nevin hanımın yaptığı bütün kötülükleri unutup bu saadeti yaşamak istedi.

Sevincinden havalara uçuyordu. Kendi imkanlarıyla bulduğu işte çalışıyor, evdekilerin yersiz çıkışlarına cevap niteliğinde, bakın bana boşuna kızdınız para kazandım der gibi..!

Cebinden çıkardığı haftalığını masanın üzerine bırakmıştı.

Haklı gururunu yaşıyordu doyasıya.

Ilk defa hır gür yoktu evin içersinde.

Ablası, Birce seviniyodu.
Kardeşinin iş bulmasına, artık dayak yoktu, aç yatmak yoktu, küfür yoktu.

Mehmet, çok sevdiği ablasına fil dişinden toka aldı.

Saklıyordu kimseye göstermeden vermekti niyeti.

İkili üçlü koltukalara oturmuşlar, bu güzel akşamın bitmesini istemiyordu.

Nice zamandır hasretti sıcak bir yuvaya, ana şefkatine, aile saadetine, bir çift güzel söze.

Ahmet beyin odasına girip, haydi kalk sabah oldu diyen buğulu yorgun sesiyle uyandı, Mehmet.
Ela gözlerini ovalayarak kalktı.

Yüzünü yıkamak için lavaboya yöneldi.
En çok hoşuna giden babası ile sabahları kimse olmadığında kahvaltı yapmaktı.

Okul dönemlerinde işe geç kaldım diyerek bıraktığı yarım kalan çayını bardağında yudumlamayı özlemişti.

Şimdide öyle olmuştu, yine yarım bırakmıştı,
Ahmet bey çayını çıkmıştı dışarı.

Mehmet'e. .

-Hadi acele et.  Dedi..

-Ben sana yetişirim sen git.

Zaman kazanmaktı niyeti babasının bardakta yarım bıraktığı çayı yudumluyordu.

Çok hoşuna gidiyordu yarım kalan demli çay, kendi bardağındaki açık çayı beğenmiyordu.

Mehmet'te demli çay içmeyi alışkanlık haline getirmişti.

Ahmet beyin arkasına yetişebilmek için bir hışımla yeni popularını ayağına geçirdi.

Koşmaya başladı fazla uzaklaşmadan babasına yetişmişti.

Yolda hiç konuşmadan servis aracının olduğu yere geldiler.

Ahmet Bey cebinden para çıkardı. Mehmet' e uzattı.

-Al bunu lazım olur..!

Mahçup bir sekilde babasının uzattığı parayı aldı.

Almasa önceden yaşamış olduğu sıkıntılara katlanmak zorunda kalacak kilometrelerce yolu yürüyecek işe saatinde yetişemeyecekti.

Teşekkür ederim her birinize.

İyiki varsınız.

İÇİMDEKİ YABANCI,  AGNES YAYINCILIK  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin