Siyahıma Beyaz Olur Musun?

46 . BÖLÜM'GİTMESEM'

  Multi: Rüya'nın tekrar tekrar dinlediği şarkı var 😉

     Hu... hu... yine ben fazla çabaladığım uzun bölümle huzurlanızdayım. Benim aşk meleklerim nasıllar acaba? Sihhatleri yerinde mi? Kendinize dikkat edin ballar... 😘😘😘

   Beğeni ve yorumlar düştü. Bu gidişat beni üzüyor. İlham perilerimi üzüyor,kaçırıyorlar. Canlar... sizin fikurleriniz tekrar tekrar söylüyorum benim için çok önemli. Lütfen kendinizi belli edip bir şeyler söyleyin. Fikir yürütelim beraber. 46. Bölümü hep beraber devirdik... finale az kaldı. Böyle olunca ikinci kitabı ciddi ciddi düşünüp,rafa kaldırasım geliyor. Lütfen bana bir şeyler söyleyin olur mu?

   Sınavı olan arkadaşlarıma başarılar... güzel geçsin inşallah tüm sınavlarınız. İyi geceler... 😚😚

  

        ▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪

    Ne kadar uzatsam da ellerimi,yokluğundan başka esaret düşmüyor avuçlarıma...

                                -Müjde Aklanoğlu

▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪

Gülmeyi unutan ben ve aksine derse dört koldan sarılan sınıf arkadaşlarımla son dersin dibine vuruyorduk. Bazıları test çözüyor,bazıları hocanın başına tünemiş anlamadıkları soruların yanıtını arıyordu. Boş gözlerim onlara odaklı,duyu organım saatin tik tak seslerini dinleyecek kadar şuurum açıktı. Yan sırada gerilmiş beden,öfkeden kudurmuş kırmızı görmüş boğayı andıran sima,alevler yükselen kahveler umrumun kırıntılarını yok etmişti. Üstüme çektiğim hiddetini yok sayıyorum sabahtan beri. Siyah'sa çekinmeden kaldığı yerden öfke bulutlarını üzerine çekerek şimşekler çakıyordu. Geçen akşam ki yaşananları,sabah ki kısa münakaşa...aslına bakılırsa bu senenin başlangıcından beri olan her şey celimsiz vücudumu yormuştu. Platonik aşkın bitmesini anlamadan farklı limanlara kulaç atmak hepsinin başını çekiyordu. Zilin çalmasını sabırsızlıkla bekleyerek bozulan düşüncelerimi başka yönlere çekiyorum. Uyumaya çalışan insanın koyunların çitten atlaması gibi mesela ben de yan tarafımda oturan kara mahlukatın sinirden ayağını salladığında yere değen hafif ayakkabı sesini sayıyorum. Fazla kaptırmış giderken Yağız'ın kırmaktan korkan dokunuşu koluma deydi.

"Çok dalgınsın. Zilin çaldığını duymadın. " Ayağa kalkarken sorgulayacı bakışı hala üzerindeydi. Neden böyle olduğumu bildiği halde!

"Biraz yorgunum. "Tek tüze yanıtları şu ara çok sık veriyordum. Konuşmak istemediğimin göstergesiydi. Çevremdeki yakınlarım anlamayı ısrarla reddediyor konudan konuya vipli uçuş gerçekleştiriyorlardı. "Okul üstümüze kilitlenmeden çıkalım mı?"

"Merak etme... Öyle bir şey olursa ben seni burdan çıkarırım. Hem bir tek kalan biz değiliz. " Siyah çatılmış kaşlarıyla arkamı işaret etti. Gri'nin demesine gerek kalmıyordu ki. Kokusu varlığından önce ciğerlerime nüfus ediyordu. Kısa mesafeden öfkeyle soluduğunu duyabiliyordum. "Ceketini unutmadan giy. Dışarısı soğuk üşüteceksin. "

Uzattığı taba renkli kabanı kaparken mütevazice gülümsedim. Üstüme geçirerek sıradan çıktığımda Kağan'da aynı anda alana indi. Başım ağır çekimde yukarı kalkarken durgun dalgalarım,karma karışık kara parçalarıyla kesişti. Son yaşattığı kötü anıya rağmen yüreğim bozguna uğradı. Ayağına cam parçaları batarak üzerinde seke seke yangına verdi ortalığı. Cam kırıları,can kırıkları olduğundan habersiz üstünde kırılmanın havliyle debelendi. Saçmaydı oysa. Parçalayan kudretin sahibinin karşında erimem,eğilip,bükülmem. Nefes sıcaklığını derinden hissederken çığınarından çıkan düşünceler kifayetsizdi. Yanında dura dura huylarını kapmıştım. Boşuna dememişler 'körle yatan,şaşı kalkar' diye. Denge problemi güzelce kapmış, perdeye koyarak muazzam ışıklar atında seyirciye sunuyordum.