Külkedisi

SABAH UYKUMUN KATİLİSİN

-Ece kalk geç kalıcaz."deyip kolumu dürtükleyen Pelin'e birşeyler homurdanıp yorganı daha da kendime çektim.
-Ya hadi okula gideceğiz daha. Annemler de geldi. Kalk.
-5 dakika. Lütfeeeen."deyip yastığıma yapıştım. Hiç bir kuvvet bizi ayıramaz.
-Kalk Allah'ın cezası kalk. Geç kalıcaz."dedi yorganı çekiştirerek.
-Yeter artık ya. Bıktım okuldan. Zengin bir koca please."deyip yatakta doğruldum.
-Zengin koca seni napsın Allaasen.
-Orası kocama kalmış."deyip arsızca güldüm.
-Pislik."deyip koluma vurdu.
-Saat kaç?
-6 buçuk.
-Nöğ? 6 buçuk mu? Lan daha okula kaç saat var."dedim gözlerimi belertip bakarak. Pazartesi pazartesi yapılır mı bu bee?
-Daha eve gidip üzerini değiştireceksin. Hadi kalk. Annem kahvaltıyı hazırladı.
-Sabah uykumun katilisin. Tarih seni affetmeyecek."deyip yataktan kalktım.
-Hadi hadi. Mutfaktayım ben. Yatağını da topla bi zahmet."deyip odadan çıktı. Misafirim ben be. İnsafsız.

Elimi yüzümü yıkayıp yatağı topladım. Sonra mutfağa gittim.
-Günaydın Sema Sultan."deyip Sema ablaya sarıldım.
-Günaydın günaydın. Hadi otur sende sofraya."dedi. Onur amcaya da günaydın dedikten sonra sofraya oturdum. Biz sofraya oturduğumuzda Onur amca kahvaltısını edip kalmıştı.

Ponçik bünyem henüz uyanamamıştı. Üstelik gece de geç yatmıştım. Where is the adalet yani. 

-Naptınız bakalım dün?"deyip çayını içen Sema Sultan'a gülümseyip Pelin'e kısa bir bakış attım. Gün intikam günüdür arkadaşlar!
-Napalım canım o parti senin bu parti benim eğleniyorduk."dedim alayla. Pelin'in içtiği çay boğazında kalmıştı. Öksürmeye başlayınca sırtına yumruk atmaya başladım.
-Helal kardeşim helal."dedim.
-Noldu kızım? İyi misin? Rengin attı sanki?"dedi Sema Sultan.
-İyiyim anne."dedi boğazını temizleyerek. Pelin bana sinsi bir bakış attı.
-Ne yapacağız işte Sema Sultan biraz ders çalıştık, sonra erkenden yattık. Malum sınav haftasındayız.
-Ne sınavı kızım? Okulun kapanmasına ne kaldı?"dedi tek kaşını kaldırıp.
-Hadi ya. O kadar az mı oldu. Bir an hiç bitmeyecek sanmıştım."deyoo gülerek elimi yanağıma koydum. Pelin bana 'sıçtın, sıva' bakışını attı.
-Neyse hadi kalkalım biz. Ece daha eve uğrayıp hazırlanacak."deyip kolumdan tuttuğu gibi sofradan kaldırdı. Öküz gibi yemin ederim. Bu ne güç?
-Görürüz Sema Sultan" deyip yanağına öpücük kondurdum.

Sürekli Sultan dememin bir nedeni var tabi. Hem sevdiğim için hem de soyadları Sultan olduğu için. Pelin Sultan. Nam-ı değer Son Arkadaş Bükücü.

Pelin üzerini değiştirirken ben de eşyalarımı toparladım. O hazır olunca beraber evden çıkıp bize gittik.

Annemler ve abim kahvaltı ediyorlardı. Pelin onlarla bir çay daha içerken ben hızla odama çıkıp formalarımı giydim. Çantama da birkaç defter koyup saçımı topladım.

Tüm kızlar mini mini etek giyerken -Pelin de dahil- ben pantolon giyiyordum. Ne abimin itirazlarını ne de abaza erkekleri dinleyecek değildim. En iyisi pantolon. Ohh mis.

Erkek reyonlarından aldığım bordo poları formamın üzerine geçirdim. Nalet olsun yine çok cool oldum.

5 liraya aldığım ve muhteşem kokan doldurma parfümü de iki fıslatıp odadan çıktım.

Merdivenlerin korkuluklarından kayarak salona indim. Bir Ece atasözü der ki;
Merdiven buldun kay, dayak buldun kaç.

Salonda beni bekleyen abim ve Pelin'e baktığım. Tip tip bana bakıyorlardı.
-Ne bakıyorsunuz? Hiç mi doğa harikası görmediniz?"dedim havalı havalı.
-Hiç kendini doğa harikası zanneden bir Şempanze görmemiştim. Ondan baktım."dedi abim göz devirip. Lokman ver oğlum Thug Life müziğini.
-Şempanze görmek istersen aynaya bak abicim. Harikalığıma gölge yapma."deyip ona alaylı bir bakış attım.
-Didişmeniz bittiyse gidelim mi artık. Malum okul bizi bekler."dedi Pelin kaşlarını kaldırıp.
-Haklısın okuldakileri fazla özletmeden gidelim."deyip Pelin'in koluna girdim. Kapıya doğru yürümeye başladık
-Özleticem ben seni."deyip peşimizden gelen abimi duymamış gibi yaparak evden çıktım. Neyse ki abimin arabası vardı da otobüslerde sürünmüyorduk.