GALİBA AŞIK OLDUM

443 32 1
                                    

Can'dan

Maçtan sonra herkes evlerine dağılmıştı. Çok yorulmuştum. Eve gider gitmez duş aldım.

Ertesi gün;

Canım sıkılmıştı. Bugün hiçbirimiz okula gitmemiştik. Yatağıma uzanıp telefonumla oynamaya başladım. Saat gece 3'dü ancak uykum yoktu. Ece'nin Instgramını buldum ama hesabı gizliydi ve sadece 120 takipçisi vardı. Eminim ki hepsi kızdı.

Hakan bizim neredeyse 2 senelik arkadaşımızdı. Bir kardeşi olduğunu biliyorduk ama hiç tanışma gereği duymamıştık. Buğra parti bitince patlatmıştı bombayı. Ece Hakan'ın kardeşi demişti. Hepimiz çok şaşırmıştık. Asıl meseleyse Buğra'nın bunu nasıl öğrendiğiydi. Sorduğumuzda şans eseri öğrendim diyerek geçiştirmişti. Hakan'ın yanında Ece'den bahsememiz gerektiğini de biliyorduk.

Yarın hangi takımla maç yapacağımız belli olmuştu. Biz üniversitenin kantinide oturmuş maç için idda belirliyorduk. O sırada Hakan'ın telefonu çaldı.
O telefonla konuşurken Yağız muhteşem bir fikir bulmuştu.
-Bence kaybeden taraf kazanan tarafın bir senelik peçete ihtiyacını karşılasın (herkes anlamaz). Büyük bir masraftan kurtuluruz."deyince herkes gülmeye başlamıştı. Gülmekten neredeyse karın kaslarım ağrımıştı.

Hakan telefonu kapattı. Buğra yediği tostunun buruşturduğu kağıdını Yağız'a fırlattı.
-Yağız'a katılıyorum beyler."deyip sırıttı. Buğra sırıttı. Kızlar tamam sakin.
-Kardeşim tutturmuş yarınki maça gideceğim diye. Yarın bir süpriz yapalım."dedi sırıtarak.

Ah işte şimdi maç biraz daha heyecanlı olacaktı.

Ece'nin sahaya çıktığımız anki ifadesi görülmeye değerdi.

İlk yarı bitince hepimiz soyunma odasına girmiştik. Hakan yoktu. Birden kapı açıldı. Biz Hakan beklerken içeri Pelin girmişti. Arda;
-Pelin?"dedi şaşırarak.
-Çok vaktim yok. Ece Hakan'ın kardeşi. Lütfen Ece'yle tanıştığınızı ve partiyi bilmesin."dedi tek nefeste.
-Merak etme. Söylemeyiz."dedi Arda. Pelin;
-Sağol."deyip gülümsedi ve hızla odadan çıktı.

Birkaç dakika sonra bu sefer Hakan gitmişti odaya.
-Hakan abi nerdesin sen kaç saa..." Ece'yi görünce bir anda kalmıştım.
-Beyler küçük kardeşim."dedi dişlerinin arasından.
-İkinci yarıda bizimle oynayacak."deyince herkes ciddi olup olmadığını anlamak için birbirine bakıyordu. Daha birkaç gün önce ayağında topuklusu, mini elbisesiyle partiye giden kız şimdi bizimle futbol mu oynayacaktı? Şaşırtıcı. Ama daha da şaşırtıcı olan kızın bizden daha iyi futbol oynamasıydı. Evet. Benden hatta takımdaki herkesden daha iyi futbol oynuyordu.

Garip bir şekilde merak etmiştim bu kızı. Partideki narin kızmıydı mı? Yoksa futboldaki sert kız mı?

Belki Ece'yle fotoğrafları vardır diye Pelin'in hesabına baktım. Onun hesabı da gizliydi ama ona zaten istek göndermiştim ve o da kabul etmişti. Evet. Çoğu fotoğrafında Ece vardı. Hatta neredeyse hepsinde.

Kızın profili resmen Ece'nin ifşalarıyla doluydu. Bütün fotoğraflarda abuk subuk şekiller yapmıştı. Ama tuhaf bir sevimliliği vardı. Ona böyle davranmak yakışyordu.

Birkaç fotoğrafını ss aldım. Güzel kızdı. O gün abisini ayırmaya gitmedim diye kalbi kırılmıştı. 

Maçta herkesin gözü ondaydı. Bu nedense canımı sıkmıştı. Hele o çocuğun bilerek Ece'yi düşürmesi sinirlerimi iyice bozmuştu. O yüzden Hakan'ın o piçi dövmesine engel olmak istememiştim. Ama Ece bize bozulmuştu.

KülkedisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin