BÖYLE DAHA KARİZMATİK

498 41 1
                                    

Abim kolumdan tutarak yürümeme yardım etti.
-Abi dudağın kanıyor."dedim. Eliyle kanayan yeri yokladı.
-En sevdiğim dudağım senin yüzünden patladı."deyip yüzünü buruşturdu.
-Sanki ben dedim dayak ye diye.
-Dayak yemedim. Eğer sen gelmeseydin o çocuğun ebesini..."
-Hadi gidelim artık."dedim oflayarak çıkışa doğru ilerlerken.
-Eşyalarım içerde kaldı. Sen bekle ben geliyorum.
-Benimkileri de al."dedim. Başıyla onaylayıp soyunma odasına doğru gitti. Bende çıkış kapısının yanındaki duvara yaslandım.

Biraz sonra abim ve arkadaş sandığı arkadaşları da onunla beraber geldi. Hiçbirinin suratına bakmadım bile.

Birbirlerine iyi geceler dedikten sonra herkes birbirinden pahalı arabasına binmişti. Salak Buğra'nın bile Pagani Zonda C12 F'i vardı. Ben o arabayı rüyamda bile göremezdim heralde.

Emniyet kemerimi bağladım.
-Ayağın iyi mi?"diye sordu. Ah canım minnoş kalpli abim benim.
-İyi. Anneme söyleme sakın düştüğümü. Şimdi o çiğnenmiş ekmek falan koyar. Öyyhh."dedim yüzümü ekşiterek.
-Tamam. Sende bir daha sakın ben kavga ederken dalma ortaya. Her seferinde olan sana oluyor. Geçen sefer de Anıl'ı döverken araya girdin ve dirseği sen yedin.
-Vurduğun yer hala acıyor. Hayvan gibi vurmuşsun."dedim başımı ovalayarak.
-Eyvallah."dedi otoparktan çıkarken.

Anıl'ı da benim için dövmemişti. Bu sefer tüm suç Sema'daydı. Gidip o kadar erkek içinde Anıl öküzünü bulup aşık olmuştu. Ayrıldıktan sonra çocuk mahalleye kadar gelip olay çıkarınca abim olaya bir güzel el, yumruk, tekme ne bulursa attı.

-Allah'ım annem inşallah uyumuştur."deyip anahtarla kapıyı yavaşça açtım. Yess. Uyumuştu. Size kalbimin temiz olduğunu söylemiştim. Allah'ın sevgili kuluyum.

Abimle ses yapmadan odalarımıza çıktık.

Öncelikle kısa bir duş aldım. Sonra ders programımı ayarlayıp hemen uyudum. Yarın okul vardı ve saat geç olmuştu. Minnoş bünyemin de uykuya ihtiyacı var ama dimi.

Sabah uyandığımda ayağımın üzeri morarmıştı. Yatakta yavaşça doğruldum. Ayağımın üzerine basmaya çalıştım. Çok fena ağrıyordu. Yürümeye çalıştım ama ayağım çok acıyordu. Yatağa geri oturdum.

Dün bu kadar ağrımıyordu. Hem ayağımı zorladığım hem de ikinci kez aynı ayağın üzerine düştüğüm için daha kötü olmuştu.

Yatağıma geri yattım. Okul zaten bitmişti bir gün daha gitmesem bir şey olmazdı. Tam uykuya dalacağım sırada annemin sesini duydum.
-Ece. Kalksana kızım geç kalacaksın."dedi. Hemen yorganla ayağımı kapattım.
-Anne. Şey ben bugün okula gitmeyeceğim.
-Neden kızım? Bir şey mi oldu?"dedi eliyle ateşimi kontrol edip.
-Şey regl olmuşum da. Karnım ağrıyor."dedim karnımı tutarak. Yalan değildi. Bugün yarın olacaktım.
-Ben de hastaneye gidiyorum. Hadi sana bir serum taktırayım."dedi yatağıma oturup. Annem diş doktoruydu. Bir sürü de doktor arkadaşı vardı. Sayesinde sürekli rapor alıp okulu asıyorduk.
-Gerek yok anneciğim. İlacımı alırım ben şimdi."dedim.
-Tamam. Eğer ağrın geçmezse beni ara.
-Tamam."dedim gülümsemeye çalışarak. Annem anlıma öpücük kondurup odadan çıktı.

Biraz sonra odaya abim daldı.
-Hazırlanmadın mı sen hala?"dedi kapıma asılarak.
-Bugün okula gitmiyorum.
-Neden?"diye sordu. Ayağımın üzerindeki örtüyü çektim.
-Senin yüzünden Çolak kaldım."dedim kaşlarımı çatarak.
-Tüm suç senin. Bok vardı da oynadın. Kalk hastaneye falan gidelim. Mosmor olmuş."deyip başucuma oturdu.
-Birşey olmaz. Geçer.
-Gripmi kızım bu. Hadi kalk. Kırık çıkık vardır. Yatalak olup başıma kalma sonra."deyip kalktı yatağımdan.
-Nasıl bir abisin sen ya?"dedim oflayarak.

KülkedisiWhere stories live. Discover now