Külkedisi

ÇELME NASIL TAKILIR ÖĞRETEYİM

-Bir forma bir insana bu kadar mı yakışır Yarabbim."deyip Buğra'ya bakarak iç geçiren Pelin'e baktım. Çocuğun içine düştün bee. Günah günah.
-Kızım yanlız şu 5 numaralı çocuk çok iyiymiş."deyip kafasıyla Gökhan'ı işaret eden Sema'ya çevirdim bakışlarımı.
-Kendinize gelin kızım. Abim burda. Valla pekmezinizi akıtır.
-Of başlatma abine. Kızım gözlerim bayram ediyor."deyip arsızca gülen Pelin'in koluna vurdum.
-Abaza mısınız siz ya? Deli etmeyin beni. Buraya erkek kesmeye değil maç izlemeye geldik.
-Of sus bi kızım sen ya. Pelin senin Veliaht hangisi kanka?"diye sordu Sema.
-8 numara olan.
-İyiymiş."dedi Sema sırıtarak.
-Heralde kızım. Koskoca Buğra Cebeci o.
-Sanırsın Kanuni Sultan Süleyman. Benim abim daha yakışıklı bikere."dedim kalenin önünde pas bekleyen abime bakarak. Pelin beni tınlamadan;
-He he. Bi sen iyisin bi de abin zaten."dedi.
-Kıskanmayın. Herkesin benimki kadar yakışıklı bir abisi ve muhteşem bir kendisi olmaz. Saçma bir cümle oldu ama olsun. Siz anladınız."dedim. Beni takmadılar bile.

İlk yarının bitmesine 8 dakika vardı. Maç 3-0dı. Tabi 3 olan takım abimler değildi. Karşı takım resmen milli gibi oynuyordu. Hepsi iri yarıydı. Top maç boyunca karşı takımdaydı. Benim olaya acilen bi el atmam lazım.

Aklıma gelen şeyle adeta yerimden sıçradım.
-Oha! Kızım bu çocuklar bizi tanıyor. Abimin yanında bir şey derlerse biteriz."dedim korkuyla.
-Eyvah! Biz bunu nasıl düşünemedik."dedi anlına vurarak.
-Dua et de pot kırmasınlar.
-45 dakikanın dolmasına az kaldı. Sen abini oyalarken ben de çocuklarla konuşup durumu anlatayım.
-Tamam. "deyip ayağa kalktım. İlk yarı bitmişti ve abimler soyunma odasına doğru gidiyordu.

Abim daha odaya girmeden koşarak ona yetiştim. Kolunu tutup içeri girmesini engelledim.
-Abi biraz konuşabilir miyiz?
-Ne? Ne konuşcaz?"dedi. Daha ilk yarıda 3 gol yedikleri için biraz asabiydi. Eee bi zahmet yani.
-Birşey söylemem lazım."deyip kolundan tutarak soyunma odasının kapısının görünmediği bir yere sürükledim.
-Ne söyleyeceksen söyle artık. Zamanım yok."dedi oflayarak.
-Hani siz şimdi yeniliyorsunuz ya. Biliyorsun ben de çok iyi oynarım. İkinci yarıda ben de oynayabilir miyim? Lütfen."dedim yalvarır gibi. Zaten yalvarıyordum ama konumuz bu değil.
-Saçmalama Ece. Mahalle maçı mı bu? Ayrıca 22 tane erkek var orda. Sinir etme beni."dedi. Saç malanmaz taranır demek isterdim ama bu sinirle beni döver diye birşey demedim.
-Ya abi lütfen.
-Lafımı ikiletme."deyip arkasını dönünce kolundan tutup kendime çevirdim. İsteyince baya güçlü oluyormuş be.
-Eğer beni maça almazsan Nilay ablaya kızıyla öpüştüğünü söylerim. Ayrıca sadece öpmekle kalmadığını da."dedim kaşlarımı kaldırarak.
-Ne diyorsun lan sen?
-Yalan mı?"deyip tek kaşımı kaldırdım. Abim sesli bir şekilde nefes verip;
-Tamam gerizekalı tamam. Ama ben bunun hesabını sorarım sana."deyip yürümeye başladı. Ben de onu takip ettim.

Abim soyunma odasının kapısını açtı. Iyy leş gibi ter kokuyordu.

Can abimi görünce;
-Hakan nerdesin abi sen kaç saa..." sonra gözleri beni bulunca cümlesi yarım kaldı. Pelin söylemedi mi yoksa bunlara? Hepsi bana bakıyordu. Anladık güzele bakmak sevap da bu kadar sevap kasmak yeter, dönün önünüze.
-Beyler küçük kardeşim."dedi küçüğe vurgu yaparak. Devedede boy var ama at daha hızlı gidiyor aslanım.
-İkinci yarıda bizimle oynayacak."deyince hepsi aynı anda gülmeye başladı. Buğra bile. Alayla bakıyorlardı bana. Buğra eline aldığı topu işaret ederek.
-Bak bu top. Kendisi yuvarlaktır."dedi alayla. Parmağımla bir onu bir de topu işaret ettim.
-Hangisi top karar veremedim."deyip tek kaşımı kaldırdım. Herkes gülmemek için kendini zor tutuyordu. Hani benim Thug Life müziğim? Lokman nerdesin oğlum?

-Top olmadığımı başka bir zaman detaylıca kanıtlayabilirim."dedi sırıtarak. Hööstt. Yavaş gel.
-Buğra. Kardeşim lan o benim. Düzgün dur. Can sende şurdan bir forma ver."dedi.