SENİNLE ÖLÜME BİLE

495 32 13
                                    

Annemin kuaför arkadaşı ve yardımcıları ile çalışmalarımız sabahın erken saatlerinde başlamıştı. Önce saçlarıma ve cildime kremler sürülmüştü. Sonra ayakkabıyla birkaç prova yapmıştım. Şimdiden ayaklarım şişmişti. Gereksiz manikür pedikür işlerini de hallettiler.

Bugün annemin yıllık tatilinin ilk günüydü. Ama yaklaşık bir saat önce işi olduğunu söyleyip çıkmıştı.

Saatler süren uğraş sonunda sonlanmıştı. Her ne kadar yüzüme sürdükleri bir ton makyajı sildirip yeniden yaptırsam, saçımı beğenmeyip tekrar tekrar yıkatıp yeniden yaptırsam da kadın gıkını çıkarmamıştı. Ne yapayım beğenmedim.

Kaşlarıma düzgün bir şekil verilip, elbiseme uygun makyaj ve saç yapılmıştı.

Elbisemi giyip boy aynasında kendime baktım. Fazla güzel olmuştum. Kalktığım sandalyeye tekrar geri oturdum. Topuklu ayakkabıyı çıkardım.
-Ben gitmeyeceğim ya vazgeçtim."dedim. Kuafördeki herkes bana hayretler içinde bakıyordu.
-Ne demek gitmeyeceğim kızım?
-Fazla güzel olmuşum. Şimdi herkes bana bakacak. İstemiyorum.
-Anneciğim sen bugün fazla mı yoruldun? Saçmlamaya başladın iyice. Hadi kalk önce eve gideceğiz.

¤¤

Annem yine yapmıştı yapacağını. Neden kimse benim kararlarıma saygı duymuyor? Zalımsın dünya.

Evdeki son hazırlıklarımı da tamamlayıp odamdan çıktım. Merdivenleri de yuvarlanmadan indiğimde tüm gece böyle nasıl duracağım merak ettim.

Annem gülümseyek yanıma geldi.
-Çok güzel olmuşsun bitanem. Ama biraz eksiklerin var."deyip salondaki komodinden siyah bir çanta çıkardı. Çantanın içinden ise...Aman Allah'ım. O gördüğüm İphone X mi yoksa bana mı öyle geliyor?

-İnanmıyorum."dedim hayretle bakarken. Demek annem bugün bu yüzden işi olduğunu söyleyip gitmişti. Hemen anneme sıkıca sarıldım.
-Canım annem ya.
-Aaa. Dur saçın bozulacak."deyip eliyle saçımı düzeltti.
-Hadi geç kalacaksın."dedi. Telefonumu elimdeki küçük çantama koydum. Telefon çantamı kadardı zaten.
-Ben bırakırım seni."diyen abime
-Gerek yok."dedi annem.
-Onun zaten bir kavalyesi var.
-Kavalye?"dedim şaşırarak. O anda kapının zili çaldı.
-İyi insan lafının üstüne gelir."deyip kapıyı açtı annem.
-İyi akşamlar.
-İyi akşamlar oğlum. İçeri geçsene.

Bu ses? Hayır anne.

Abim sinirle bana bakınca valla benim haberim yoktu der gibi baktım.

-Ne işi var bunun burda?"dedi abim sinirle.
-Hakan düzgün konuş.

Ah işte şimdi bir cinayet işlenecekti!

-Mert oğlum Ece'ye eşlik edecek.
-Siz bugün beni mi sınıyorsunuz?"değip bana sinirli sinirli baktı. Benim ne suçum var be.
-Ne? Benim hiçbir şeyden haberim yok."dedim. Abim Mert'in üzerine yürüdü.
-Şimdi yarım kalan işimi bitirmeden git burdan.
-Hakan."deyip sinirle abime baktı annem. Abim susmuştu ama patlamaya hazır bir bomba gibiydi. Haksız mıydı? Tabiki hayır.

Mert;
-Biz geç kalmayalım. Hadi Ece."deyip koluna girmem için kolunu uzakttı. Abime baktım koltuğa oturmuş sinirli bir şekilde yere bakıyordu.

Mert'in koluna girdim. Bu gece bir an önce bitmeliydi.

Mert binmem için kapımı açmıştı. Kendisi de binince arabayı çalıştırdı.
-Çok güzel olmuşsun bu arada. Çok...çok güzel"dedi bana bakarak.
-Sende çok şık olmuşsun."dedim nezaketen gülümseyip. Başını iki yana salladı.
-Allah'ım her geçen gün, sana daha çok aşık oluyorum ben.
-Bana bakmaya devam edersen öbür tarafta devam edeceksin sevmeye. Önüne bak. Kaza yapacağız.
-Seninle, ölüme bile.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 25, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KülkedisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin