↟ 10 ↟

143 28 8
                                    


10

↟↟ 

"Doğru mu anladım, şimdi," dedi Josh başlarken, "Kaşıkla spagetti yemeye çalıştın, Abin sana çatal vermeye çalışınca ona cezayir menekşeli toz alma bezi olduğunu söyledin, kız kardeşinin basketbol turnuva hikayelerini dinledin, sandalyeden düştün ve erkek kardeşin sen düşünce yanlışlıkla seni masanın altından tekmeledi, babanın alkolsüz malt bira içişini izledin, annenin de kız kardeşinin basketbol turnuvaları hakkında konuşmalarını dinledin ve seni yanlışlıkla tekmeleyen kardeşin neden okula gitmediğini sorunca göz yaşlarına boğuldun."

"Evet, olay tam olarak bu." dedi Tyler kafasını sallarken.

Josh tek kaşını kaldırdı "Yemeğe niye katıldın ki?"

Tyler'ın yanakları kızardı. "Aslında kazara olan bişeydi."

Josh diğer kaşını da kaldırdı. "Nasıl olur da kazara ailenle akşam yemeği yiyorsun?"

"Ben- ah.." Tyler ellerini hızlıca saçlarından geçirdi. "Şey, anneme birşey sorucaktım, ama onun yerine yemekte ne olduğunu sordum."

Josh kaşlarını daha da yükseğe kaldırdı. "Ona ne sorucaktın peki?"

Tyler daha da kızardı. "Hiç." dedi hızlıca.

Josh kaşlarını biraz daha kaldırınca yede doğru inik olan mavi saçları arasında kayboldular. Tyler kendine alıkoyamadan, eliyle Josh'un kaşlarını aşağıya itti.

Birbirlerine bir süre baktıktan sonra kahkahalara boğuldular.

Gülüşleri azalırken alınlarını birbirine bastırmış ve ellerini kenetlemiş, kıkırdarken Tyler'ın gözleri piyanodaki C anahtarına benzeyen, yumuşak dudaklara kaydı. Şu an onu öpmek o kadar kolay geliyordu ki...

"Tyler?"

Tyler düşüncelerinden sıyrıldı ve gözlerini tekrar mocha rengi gözlere çevirdi. Alınları hala birbirine dayalıydı.

"Şey yapabilir miyim umm.." Tyler düşünmeden yavaşça kafasını Josh'a doğru yaklaştırdı ve dudakları birbirine değince durdu. Çok kısa bir an dudakları değmiş olsa da Tyler o kusursuz C anahtarı, yumuşak dudakları Josh'ın kafasını hızla geri çekmesine rağmen dudaklarında hissedebiliyordu. (yani Josh geri çekilmiş. Öpmemiş. ÖPMEMİŞ YAHU! bitch pls.)

Josh şaşıp kalmış bir ifadeyle "Oh," dedi

Tyler "Oh," diye tekrar etti kalkarken. "Oh, oh dostum, Çok üzgünüm, ben- ben şey yap-" dedi ağaç evin protatif merdivenlerinden atlarken.

Josh "Hayır, Bekle, Tyler!-" diye arkasından bağırdı ama Tyler arkasına bakmadan kaçmaya devam etti.

↟↟

Oy vermeyi unutmayın xx

;^) 

ForestFic/Joshler | türkçeWhere stories live. Discover now