↟ 11 ↟

159 28 6
                                    

11

  ↟↟  

Annesi "Bugün dalgın gözüküyorsun." dedi bir kase kahvaltılık gevreğe süt döken Tyler'a.

Tyler omuzlarını silkti. "Ben iyiyim." dedi.

Annesi kaşlarını kaldırdı. "Bugün hiç dışarıya da çıkmadın." dedi.

Tyler tekrar omuzlarını silkti. "Canım istemiyor."

Üstlerine kısa bir süreliğine sessizlik çöktü.

"O tür kahvaltılık gevrek sevdiğini bilmiyordum." dedi annesi, kaseyi gösterirken.

"Hmm?" dedi Tyler kafasını kaldırırken. "Ah.. Evet, bu kahvaltılık gevrek.." dedi Tyler duraksayıp, gözlerini tekrar süt içinde yüzen kahverengi gevreklere çevirirken. "...Josh'ın favorisi."

Tyler kendine alı koyamadan elindeki mısır gevreğine haykırmaya başladı.

Annesi merakla "Tyler" dedi biraz yaklaşarak, "Hey, sorun ne?"

"Üzgünüm, özür dilerim," dedi Tyler hıçkırığı cümlesini keserken. "B-ben bilmiyorum, Be-" ve başka bir hıçkırık daha.

"Şşş.." dedi annesi kalkıp sandalyesinin yanına çökerken. Elini Tyler'ın omuzuna koyup, sıvazladı. "Hey, önemli değil."

Tyler, annesinin gövdesine kollarını dolayıp kafasını omuzuna gömdü. Aklına, eskiden gördüğü kabuslardan sonra sıkı sıkı annesine sarıldığı akşamlar geldi. Josh çerçeveye girince annesi yerine Josh'a sarılmaya başlamıştı.

Tyler hıçkırıkları arasından küçük bir kıkırtı bıraktı. 'Acaba bir gün kabusumdan uyanıp tekrar annesine sarılıcak mıyım?' diye geçirdi içinden.

Annesi "Sorun değil," dedi Tyler'ın sırtını sıvazlarken. "Tatlım, her şey yolunda."

Tyler annesinin kulağına eğildi. "Anne?"

"Efendim, Tyler?"

"Ben Josh'a aşığım." dedi sesi kırılırken.

"Ah" dedi annesi Tyler'ı daha sıkı tutarken. "Ah, Tyler."

"Biliyorum-" dedi Tyler derin bir nefes alırken. "Onun gerçek olmadığını düşündüğünü biliyorum, ve herkes bu konuda o kadar emin ve hiddetli ki bazen ben de gerçek olmadığını düşünüyorum. Peki ya bu gerçekse? Eğer gerçekse elimde kalan şey ne olucak?" dedi titremeye başlarken. "Hayalete tutulup kalmış bir Tyler. Kalacak tek şey bu."

"Ah, bebeğim," dedi annesi, yumuşakça. "Çok üzgünüm."

Bulundukları pozisyon rahatsız edici olmaya başlayınca annesi Tyler'ı kaldırdı ve birlikte kanepeye doğru oturdular. Tyler hemen kıvrılıp annesinin omuzlarına başını yerleştirdi.

"Her şeyi mahfettim." dedi Tyler, sarsılırken. "Onu öptüm ve o beni geri öpmedi ve lmek istiyorum, anne, O benim için çok önemli ve ben her şeyi mahfettim.

"Ah, tatlım," dedi annesi ellerini Tyler'ın saçlarından yavaşça geçirip, okşarken.

"Her şeyi mahfettim," dedi Tyler, tekrar. "Her şeyi berbat ettim."

"Tyler," dedi annesi, dikkatlice. "Bunun iyi bir şey olabileceğini düşündün mü hiç?"

Tyler kafası karışmış bir şekilde, "Ne?" diye sordu.

"Bir konu hakkında bu kadar takıntılı olmak- senin gibi takıntılı olmak sağlıklı değil." dedi annesi yumuşak bir ses tonuyla. "Belki bir süreliğine Josh'a ara vermelisin."

"Ara vermek mi?" dedi Tyler, ağlaması dururken.

"Evet, ara ver. Sadece kısa bir süreliğine. Başka bir hobi falan edin." dedi.

"Josh bir hobi değil, anne," dedi Tyler, protesto eder gibi sesini yükseltirken. "O bir insan. Aramı düzeltmem gereken bir insan." dedi öfke saçarken, yerinden kalktı.

"Tyler, dur-"

Tyler cümlesini duyamadan kapıdan dışarıya çıkmıştı bile. Josh'ı bulmak için hızla ormana doğru koştu.

  ↟↟  

Bir sonraki bölüm coşturuyolar, uyarı olsun hehehe ;^)

  Oy vermeyi unutmayın xx  

ForestFic/Joshler | türkçeTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang