🐻 4 🐧

1.3K 144 60
                                    

"Günlerdir odasından yemek içmek dışında çıkmıyor. Keşke odasında tuvalet banyo olmasaydı. Yüzünü biraz daha görme fırsatım olurdu.
Hay aksi! Patladım! Balon gibi patladım!"

Telefonu koltuğa fırlatarak kollarını ve bacaklarını bıkkınlıkla saldı.

"Hâlâ bomberman mı oynuyorsun?"

Kendisini kınama ve hayret bakışları ile ezen arkadaşını umursamayarak bakışlarını diğerinin odasına uzanan koridora çevirdi.

"Acaba hasta olduğumu falan söylesen, fenalaştığımı falan, ha Luhan!"

Luhan elindeki notu ona doğru fırlatarak "ya da anlaştığımız gibi şıllığın dersine çalışırız ve en azından kurtarma ödevinden yüksek alırsın ha! KyungSoo'n kesin bu sürprizine bayılır!" çıkışınca Jongin notları kucağından iteleyerek koltuğun yastığına sarıldı.

"Ders görmek istemiyorum, KyungSoo'yu görmek istiyorum."

Luhan, çocuk gibi sızlanan gence gözlerini devirdi.

"Keşke KyungSoo'yu sevmek ders ya da iş falan olsaydı. Kesin en başarılı sen olurdun."

Jongin, ışıldayan gözleri ile yastığına sıkıca sarılıp koltukta yuvarlandı.

"Keşke..Keşke.."

Sonra durdu.

"Ama bu yine başkaları da olduğu anlamına geliyor.."

Sevinci kolayca silindi. Eğri büğrü oturduğu koltukta hala koridora bakıyordu, boşluğa bakar gibi. Çünkü en ufak bir hareketlilik yoktu, Luhan'ın proje için bilgisayarın klavyesinde dolanan parmaklarından taşan tuş seslerinin tıkırtısı yankılanıyordu. Biraz sonra sessizlik dayanılmaz bir hal aldığında Luhan hafiften şarkı mırıldanır oldu. Jongin'e laf anlatmaya çalışmaktan usanmıştı.

"Sesim de güzel değil!"

Jongin, oturuşuna yeni bir eğrilik katarak sızlandı. Luhan mırıltısını kısacak olduysa da yeni bir şarkıya geçti.

"Ne işim var benim bu bölümde ya?!"

Jongin, yere saçılmış notlardan birine uzanmaya çalıştı. Beceremeyince pes etti. Yüzünü koltuktan yana dönerek yastığı kafasına örtü yaptı.

"Biliyorsun.."

Luhan, söze devam etmekte kararsız gibi sustu. Sonra yerinde kımıldanarak saçılan sayfalardan ikisini kontrol edip önüne çekti. Bilgisayarda yazmaya devam etti.

"Onu sevmek onun gibi olmak değildir. Onu izlemek ya da onun ardından yürümek.."

Diğer kağıtları da toparlayarak sıraya dizmeye koyuldu. Klavyede uyuşan parmaklarını bu şekilde dinlendirmeyi umuyordu. Jongin'in sıcak bir kahve ikram edeceği yoktu.

"Ona kendini göstermiyorsun Jongin. Abisini kıskanan mızmız bir oğlan çocuğu gibi davranıyorsun. Bir kalbin sorumluluğunu alabilecek kadar âşık olduğunu bildir ona. Ardında değil yanında ol. Gerekirse karşısına geç ki görsün seni. Hatta ona şarkı yazmak yerine yazdıra da bilirsin. Hatta ve hatta ona söyletebilirsin. KyungSoo hyungun sesinin eşsizliği hala konuşuluyor bölümde. Adına şarkı söylediği kişi olabilirsin.."

Bir Derdim Var, Nasıl Anlatsam Kibar Kibar?Where stories live. Discover now