Çekiliş

14.3K 562 10
                                    

Sabah uyanır uyanmaz üzerimi giyindim ve büyük salona geçtim tam tahmin ettiğim gibi babam benden önce kalkmış kahvaltısına başlamıştı.Yanağına sulu bir öpücük bırakıp yerime geçtim.

"Günaydın güzel kızım."

"Günaydın babacığım.Herhalde ağabeyim yine kahvaltıya geç kaldı."dudaklarım yukarı kıvrılmıştı.

"Hayır tatlım ağabeyinin kahvaltı saati daha gelmedi,biliyorsun ki normal insanların üç katı uyuyabiliyor."babamında yüzüne bir gülümseme yayılmıştı.

"Doğru ona insan demek haksızlık,aslında tanrı onu dünyaya kuala olarak gönderecekmiş ama bir karışıklık olmuş."

"Bencede"gülümsemesi tüm yüzüne yayılmıştı.Gözüm masada duran gazeteye takıldı.Sandalyemden kalktım ve gazeteyi alarak tekrar yerime oturdum.Gözüme ilk takılan büyük harflerle yazılmış başlık oldu.'BAYAN ROSAMARY DÜN GECE DE HERKESİ BÜYÜLEDİ'okumaya devam ettim.

'Bayan Rosamary geçen gece Thomsen ailesinin düzenlediği baloya katılan Rosamary Waltner gerek gülüşüyle gerekse güzelliğiyle yine baloya katılan erkeklerin başını döndürdü.Dedikodulara göre Bay Archer yeni tanışmalarına göre sıkı bir dostluk kurmuşlar.Çapkınlığıyla ünlü Bay Archer sizce gerçekten büyülendi mi bilmem ama Bayan Rosemary'i pek etkisi altına almış gibi görünmüyordu.Bayan Gardenia ise her zaman ki gibi asaletinin yanında güzelliğini de konuşturdu baloda.Bu iki güzel arkadaşın etrafı her zaman ki gibi erkeklerle çevriliydi geçen gece de.Görünen o ki bu iki güzel bayan bu sezon boyunca konuşulacaklar.''Yüzüme ufak bir gülümseme yerleşti.

"Bakıyorum hakkında yazılanlar hoşuna gitti."

"Bence birinin çok fazla boş zamanı var ve bu boş zamanı insanları olmakları kadar biri gibi gösteriyor."

"Bir çok insan bunları okumaktan veya bu gazetede isminin geçmesinden büyük bir mutluluk duyuyor."

"Çok saçama neden kendi adımın bir dedikodu gazetesinde geçmesinden bir mutluluk duyayım ki.Ayrıca buyazıyı yazan adam veya kadın beni pohpohlasa ne olacak pohpohlamasa ne olacak."

"Tıpkı annene benziyorsun,o da böyle şeylerin saçma olduğunu zaman kaybından başka hiç birşey olmadığını söylerdi."az önceki gülümsemesi buruklaşmıştı.Sandalyemden kalktım ve babamın yanındaki sandalyeye geçtim.Babamın ellerini ellerimin arasına aldım.

"Biliyorum onu çok özlüyorsun,bende onu özlüyorum ama sen bana küçükken hep ne derdin?Eğer o bizim ağladığımızı görürse çok üzülür.Eğer bizim üzüldüğümüzü görürse o da üzülür."gülümsemesi yüzüne yayıldı,omuzlarını dikleştirdi ve azönce ona yaptığım gibi ellerimi ellerinin arasına aldı.

"Sen ne zaman bu kadar büyüdün?Dah dün at binen küçük kızımdın."

"Baba zaten dün bindim ata."gülümsemem bütün yüzüme yayılmıştı.

"Büyüdüğünü hiç bir zaman kabul etmeyeceksin değil mi?"

"Galiba hayır."dedim çocuksu bir tavırla.Aslında küçükkn herkesin hayalidir çabucak büyüyp anne babası gibi mükemmel olmak.Büyüyünce hiç hata yapmayacağımızı düşünürüz,sanki hiç bir zaman başkalarını üzecek birşeyler yapmayacakmışız gibi gelir.Ama biraz daha büyüyünce bu durum değişir,aslında bu dünyaya hata yapmak için geldiğimizi anlarız,en saf ve temiz halimizin çocukluğumuz olduğunu anladığımızda ise artık çok geç olur.Eğer zamano geri alacak gücümüz olsa idi hepimiz çocukluğumuza gider ve o zamanlarda bize çok büyük gibi gelen hataları doyasıya yaşardık.Bu sırada şöminenin üzerinde duran saat dikkatimi çekti.

"Aman tanrım geç kalıyorum."oturduğum yerden kalktımve hızla odama çıktım.Hizmetçi zilini çalar çalmaz,çalışanlardan biri odama girdi.bavulun aşağı taşınacağını söyledim.Hizmetçi bavulum ile önde ben ise arkada aşğı indim.Ağabeyim çoktan bavullarını hazırlatmış ve aşağı taşıtmıştı.

"Bir bayana göre olduça ufak bir bavul."

"Bir baya göre oldukça fazla bavul."ufak bir homurdanmadan sonra kapıya yöneldi.

"Ihım bir şey unutmuyormusun sevgili ağabeyim."bu sözler üzerine arkısına döndü,yanıma gelni ve kolunu uzattı.

"Çok kibarsınabiciğim."elimi koluna yerleştirdim.Yine homurdanmıştı.

"Bir şey mi dedin abiciğim?"dedim sahte bir gülümsemeyle.

"Hava diyorum Rose nekadar güzel değil mi?"

"Evet Av Partisinde yağmur olması çok kötü olurdu."bavullar çoktan arabaya yerleştirilmişti.Ağabeyim arabaya binmek için önce bana sonra da refakatçime yardım etti daha sonra bir çırpıda arabaya bindi.Bir saat süren sessiz ve sıkıcı yolculuktan sonra araba durduğunu fark ettiğimde neredeyse zafer nidaları atacaktım.Ağabeyim arabadan indikten sonra bizim inmemize yardım etti.Ağabeyimin koluna elimi yerleştirdikten sonra etrafına baktım.Bizden hemen sonra gelenler arabalarından iniyorlar,bizden önce gelenlerin ise bavulları taşınıyordu.Etraf yemyeşildi,bir çok meyve ağacı vardı ama üzerinde sadece güzelliğiyle ön plana çıkan çiçekleri vardı.Ağabeyime ayak uydurarak göz alıcı binaya girdim.İçeriside en az dışarısı kadar göz alıcıydı.Bir hizmetçinin peşinden büyük salona doru yürümeye başladık.Kapıdan girdiğimizde bütün gözler bize döndü.

"Bayan Waltner davetimizi kabul etmekle beni çok mutlu ettiniz."bu sözlerin ardından Bay Archer sol elime varla yok arası bir öpücük bıraktı.

"Ah asıl ben bu partiye davet edildiğim için çok mutlu oldum."

Biraz sonra Leydi Archer salona girerek herkesin odasının gösterilmesi için birer refakatçi tutulduğunu bildirdi.Herkes odalarına çekildiğinde ben şatoyu geziyordum.Büyük bir odanın kapısı sonuna kadar açıktı.Odanın içine girdiğimde nutkum tutulmuştu burası bir kütüphaneydi.Bir çok rafı ve kitabı inceledikten sonra büyük salona geri döndüm.Anlaşılan çekiliş yeni başlamıştı.Gardenia'nın yanına oturup sıranın bana gelmesini bekledim.

"Kiminnle eş olmak istiyorsun."Kulağıma sessizcefısıldamıştı.

"Bilmem hiç düşünmedim,sen kiminle eş olmak istiyorsunP?"

"Bay James ile."

"Bu konuyu akşam konuşacağız."sıra bana gelmişti.Büyük kasenin içinden bir kağıt alarak açtım.Kağıtta yaznı gördüğümde neyapacağımı şaşırmıştım.

Merhaba çikolatalarım bu bölümü nasıl buldunuz bkayım.Umarım beğenmişsinizdir.Sizce çekilişte Rose'ye kim çıktı tahminlerinizi bekliyorum=)

GİZLİ TUTKULAR- Yazım hataları düzenlenmedi-Where stories live. Discover now