UYANIŞ [ TAMAMLANDI ] RÜYA SERİSİ

UYANIŞ | VUSLAT

Evet millet. Artık istekleriniz dogrultusunda Ahsen is coming 😂

Size upuzun bir bölüm yazdım. Artık verirsiniz bi +65 oy ve yorum. Sınır geçer bölüm gelir artıkın. Sizleri seviyorum. Sonra görüşmek üzere.

Bölüm Medyası: Çağan Şengül - Uykusuz Geceler

Aşk bir çift yeşil gözden ibaretti Fırat için. Karşısında hasta yatağında bağdaş kurup oturan kıza baktı. Yaşadığı şok tüm uzuvlarını hareketsiz bırakırken gözleriyle biraz daha hasret giderdi. Ruhu onun tek bakışına bile açtı yıllardır. Hareket etme kabiliyetini kazandığında ilk yaptığı ona koşmak oldu. Yatağın kenarına oturup kollarını beline sardı. Burnu beyninden komut almadan boynuna gömülmüştü çoktan. Göz pınarlarına kızgın korlar dolmuş gibi yanan göz bebekleri mutluluğunu yansıtırcasına yaşlarla parıldamıştı. Ağzından derin bir hıçkırık kaçtığında acıyla inledi sevdiği kadının adını. "Ahsen.." Odaya dolan ikinci hıçkırık sesiyle onunda kendinden farklı olmadığını anlamıştı. Boynuna değen sıcak dudakları hissettiğinde dünya dursun istedi.

Ahsen'in dudaklarını teninde hissetmeyeli neredeyse bir asır geçmiş gibiydi. Elini saçlarına atıp yavaşça okşadı. Hissettiği yumuşaklığın tadına vardı tüm hücreleri. Ellerini ondan uzaklaştıramıyordu. Ağlamaları sessizleştiğinde geri çekildi. Yumruk yaptığı eliyle önce kendi yaşlarını silip ardından parmakları ile Ahsen'in yüzünü kuruladı. Bakışları birbirine kenetlendiğinde zamanın Ahsen'den çok şey götürdüğünü gördü. Bakışlarına çektiği şeffaf perdeyi çekemiyordu artık. Ne hissettiğini görebiliyordu Fırat. Oysa kendinin de bu durumda olduğundan habersizdi. Ahsen gözlerine baktığında ne kadar acı çektiğini görebiliyordu. Onu ne kadar yaraladığını ilk bakışında anlamıştı. Pişmandı belki ama ona seçme şansı tanımamıştı Efdal.

"Buldum seni." ellerini yüzünden çekmeden acı dolu bir tebessümle fısıldadı Fırat. "Meğer ne gönüllüymüşüm beni bulmana." Ahsen zorlanarak da olsa konuşmuştu. Bedeni o kadar sızlıyor, uyuması için baskı yapıyordu ki, Fırat burada olmasaydı Ahsen çoktan dalmıştı uykunun uyuşturan kollarına. Gözleri tekrar dolmasın diye tavana baktı bir süre, bu aslında bakışlarını Fırat'ın esaretinden kurtarma şekliydi. O kadar derin bakıyordu ki ondan uzak geçirdiği yıllarının vicdan azabıyla kavruluyordu içi, Ahsen'in. Fırat'ın sıcak avuçlarını yüzünde hissettiğinde gözleri yine buluştu bir evin sıcaklığını anımsatan gözleriyle. Fırat'ın kollarında kendini yuvasındaymış gibi hissetmişti her zaman. Belki de Fırat başlı başına yuvasıydı Ahsen'inde bunun farkına geç varacaktı.

"Bundan sonra benden bir kilometre bile uzakta yaşamayı aklından geçirme, hatun."

Gözlerinde yollamak için savaştığı yaşlardan biri çenesine doğru yola koyuldu. Sanki ruhu yıllar yılı bu kelimeyi duymak için kıvranıyormuş gibi çiçek açmıştı içinin sokakları. Elini Fırat'ın sakallarına götürüp yavaşça okşadı. Sakallarının avuçlarında bıraktığı hisse yılllardır açtı Ahsen. Gözleri dakikaları ardı arkasına sürüklerken ruhları birbirlerine duyduğu açlığı bir an önce kapatmak niyetindeydi. Ahsen aralarında ki ufacık mesafeyi kapatıp Fırat'ın yapmakta kararsız kaldığı şeyi yaptı. Nefes kapısı dudaklarını onun dudaklarına mühürledi. Öyle muhtaçtı ki bu dudaklara, aradan geçen yıllarda kimin dudaklarına değdiğini umursamadan içti yudum yudum. Fırat karşılık vermeye başladığında gözlerinin önünden bir bir akan anıları kucakladı. Ona deli gibi muhtaçtı.

Nefes için çıldıran ciğerlerine istediğini vermek istemese de geri çekildi Fırat. Gözlerini ona çevirip gülümsedi. Yıllardır bu kadar içten tebessüm ettiğini hatırlamıyordu. Ahsen'in gereğinden fazla zayıf bedenini kucakladı ayağa kalkıp. Ahsen itiraz etmek istese de ters tepki görmek istemediği için sesini çıkarmıyordu. Artık kendini tamamıyla ona teslim edecekti. Bunca yıl bir başına savaştığı bu sevdayı yalnız başına koruyamadığının geç farkına varmıştı. Artık karar verme yetkisi Fırat'taydı. Kollarını boynuna dolarken Burnunu da kokusunun kaynağına gömdü. Gözü hiç bir şey görmüyor zihni yalnızca onun kokusuna tepki veriyordu. Evden çıkarken kapıda duran kadına baktığında gözleri fal taşı gibi açıldı Fırat'ın. "Gönül Anne?"