10. Bölüm

60.6K 1.8K 57
                                    

Berika'nın uyanmasını bekliyorduk. Yoğun bakımdaydı. Doktor ne kadar kalacağını söylememişti. Belki 1 saat, 1 hafta, 1 gün, 1 ay, 10 sene. Bekliyorduk. Elimizden gelen tek şey buydu. Çaresizce.
Arada sırada doktorlar gelip kontrol ediyordu. Yaslandığım duvardan ayrılıp hemşirenin yanına gittim.

İlk zamanlarda Berika'yı görmeme izin vermiyorlardı. Bende birazcık kavga çıkartmış olabilirdim. Şimdi gittiğimde ise bana sadece o yeşil hastane önlüğünü veriyorlardı. Verdikleri hastahane önlüğünü üzerime geçirdim ve odaya girdim. Hiç bir şey söylemicektim. Söyleyemeyecektim daha doğrusu. Kenarda duran ekli koltuğu arkasından ittirerek Berikanın yanına getirdim. Koltuğa oturup Berikanın ellerini ellerimin arasına aldım.

Soğuktu. İlk zamanlar Berikayı gördüğümde yüreğim nasıl soğuksa şimdide öyle soğuktu.

Vazgeçtim...

"Uyan artık Xanimağam. Nasıl ağa karısısın sen? Güçlü, dimdik, ayakta durman gerekiyor senin. Karnında ki..." devamını getirmedim. Getiremedim daha doğrusu.

Koltuktan kalktığım gibi dışarı attım kendimi. Sonrada bahçeye. İlk işim derin bir nefes çekmek oldu. Berika uyanmadıkça bana bir şeyler oluyordu. Kalbim sıkışıyor, nefes almakta zorluk çekiyordum. Onu zaten seviyordum. Zamanla oluşmuştu bu sevgim ama... Sanırım aşık oluyordum.

*************************************

1 hafta olmuştu ama hala Berika uyanmamıştı. Her ne olursa olsun onun yanındaydık. Doktor %50 şansının olduğunu söylemişti. Bizde belki bir işe yarar diye onunla konuşuyorduk.

Her gün yaptığım gibi tekrar girdim odasına. Çekip koltuğu oturdum. Berikanın parmaklarını ellerim ile tuttum. Benim büyük ellerimin arasında elleri minnacık kalıyordu.

"Hadi be güzelim aç gözlerini. Bak herkes perişan oldu. Beni duyduğunu biliyorum." Gözlerimi gök yüzüne sabitleyerek konuşmama devam ettim. "Bebeğimizde bizi ordan izliyor. Uyandığında bunu sana nasıl söyleyeceğim bilmiyorum ama sana şimdi söylüyorum güzelim. Gerçi anlamıştırsın. Bizim bebeğimiz... öldü."

Ölüm sessizliği kapladı o ara odayı l. Sonra elimdeki parmaklar kıpırdadı.

"Berika" diyerek hemen ayağa kalktım.

Kapı açılınca beni hemen dışarı çıkardılar l. Herkes camın önünde durmuş Berikayı izliyordu. Doktor yaklaşık 15 dakika kadar kontrol etti. Sonra hemşireler ile birlikte odadan çıktı ve yanımıza geldi.

"Berika hanım şuan gayet iyi durumda. Ama yinede 1 gün müşahede altında bulunmalı. Bebeğin öldüğünü hemen söylemeyin lütfen. Psikolojik olarak büyük çöküş döneminde."dedi ve gitti. Bizde hemen içeri girdik.

Biraz Brtika ile konuştuk. Daha çok konuşturmaya çalıştık. Yiğit ağa yanındaydı ve en büyük destekçisiydi. Yaklaşık yarım saat sonra herkes odadan çıktı ve evlere dağıldı. Bende refakatçi olarak orda kalmıştım.

Arada bir gökyüzüne bakıyor, veya duvara bakıyordu. Bir kaç kere göz teması kurmaya çalıştım ama nafileydi. Ben hariç her yere bakıyordu. Getirdiğim yemekleri de yemiyordu. Yiğit Ağa girdi o ara içeri.

"Boşuna uğraşma evlat. Berika seninle konuşmayacak. Böyledir genellikle. Onu derinden etkileyen bir şey ise buz gibi olur. Kimseyle konuşmaz. Konu sevdiklerini etkilemişse, kendi canından can gitmişse oturup düşünür, plan yapar."Eliyle onu takip etmem için bir hareket yaptı. Bende anlını öpüp kokusunu içime çektim ve dışarı çıktım. Yiğit ağa karşı koltuğa oturmuş bana bakıyordu. Kapıyı yavaşça çekip yanına gidip oturdum.

BERDEL (Tamamlandı) #wattys2018Onde histórias criam vida. Descubra agora