12. Bölüm

53.2K 1.7K 95
                                    

Yeni bölümü erken atmak istedim. Okul başlayınca telefonu elime fazla alamayacağım o yüzden. Okuldan sonra bölümleri yazarım büyük bir ihtimal hallederim ama bir şekilde.  

******************************

Berika'dan

Sabah duşumu aldıktan sonra kahvaltıya inmiştik. Mirza olacak o kas yığını olan hayvan kocam pek bir şey yemeden çıkıp gitmişti. Sorduğum da ise nereye gittiğini söylememişti. Sofranın kaldırılmasında yardım edip odama çıkmıştım. Sabaha 8 sularında koruma bana bir kağıt getirmişti. Muhtemelen Yalım göndermişti. Mirza'nın şirketine de uğrasam iyi olacaktı.  Bir boy göstermek lazım değil mi?  Kağıdı paketten çıkardıktan sonra açtım. Okuduğum yazı ile yüzümde güzel bir sırıtma oluştu.  Ama bunu size söylemeyeceğim. 

Üstümü değiştirip Yada Keje'ye Mirzanın yanına gittiğimi haber verdim. Kapıda ki Vedat abiye beni götürmesini söyledim. Kısa süre için de şirkete geldik. İnmeden önce beni beklememesini Mirza ile geri döneceğimi söyleyip şirkete girdim. 

Kapıda ki görevliler baş selamı vererek kapıyı geçmem için açtılar. Danışmaya gidip kocamın hangi katta olduğunu sordum. Asansör ile 9. kata  çıktım. Koridorun sonunda ki tek odaydı. Oraya yürürken topuklumun sesi duvarlarda yankılanıyordu. İçeri girecekken birinin kolumu tutması ile durdum.

"Hanımefendi. İçeri giremezsiniz. Randevunuz var mı?" dedi masaya otururken. 

"Randevum yok ve içeri girmeye hakkım var. Eğer devam edersen kafanı gövdenden ayırırım." 

"Onu yapmak yürek ister." dedi alaycıl bir tavırda

"Hasbinallah" dedim ve içeri girdim. Babam ve Mirza içeride oturuyorlardı. Hemen arkamdan sekreter kız girdi. 

"Mirza Bey girmesini engelleyemedim özür dilerim." 

"Sorun yok çık dışarı." Kız afallamış bir şekilde dışarı çıktı.

"Hayırdır? Karın olduğumu niye söylemedin?" dedim babamı öpüp koltuğa otururken.  

"Gerek yok.  Benim karım olduğun için. " dedi benim kelimesinin üstene baskı yaparken. 

Yaklaşık 5 dakika sonra aynı kız içeri 2 dosya ile girdi. Tek kaşım hava da ona baktım. Oda sadece sırıtma ile yetindi. Mirza'nın yanına gitti. İyice eğilerek göğüslerini benim kocama sundu. Tabiki durur muyum bende şarteller  attı. Sandalyeden kalkıp yanına gittim kolundan tutup duvara yasladım. Diğer kolum ile de boğazından baskı yaptım.

"Dinle. Eğer seni kocamın yanında bir daha görürsem değil seni dövmek öyle bir öldürürüm ki değil baban babanın babası gelse seni kimse bulamaz. Yeterince açık oldu mu?" Dedim

Sadece korkarak kafasını sallamak ile yetindi. Elini boğazından çekince koşarak dışarı çıktı. Bende suratıma gülümseme ile arkamı döndüm.

Kapı çalınıp içeri bir adam girdi. Babam ve Mirza da ayağa kalktı. Adam yaklaştı ve karşımda durdu.

"Ben Azad Kızıldemir. " dedi ve elini uzattı. Elini tutacakken bir el benden önce davrandı ve eli tuttu.

"Bu uğramanızı neye borçluyuz Azad Bey?"

"Mardin'den kısa süreliğine ayrılıyorum Mirza bey. 1 hafta içinde beni ağırladığınız için teşekkür ederim." Dedi ve gözlerini bana çevirdi. Ama bakmadı. Aksi taktirde arsızca süzdü. Rahatsızca yerim de kıpırdandım.

Mirza önüme geçerek Azad denilen herifi kapıya kadar geçirdi. Odaya geri döndüğünde babam bizle vedalaşıp çıkmıştı.

"Bir daha ben haricimde hiç bir erkeğin elini sıkmayacaksın."

"Öyle mi dersin mirikemin(kocacım)"

"Evet. Öyle diyorum Berika. Değil elini sıkmak erkek sinek değil o uçuyor kokunu alabilir. Erkek karınca bile geçmeyecek. Anladın mı?" Dedi sesini hafif yükselterek.

"Sen kendine bak ilk önce. O yanına gelen si... tövbe estağfurullah. O karıdan uzak dur da önce sonra bana karış." Dedim bende sesimi yükselterek 

"Hem sen niye kıskanıyorsun? Kıro musun sen?"

"Sana ne lan? Seni kıskanacağımı sana mı soracağım?" Şaşkınlık ile ona bakıyordum. "Beni ilgilendirmez Berika. Dediğimi yapacaksın."

"Geçen hafta 'hiç kıskançlık yapmam ben' diyordun. Ne oldu ağam? Hiçte kıskanmazmışsın"

"Ne kıskanacağım seni ben ya?"

Yavaşça yanına ilerleyip elimi anlına koydum.

"Kocacım. Sen iyi misin? Ateşin felan da yok. Bir dediğin bir dediğini tutmuyor."

Sandalyesinden kalkarak ceketini üstüne geçirdi.

"Düş önüme Berika."

•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

Evet gelince Mirza direk odaya çıktı. Bende sofrayı kurmaları için yardım ettim. İlk önce babam indi. Sonra annem. Sonra Yada Keje. Yada Kejenin bana seslenmesi ile dikkatimi ona verdim.

"Buke(gelin) git kocanı çağır geçe kalmasın."

"Tabi Yade Keje."

Yukarı çıkarak odaya girdim. Mirza ise yatakta uyuya kalmıştı. Duşa girecekti halbuki.

"Mirikemin(kocacım)...... Mirikemin..... Ağam...... Mirza ağa...... Mirza odada adam var çabuk uyan...." Diye bağırdım.

Mirza'nın havaya zıplaması ve silahını eline alıp beni arkasına çekmesi bir olmuştu.

Silah tutan kolu yavaş yavaş yere inince derince bir yutkundum. Arkasını dönünce daha da derin. yutkundum.

"Berika."

"Efendim kocacım." Dedim ince bir sesle.

Ellerini iki yanıma koyarak beni duvarla kendi arasına sıkıştırdı. Burdan çıkmam lazımdı. En son burada kaldığımda hiç iyi şeyler olmamıştı çünkü.

Ağzını açması ile kapı açıldı. İçeri babam girince kafamı aşağıya eğdim.

"Biz sizi yemeğe bekliyoruz. Siz... Çabuk inin aşağıya. Sofra sizi bekliyor." Demesi ile Mirza'nın kolunun altından çıktım.

"Seninle sonra hesaplaşıcaz Xanımağam"

"Benimle sonra hesaplaşın Mirza Ağam."

Kelime oyunuma kulak asmadan elimden tuttu ve aşağıya indik.

•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Yemekten sonra babam ve Mirza çalışma odasına geçmişlerdi. Bizde gece yarısına kadar hanımlar ile avluda oturup çay içip sohbet etmiştik.

Yardımcılar bardakları toplarken bende iyi geceler diyip yukarı çıktım. Çalışma odasının önünden geçerken duyduklarım ile başımdan aşağıya kaynar sular döküldü.

"Biliyorsun oğul. Aşiret sizin çocuğunuzu düşürdüğünüzü bilmez. Çocuk haberi gelmedi diye kısır diyorlarmış annen öyle söyledi. Onun üstüne bugün ağalar da bahsetti. Böyle giderse kuma gelecek."

•°•°•°•°•°•°•°•°°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Merhaba can içlerim. Bölüm bayağı erken geldi değil mi? Çünkü aklıma efso bir şey geldi. Bende hemen yazmak istedim. Umarım bölümü beğebirsiniz.

Sizi seviyorum ❤❤❤❤

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

BERDEL (Tamamlandı) #wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin