İster yar ol , ister yara ol . Lütfun da başım üstüne kahrın da.

746 488 52
                                    

Genç kadın ve görümcesi mutfakta ağa için yaptığı pastayı süslüyorlar dı.
Genç kadın çikolatalı şekerleri pastanın üzerine koyarken görümcesinin  sorusunu  dinledi.

-Yenge siz abimle nerede tanıştınız ?

- Şey şeyde işte nerede olucak şey de .

-Neyde

-Tamda tahmin ettiğim gibi sen abimin sevgilisi değilsin değil mi?

Genç kadın şimdi bu kıza ne diyebilirdiki tamda kendine göre bir arkadaş bulmuştu şimdi kaybediyordu niye şaşırıyorduki hep her zaman öyle olmuyor muydu elinde zannederdi sonra bir bakmış elinden kayıp gitmişti. Madem bir şekilde anlamıştı  ona herşeyi anlatmalıydı yoksa yanlış anlayabilirdi.

-Şaka yaptım şaka. Yenge yüzünün halini görmen lazımdı.

Bu kız insanın yüreğini ağzına getirdi. O esnada Hümman hanım ve gelini Saliha hanım mutfak kapısından içeri girmişler di . Hümman hanım bugün pek sessiz di , kederli olduğu belliydi. Ağzını bıçak açmıyor du tek o değil kaynanası da öyleydi. Zehra ise şen şakrak dı yine ama her zaman olduğu gibi de değil di . Ondan bir şey saklıyorlardı konak sessiz bir adaya dönmüştü . Hizmetliler bile suskunlardı kafası çok karışmıştı heleki bugün çikolatalı şekerleri yapmak için erken kalkmıştı onunla beraber kaynanasına da kalkmıştı ona da kalkmak denirse tabi akşam ağladığı göz torbaları nın mora dönüştüğünden ve gözlerinin akı kırmızıya dönüştüğünü görmüştü ne olduğunu sorduğunda ise cevap alamamıştı. Mutfak kapısından çıkmadan önce ona bakmıştı hüzünlü gözlerle.

-Boş yere yapma gelinim üzülmeni istemiyorum zaten yeni nişanlandınız tartışmanızı istemeyiz .

Sonra mutfaktan çıkmıştı . Dün sevinçten ağlarken bugün üzüntüden içine kapanıklardı. Ne olduğunu öğrenmeliydi niye üzüldüklerinide anlamadı bugün oğlusunun doğum günüydü sevinmeleri gerekmez miydi ? Bu konak gizemli bir yere dönüşmüştü. Ne olduğunu bir tek çakma nişanlısı olan Sidar ağadan öğrenildi görümcesinin ezdiği fıstıklarıda alıp pastanın üzerine gezdirerek döktü .

-Yenge çay içmeye gelicek misin ?

Saliha ve Hümman hanımlar mutfak balkonunda oturuyorlardı görümcesi ise ocağın üzerindeki porselen çiçekli çaydanlığı alırken sormuştu .

-Geliceğim ama küçük bir işim var daha sonra yanınızdayım .

Sonra pastayı alıp buzdolabına yerleştirdi . Mutfaktan çıkıp avluya gitti buranın havası farklıydı sert , dağ ,taş en önemlisi toprak korkuyordu aynı Sidar gibi onunda kokusu topraktı ne zaman yan yana gelseler etrafa yağmur yağdıktan sonraki toprağın kokusu gibiydi tek kelimeyle muhteşem .
Yukarı çıkmaya yertenirken onu yine çardakta görmüştü. Aslında çalışma odasında zannediyordu böylelikle birkez daha o muazzam yerde vakit geçirecekti demek ki nasip değilmiş nasıl olsa akşam kahvesini götürünce oradaki tüm kitaplara bakma fırsatı olacaktı. Kafası öne doğru eğik bir elini alnına koymuştu diğer elini ise dizinin üzerine . Onunda diğerleri gibi üzgün hali vardı ondan neyi gizlediklerini öğrenmeliydi düşünceli adımlarla onun yanına gidip çardağa oturdu oda onun gibi sesiz kaldı bir süre , kendini bir an macera romanlarında ki her şeyi öğrenmek isteyen bunun için her yolu deneyen baş karakter sandı . Sanki bugün tüm dünyada sessizlik ilan edildi de onun haberi yoktu eğer bir süre daha böyle devam ederse dayanamaz dı . Bugün onun doğum günüydü niye böyle sessiz ve hüzünlüdü kafayı yiyecekti . Halbuki burç falında bugün güzel ve şanslı bir gün olacağını söylüyordu .

-Çok merak başa dert açar .

Genç kadın adamın sesiyle ilkilmişti .

-Bu konağın sessizliğini bi çözebilsem başka bir şeyi merak etmeyeceğim . Size geleğim söylüyeyim ne olduğunu  fakat sizde hüzüne ve sessizliğe bürünmüşsünüz.

Bu kadın çok meraklıydı aslında ilk onunla konuşuyor sanmıştı ona baktığında anlamıştı sesli düşündüğünü genç kadını izlemeye dalmıştı . Eğer onun Zümra gibi gerçek nişanlısı olmuş olsaydı heleki evlenmeye az kalmışken onu yaşadığı ülkenin diğer ucuna göndermezdim dedi kendi kendine malum nedeni ise ortadaydı herifin biri gelecek evleneceği kadını saçma sapan oyunlara sürükleyecek üstüne üstün aşık olacaktı o adamı yaşatırmıydı gözünü kırpmadan öldürüldü .
Genç kadının sevgilisini merak etmemiş de değildi adamlarından birine araştırmasını istemişti . O gün içinde o adama dair dosya eline geçmişti fakat çok işi olduğu için bakmaya vakit olmamıştı en kısa sürede bakacaktı .

- Bugün benim doğum günüm

-Bunu biliyorum zaten Zehra söylemişti. Hani şu sözlenmeden önceki gün çalışma odasında ben sizi yanlış anlamıştım onun için tartışmıştık özür dilerim . Sonra size kendimi affetirmemin yolunu ararken doğum gününüz olduğunu söyledi Zehra . 

-Bugün benim babam vefat etti.

Genç kadın donmuştu bu cevabı hiç beklemiyordu ona pasta bile yapmıştı keşke acısını onunla paylaşsa biraz ona verse en azından hafifledi yükü . Şimdi sarılsa yanlış anlar mıydı annesi babasına böyle durumlarda sarılırdı sımsıkı paylaşırdı içindeki acıyı ama kocasına hissetmeden ağlardı kapının önünde görürdü neden ağladığını hiç anlamaz dı ama şimdi anlıyordu hangi kadın kocası eski karısı için ağlarken ona sarılıp içinde ki acıyı anlatır . En önemlisi dayanabilirmiydi kocasına deli gibi aşıkken o her seferinde ölüyordu fakat her gecede Yüce yaradana şükrediyordu şu an onun yanında olduğu için aşık olduğu adama sarılıp, onun acısını paylaştığı için oda annesi gibi olabilecek miydi bunu zaman gösterecekti .

-Babamın ölümünden iki ay önce İstanbul daki holdingi yeni kuruyordum . İstanbul geldiğimde ünüversitede bir kız arkadaşım olmuştu onunla tekrar karşılaştık o zamanlar sen yoktun  adi herif Teoman vardı sonra bir buçuk aya yakın zaman geçirdik önceleri arkadaş gibiydi daha sonra sevgiliye dönüştü bir iktaya girmiştik kim kazanırsa diğerinin istediği şeyi yapıcaktı  gün boyu kız arkadaşım kazandı telefonlarımızı kapattık ve akşama kadar eğlendik açtığımda annem, kız kardeşim ve konağın kâhyası aramıştılardı onları aradımda babamın birden kalp krizi geçirdiğini öğrendim o zamana kadar hiç birşeyi yoktu dağ gibi adamdı duyar duymaz Mardin e giri döndüm konağa girdiğimde tüm ağalar avludaydı annem, kız kardeşim ve Daye  Hümman ağlıyorlardı görmemiştim babaannemin ağladığını zaten o günden sonra da hiç görmedim babamın odasına girdiğimde yatakta uzanıyordu halsiz ,bitgin , yorgun du işte .

Genç adam devam edemedi göz pınarlarından yaşlar akmaya başladı başını arkaya doğru eğdi gözlerini kapattı ama hala göz yaşlar inadına yanaklarından şelale gibi akıyordu genç kadın sesini çıkarmadı bir kaç dakika ona ayak uydurmaya çalıştı içinden gelen dürtüyle ona sarıldı .

Genç adam devam edemedi göz pınarlarından yaşlar akmaya başladı başını arkaya doğru eğdi gözlerini kapattı ama hala göz yaşlar inadına yanaklarından şelale gibi akıyordu genç kadın sesini çıkarmadı bir kaç dakika ona ayak uydurmaya çalıştı içinden...

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Adam ilk önce terettüd etsede oda ona sarıldı  her sabah uyandığında düşündüğü ilk şey her gece zihninde canlanan son şey olan kadın ona bu dünyada bir erkek ve kadının  tüm acılarını iki kaburga arasında sıkıştırarak yok etmeği öneriyordu bunu zevkle kabul ederdi . Kafasını çevirip saçını kokladı söylemek istediği cümleyi bağıra bağıra , öperek söylemek isterdi ama kısmet değildi.  İster yar ol , ister yara . Lütfun da başım üstüne , kahrın da " dedi . Onunla sarılmanın keyfini sürdü ona göre en güzel hediye di .  Kadının içinde çıkan fırtınaları bilmiyordu adeta yer yerinden oynuyordu denizler taşıp yerler çatlıyordu volkanlar daki magma yeryüzüne fışkırıyordu . Biliyordu işte böyle bir adamın sevgilisi olmayacak ta kimin olacaktı ilk geldiğinde de söylemişti . Acaba onu hala seviyor muydu ? Peki onu neden ailesiyle tanıştırmamıştı ? Onlara göre kız değil miydi yoksa? Fakat oda onların kültüründen biri değili ?

( Oy ve yorum yapmayı unutmayın )

 İKİ ALYANS BİR KALP Where stories live. Discover now