4|belleza|

12.3K 1.2K 803
                                    

Bölüm Dört;

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

Bölüm Dört;

güzellik

...

Kalbimin kinle dolduğunu düşünüyordum. Belki de öyle değildi ve bunların hepsi kendimi çok fazla aşağıladığımdan kaynaklanıyordu, bilmiyorum. Ama kalbimin temiz olmadığına inanıyordum. Onu köreltmiştim. Bütün kötü hislerle ve nefretle köreltmiştim. Her gün biraz daha parçalamıştım. Biraz daha mahvetmiştim. O yüzdendi kendime olan nefretim. Kalbim beni istemiyordu, beni hiç sevmiyordu, kurtulmak istiyordu onu sıkıca saran kafesinden. Fakat ben yine bencil düşünüp ona engel oluyordum. Bu yüzden kötü birisiydim işte. Kindar, bencil, yalnız. Bu bendim işte. Başıma gelen her şeyi hak etmiştim. Bu yüzden hiçbir istediğim gerçekleşmemişti.

Küçükken en büyük isteğim bir bisikletimin olmasıydı. Fakir biri değildi babam, ama o da aynı benim gibi bencildi. Almıyordu. Ona yalvarırdım, yakarırdım. İyi bir çocuk olacağım; bir hafta boyunca odamdan çıkmayıp seni rahatsız etmeyeceğim, diye. Yine de dinlemezdi. Çünkü bencildi. Parasının saçma sapan bir çocuk oyuncağı için gitmesini hiç ama hiç istemiyordu. Dürüst olmak gerekirse haklıydı bence. Hayallerimi yıksa bile haklıydı. Kimse bir çocuğu mutlu etmeyi hak etmiyordu. Onun için para sarf etmeyi hak etmiyordu. Ben de o kategoriye dahilim. Kinle dolu olan kalbiyle, iyi bir şey yapması doğru değildi. İlk önce kalbini ve niyetini düzeltmesi gerekiyordu. Babam öyle şeyler için de fazla umursamazdı.

Bütün bunlara rağmen kendimi olabildiğince iyi yetiştirmeye çalıştım. Kalbimi dinlemeyip bütün olayları aklımla yürüttüm. Biliyordum, eğer kalbimi dinleseydim kaybederdim. Elimde hiçbir şey olmasa bile benliğimi kaybederdim. Riske girmek bile istemedim. Bu yüzden aklımı kullandım ve kendimi yetiştirdim.

Yetiştirilmenin çocukluktan olduğu söylenirdi ki, bir nevi haklılardı. Fakat ben kendi doğrularımı bulup, ona göre davranmıştım. Yetiştirmiştim kendimi.

Örneğin, küfürbaz birisi değildim. Hatta küfür etmekten nefret ederdim. Küfür büyük bir terbiyesizlikti benim için. Hayatım boyunca çoğu kötü şeyi yapmama rağmen doğru düzgün küfür etmemiştim. Her şeyin bir ilki olurdu. Öyle değil mi?

İlk defa, küfür etmemin gerekli olduğunu hissediyordum.

Bitcoin.

Bir para birimiydi. Dünyada en çok değeri olan paralardan birisiydi hatta. Pek iyi bir şey olduğu da söylenemezdi. Tehlikeliydi. Hem de öyle tehlikeliydi ki size anlatamazdım. Genelde kanlı işlerde kullanılırdı Bitcoin. Dark Web, Deep Web, katliam işleri ve buna benzer nice şeylerde.

Pekala, neden benim adım Bitcoin'di?

Basit bir soru gibi gelsede öyle değildi. Taehyung'ın isimleri rastgele koymadığını çok iyi biliyordum. Onu tanıdığım bu uzun süre boyunca da basit birisi olmadığını az çok anlayabilmiştim. Fakat bu aklımdaki soru işaretlerini gidermemişti.

errantry ☂︎ taekookWo Geschichten leben. Entdecke jetzt