9|19:59|

9.9K 1K 491
                                    

Dokuzuncu Bölüm:

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.




Dokuzuncu Bölüm:

19:59


...

Aklım bulanıktı. Ne düşüneceğimi bilmiyordum. Bir şeyleri sorgulamayı çok uzun zaman önce kesmiştim. Çünkü her sorumda işin içinden çıkamıyordum. Her seferinde biraz daha dibe batıyordum. Bana cevapları verecek birisi yoktu. Herkes kendi derdinin peşine düşmüştü, kimsenin umrunda değildim. Doğrusu, onlar da benim umrumda değildi. Fakat düşünmeden bir iş yaptıysam umursamak zorundaydım. Bu topluluk işine düşünmeden başlamıştım. Sonucunu tahmin dahi edemiyordum. Bu yüzden onlara bağlıydım. Bu yüzden onlar nereye gidiyorsa ben de oraya gidecektim.

Şu anda olduğu gibi.

Jimin kolumdaki elini biraz daha sıkılaştırdı ve ilerideki kamyona doğru ilerlemeye devam etti. "Jimin," demiştim sessiz bir şekilde. "Ne yapacağız?"

Daha geçen gün simsiyah, kömür rengi, saçları vardı. Şimdi ise onların yerini turuncular kaplamıştı. Kötü görünmüyordu, Jimin çirkin bir insan değildi. En kötü saç modelini bile güzelleştirirdi. Fakat ilk bakışta garipsemiştim. Onu uzun bir aradan sonra ilk defa canlı bir saç rengiyle görmüştüm.

Gözlerini bana çevirdi. "Seveceksin." Demişti sadece, başka bir şey söylemedi. Önüne döndü ve kamyonetin karşısına geçti.

Siyah kamyoneti görünce biraz daha gerildim. Kötü bir şey yapıyormuşum gibi hissediyordum. Normalde sakin olan ben, şu anda kıpkırmızıydım. Umursamamaya çalıştım ve kamyonetin üzerindeki yazıyı okudum.


'Vuelo Del Caos'


Sormak istediklerim vardı ama alacağım cevaplardan korkuyordum. Bu kadar korkak birisi olduğumu bilmiyordum. Şu anda yapmak istediğim şey arkama bakmadan kaçmaktı. Fakat çok geçti. Her şey için çok geçti.

Jimin yavaşça ilerledi ve kapıyı araladı. "Hadi." dedi. Gözlerindeki hevesin altında saklanan öfkeyi görebiliyordum. Bir an sorgulamıştım. Acaba bana mı sinirliydi? Ben mi onu kötü etkilenmiştim? Bana sinirlenmiş olsa söylerdi. Bu işte bir şey vardı.

Siyah kamyonetin içine bindim. Arabanın aniden hareketlenmesiyle deri koltuğa sertçe yapıştım. Jimin'in de yanıma sokulduğunu anlayınca derin bir nefes verdim. Bir an orada kaldı diye korkmuştum.

"Çok eğlenceli." Jimin hızlı hareket eden arabayı umursamadı ve açık olan kapıyı kapadı. Ağzından kaçan kahkaha her saniye onu sorgulamama sebep oluyordu. Benim arkadaşım hep böyle miydi? Yoksa ben mi onu tanıyamamıştım?

errantry ☂︎ taekookWhere stories live. Discover now