10 arkadaş. Her biri onar dakika içerisinde ölecek ve bulundukları yerden sadece biri canlı çıkabilecek. Ölüm Oyunu'na hoş geldiniz.
Korku #1 - Bilim Kurgu #29
3 Haziran 2018 • 8 Aralık 2018
Kapak Tasarımı: @_moonnlightt_
İp ucunun cevabı: Dördüncü kurban, kaşıntı hissine karşı koyamadığı sırada vuruluyordu ve oyunculardan vücudunda kaşınma hissetmeyen tek kişi eriyen zemine bulanmış olan Martin'di. Bu nedenle ölemezdi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Başarmak üzereydik!" diye haykırarak yere diz çöktü ve yumruğunu sinirle zemine vurdu Martin. Dördüncü bir kurban vermeden bir sonraki odaya geçme planları ters tepmişti.
Nefes alıp verişini ayarlayabilmek için birkaç saniye öylece durdu ve tek kelime etmedi. Düşünmeye, sakinleşmeye ihtiyacı vardı. Çünkü kurbanın kim olduğunu görünce kendini bunun için suçlu hissetmişti.
Yerde hareketsiz bir şekilde yatan kişinin bedenine yaklaşan Pamela ise ellerini ağzına kapatmış, kendini ağlamamak için zorluyordu.
"Bize yardımcı oldu ancak kendi kurtulamadı." dedi ve kurbanın elini kendi ellerinin arasına aldı. Tırnaklarının şimdiden morardığını görmesiyle beraber ürpermişti.
Arkadaşlarının da kurbanın, yere yığılmış olan bedeninin etrafında toplandığını fark edince ayağa kalktı ve dizindeki tozları eliyle silkeleyerek geriledi.
Kurban sırtüstü yatıyor olmasına rağmen kimse ona tam olarak bakmaya cesaret edemiyordu. Herkes gözünü kısarak, bu kan dondurucu görüntüden iğrendiğini belli ederek bakıyordu ona.
Boğazı düğümlenen David, kendini toparlamaya ve doğru kelimeleri bir araya getirmeye çalışarak yutkundu:
"Burada öylece bekleyemeyiz. Aksi halde kendisini bizim için feda etmesinin hiçbir anlamı kalmaz. Eğer oyuna devam ediyor olsaydı zaman kaybetmemizi istemez, oyunu en kısa sürede bitirmemiz gerektiğini söylerdi."
"Kath yüzünden bunları söylüyorsun." diye araya girdi Jack. Adamın yanaklarından yaşlar süzülüyordu ve kendisinin ilk defa kurbanlardan biri için üzüldüğünü gören arkadaşlarını şaşkınlık içerisinde bırakmıştı.
"Yalnızca intikam almak ve bana aynı acıyı yaşatmak istiyorsun!" diye ekledi.
Kaşlarını çatan Lucy, bu sözler üzerine adama döndü ve "Sence de yaptıklarından sonra hak ettiğin şey bu olmaz mıydı, Jack?" diye sordu. "Kath'e karşı oldukça umursamaz davranmana rağmen aynı tavır senin sevdiğin birine karşı sergilenince suçu David'e atmaya çalışıyorsun."
"Sabrina'yı umursuyorum." diyerek kadının sözlerini düzeltti David. "Yalnızca empati kurmamız gerektiğini söyledim. Jack'in bu konuda pek de başarılı olmadığını kendi gözlerimle gördüğüm için ona bir şey kanıtlamam gerekmiyor."
Adama arka çıkan Amy, "David haklı," demişti. "Bir sonraki on dakikalık süreçte içimizden birini feda etmemek için daha fazla çabalamalıyız. Bunu, Sabrina'ya borçluyuz."
Önlerinde duran yeni odanın ışıkları açılınca herkesin gözü kamaşmıştı. Aynalarla donatılmış olan bu yeni oyun alanı o kadar parlaktı ki içerisi neredeyse görünmüyordu.
