Bölüm: 4 ♠Rahibe

96.9K 2.5K 1.7K
                                    

🕸

Göz kapaklarımı yavaşça aralayarak uyanmaya çalıştığımda boynumda keskin bir sızı hissettim.

Zorla yataktan kalkarak aynanın karşısına geçtiğimde göz altlarımın kızardığını görerek omuzlarımı düşürdüm.

Dün hissettiğim aptalca hisler beni iyice sulu göz yapmıştı ve gece boyunca ağlamamın cezasını kırmızı göz altlarıyla gezerek geçirecektim anlaşılan.

Oflayarak dolaptan siyah bir tayt ve uzun kollu kalçamı örtecek kadar uzun, gri bir sweat çıkardım.

Çıkardığım kıyafetleri giyinerek bedenimi örttüğümde dünkü beyaz elbisemin aksine daha rahat hissediyordum.

Bugün için bir plan yapmıştım o soğuk, aksi tavrımın aksine daha sıcak, güvenilir ve neşeli olacaktım.

Odadan çıktığımda aklımda tek bir düşünce vardı. Kimseye farkettirmeden bu evden kaçmak. Her şeyi kafamda tasarlamıştım aslında bu gece odamın camından bağladığım çarşaflar sayesinde kimseye farkettirmeden gidecektim.

Evdeki korumaların en ufak bir kıpırtıyı farkedeceklerini biliyordum ama şansa bırakmaktan başka bir çarem kalmamıştı kaderimi.

Mutfağa girerek Ayaz'ın yanındaki sandelyeye oturdum. Canım pek birşey istemiyordu ama kendimi zorlayacaktım.

Oturduğumu farketmesiyle kafasını kaldırarak gözlerime baktı.

"Nerden esti kahvaltıya gelmek"

Yemek yemeyi bırakarak cebinden sigarasını çıkardığında dudaklarımı kemirmeye başladım.

"Kahvaltıya gelinmesinden hoşlandığını söyleyen sendin" diyerek umursamaz bir tavır takındım.

"Ne zamandan beri hoşlandığım şeyleri yapıyorsun?"

Sigarasından bir nefes çekerek gözlerini bana sabitlediğinde sesli bir şekilde yutkundum.

"Aramızı düzeltmek istiyorum" dediğimde biçimli kara kaşları şaşkınlıkla havalandı.

Napıyordum ben Allah aşkına!

Bana doğru eğilerek ağzından çıkan dumanı yüzüme üflediğinde öksürmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Düzeltelim bakalım"

Elimi tutarak beni oturduğum sandelyeden kaldırdığında bedenimi arkasından sürüklemeye başladı.

"Ne yapıyorsun nereye gidiyoruz? Bıraksana beni" diyerek bağırmaya başladığımda sesli bir küfür mırıldandı.

Anında gözlerim büyüyerek yanaklarım istemsizce kızarmaya başladığında elimi bırakarak yüzünü bana doğru döndü.

"Hiç küfür eden birini görmedinmi Rahibe"

Rahibe mi ciddimisin? Alayla konuşarak yandan bir şekilde güldüğünde gözlerim dudaklarına doğru inmeye başladı.

Ne kadar karşımda Yunan Heykelini aratmayacak kadar yakışıklı bir adam olsada hormonlarıma sahip çıkmalıydım.

Diren Bahar kurtulacaksın buradan.

Gözlerimi istemeyerek de olsa dudaklarından çekerek yere indirdiğimde sesli bir kahkaha attı. Bu kahkahası içimdeki filleri horona kaldırsada bozuntuya vermeyerek önünden yürümeye başladım.

Kahretsin rezil olmuştum.

Markası Range Rover olan arabanın içine beni adete savurarak attığında fena halde canım yanmıştı. Sesli bir şekilde inleyerek sızlayan kolumu tuttum.

KORKUSUZ MAFYA (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin