Bölüm 3

4.6K 291 0
                                    

Dernekteki arkadaşlarının bağzıları salona varmış öğretmenleriyle sohbet ediyorlardı. Hepsi inanılmaz heyecanlı tavırlarla bir an önce başlayıp bitmesi için sabırsızlanıyor öğretmenleride onları sakinleştirmek için öğütler veriyordu.
"Hey merhaba millet"
"Hoşgeldin Ayla'cım hadi gel bakalım nasılsın, iyi uyudun mu konuşalım" diyerek girdi Ayla'nın koluna Feyza hanım. Ayla bütün öğretmenlerini çok sevsede Feyza hanımın yerini ayrı tutardı. Feyza hanımda Ayla'ya diğer öğrencilerinden çok daha fazla düşkün olduğundan aralarındaki bağ gerçekten kuvvetliydi.
Tüm katılımcılar geldikten sonra Derneğin önünden kalkan servis onları koşunun yapılacağı alana götürmüştü. Katılımcılar soyunma odasına geçerken kapıda bekleyen Neşe hanım o kalabalık insanların arasından Aylayı farketmeye çalışıyordu. Bu kadar çok insanın koşarak finale ulaşmaya çaba göstericek olmaları hayret verici olsada yüzlerindeki gurur dolu ifade hepsini şampiyon yapmaya yetiyordu.
"Heh! Aylacım buldum seni sonunda ne kadar çok insan katılmış inanılmaz" dedi şaşkın bir tavırla Neşe hanım.
"Sana söylemiştim anneciğim" diye cevapladı Ayla heyecanlı ses tonuyla.
Neşe hanım kızına yaşlar birikmiş gözüyle bakarken "Benim için ayrılmış olan yerden izleyeceğim seni, finale ulaşmana gerek olmadığını tekrar hatırlatmaya geldim kızım, baban ve ben zaten bu etkinliğe katılma cesaretinde bulunduğun için büyük gurur duyuyoruz seninle." Dedi titreyen sesiyle.
"Biliyorum anneciğim merak etme devam edemediğim yerde bırakacağım."
Herkes soyunma odalarına geçmiş hazırlanırken Neşe hanımda yarışı izleyeceği yere doğru ilerliyordu. Yarım saatlik hazırlık ve bekleyiş zamanından sonra yarışın başlamasına on dakika kaldığını belirten anons gelmişti. Neşe hanım şüphesiz ki hayatının en güzel deneyimini yaşıyor ve Ayla'dan çok daha heyecanlı kalbini sakinleştirme çalışırken "ağlamak yok" diye tekrarlıyordu. Yarışmacılar başlangıç sınırına doğru gelmeye başlamış hepsinin üzerinde atlet formalarla adeta görsel şölen yaratıyorlardı. Gökkuşağını andırıyorlar formaların üzerindeki sayılara dokunarak ilerleyip diziliyorlardı. Bir kaç dakika sonra başlangıç düdüğü çalmış hepsi kondisyonlu bir şekilde koşmaya başlamışlardı. Gözlerini bir an oldun Ayla'dan ayırmayan Neşe hanım gururla
"Hadi kızım çok iyi gidiyorsun" diye mütemadiyen bağırıyordu ağlamaklı, titrek sesiyle. Kızını orada özgürce koşarken görmek, görme yetisi olmayan evlada sahip bir anne için tarif edilemeyecek derecede kuvvetli bir mutluluktu.

ÂmâWhere stories live. Discover now