✴️36.BÖLÜM✴️

62.4K 2.3K 185
                                    

Pusula instagram sayfasını takip edip bana destek olun lütfen.
⬇️

Yeni bir gün ile doğa sana yeniden bir şans daha verdiğinde kalbin kan pompalamanın çok ötesinde

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yeni bir gün ile doğa sana yeniden bir şans daha verdiğinde kalbin kan pompalamanın çok ötesinde. Her atışı hedefi on ikiden vurmanın peşinde, senin bu yükselişin düşmanlarını işkillendirmişte. Bilenen bıçaklar dönüyor içinde her saniye dökülecek kanı damarından izliyorsun sessizce.

İçinde haykırdığın tüm yeminlerin ve gömüldüğün sükunetinle düşmanlarını tedirgin ediyorsun iyice. Bugün sende, içinde kanla beslenen o ucube de tersine çevirecek her şeyi.

Yanımdan geçen gotik tarzda ki grupla beraber umursamaz bakışlarım yüzlerini buldu. Kızlar dudaklarını koyu tonlarda boyamış gözlerini ise siyah renkle çerçevelemişti. Uzun tırnaklı elleriyle erkeklerin deri ceketlerini şuhani biçimde okşuyorlardı.

Beni bekleyen Dünya'ya döndüğümde üzerinde renkli desenler bulunan ceketine baktım. Fermuarını boynuna kadar çekmiş altına koyu bir kot giymişti. Saçları dağınık bırakılmasına rağmen sakalları oldukça toplatılmıştı.

Kıstığı kızıl bakışlarının altından yüzümü süzüyordu.

Giray'a başımla işaret verdiğimde peşimden gelmeye başladı ve grubun yanına ilerledik. Otobana sis çökmüş kar taneleri saçlarda uçuşurken yüksek sesle açılan enerjik müzikler ortamı sarmıştı.

Ben bu görüntüye yabancı sayılmazdım çünkü New York'ta bu görüntülerle oldukça içli dışlı olmuş çoğu yarışı da hatırı sayılır başarıyla noktalamıştım. Boğuk hava ciğerlerimden süzüldüğü esna da ahşap dikdörtgen masanın etrafına dizilmiş grubun yanına gelmiştim.

"Seni seyretmek için geldik bugün sana tezahürat yapacağız." diyen Doğa'yı daha yeni fark ediyordum.

Tepeden ivini ikiye ayırmış ona ek iki topuz yaparak üzerlerini renkli biçimde sprey boyayla kapatmıştı. Yüzünde daha önce görmediğim biçimde ağır bir makyaj vardı.

Dudaklarında ki samimi gülümsemesiyle elinde ki ponponları salladığında bende tebessüm ederek ona cevap verdim.

"Harika gözüküyorsun," diyen Dünya sahiplenici biçimde elini belime atmış kendine çekmişti, "Seni görmeyeli uzun zaman oldu özledim."

Sıcak nefesi o konuşurken saç tellerimin arasından sızıp boynuma ulaşmıştı. Soğuktan uyuşan tenimde hissettiğim sıcaklıkla ürperirken rahatsızca elini ittim belimden.

"Sana fikrimin işe yarayacağını söylemiştim." diyen Kutsal parmakları arasında tuttuğu biradan bir yudum aldı bana meydan okurken.

Saçlarının uçlarına kaynak yaptırıp gürleştirirken onları tepeden bir at kuyruğu yapmış üzerine de metal bir halka takmıştı. Mor deri takımı ve ona eş dudaklarında eğreti duran mor rujla ne kadar da iticiydi. Ölü bakışlarında sezdiğim duygular iyiye alamet olmasa da ona cevap vermeden etrafıma baktım.

PUSULAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin