ASİ ' 18

8.2K 567 489
                                    

•Jony - love your voice•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•Jony - love your voice•

•●•

Güne sabahın en erken saatinde başlayıp kendimi mutfakta bulmak sancısız bir insanın yapacağı kesinlikle değildi. O kadar yorgunluğun ve uykunun üzerine sıcacık yataktan kalkmak ve tahmini bir ev dolusu aç insana kahvaltı hazırlamak gönlü büyüklük olarak kabul edilemezdi.

Bunun adı göt korkusuydu. Basit ve net bir göt korkusu.

Cihan'ın beni kendi elleriyle bıraktığı evde kendi odası yerine Okan'ın odasında uyuduğumu görmesi mi yoksa yanıma yatmasına rağmen bana sırtını dönmesi mi daha kötüydü.

Kalçamı yasladığım tezgahta yeni bir huy edinerek tırnağımı kemirdim. Daha önemlisi Okan nereydi?

En son hatırladığımda Okan'a sarılarak uyuyordum ama Okan'a olan merakım o kadar da büyük değildi. Cihan gelmeden Okan yanından kalkmış olmalıydı çünkü Cihan'ın kıyafetlerini özellikle kontrol etmiştim. Kıyafetlerinde kan lekesi, ellerinde yumruktan geriye kalan darbeler ve ayakkabılarında Okan'ı gömmek için kazabileceği bir çukurun çamuru yoktu.

"Aloo!!"

Sessiz ve tam aydınlanmamış mutfakta yankılanan ses öyle bir çarptı ki suratıma, korkudan olduğum yerde sarsıldım boş bulunarak. İrkilerek toparlanmaya çalışırken masaya götürmek için hazırladığım bardakların olduğu tepsiye çarparak bütün apartmanı ayağa kaldırdım bir güzel.

Ayağımı kendime çekip büzüşürken kulaklarımı ve gözlerimi kapattım. Kalbim deli gibi çarpıyor, kafamda kurduğum bütün cinayet ihtimalleri benimle dalga geçiyordu.

"Siktin ortalığı, aferin sana!"

Büzüştüğüm yerde kafamı çevirip kapı ağzında söylenen Poyraz'a baktım hiddetle. Ağzına tükürdüğümün virüsü aldı aklımın yarısını gerizekalı!

"Öyle mi gelinir," diye dişlerimin arasından sordum kaşlarımı çatarak fısıldarken. "Ha? Öyle sessiz mi gelinir lan it!"

"İyi. Duvar hala yerinde." Arkalardan bir yerden Cihan'ın sesini duyduğumda anında öne atıldım şüpheliyi görebilmek için.

Okan'a ne yaptın Allah aşkına? Nerde bu çocuk?

Dün bizi gördü mü? Görmediyse Okan nereye gitmişti gece vakti; gördüyse Cihan Okan'ı nereye gömmüştü? Diri miydi yoksa ölümü? Belki Olan nefesini tutabiliyordu?

"Kahvaltı hazırlıyordum," diye mırıldandım Poyraz'la it dalaşına girip Cihan'ı kızdırmamak için.

"Herkes ayıldıysa mutfağa gelsin." Herkesin içindeki kişiyi duymamaları için sesimi yükseltip onları sabahın bu saatinde tek ilgi alanlarına çekerken; kahvaltılıklarla aralarındaki hipnoza değmeden süpürgeyi getirme bahanesiyle yanlarından kaçtım.

ASİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin