8🌿

3.1K 234 38
                                    

Güne verdiğim 8/10'luk puan, yaşanan teknik aksaklıklar nedeni ile, - 3/10'a düşüyor.

Teknik aksaklıklar;
- Yusuf ve Hamza'nın tartışmış olabilme ihtimali
- Yusuf ve Hamza'nın tartışmış olabilme ihtimalinin nedeni
- Emine diye bir annemiz olması
- Annemizden kaynaklı sarışın Burcu manzaralı yenen akşam yemeği...

Eksi puan nereden geliyor oldukça açık değil mi? Ablam sayesinde yırttığımız kahvaltı aktivitesi, Hilal yengemin annesinin aşırı ısrarı ve annemin tatlı ricası (!) üzerine akşam yemeği olarak çıkıyor karşıma.

Hayata, Yiğit bireyi olarak devam etmek istediğim için mecburen kabul ediyorum annemin tatlı ricasını.

Hâlbuki bu akşam için yaptığım planların içine bu yemeği dahil etmek gibi bir fikrim yoktu. Aklımdaki fikirlerin geneli; kızlarla kritik yapmak, düşünmek, ağlamak, düşünürken ağlamak, ağlarken düşünmek, ağlamak gibi şeylerdi.

Ama dediğim gibi akşam aktivitem, şu an karşımdaki sarışın kıza mecburi gülüş vermek, arada gelen sorulara kısaca cevaplar vermek oluyor.

Allah'ım inşallah ablam çok zeki bir kadındır da, çocuklar durmuyor bahanesini aklına getirir. Çocuklar yani, Aşure, karnındaki fetüs ve ben...

- Yusuf gelmeyecek mi?

Soruyu kimin sormuş olması beni gram şaşırtmıyor. Aksine bu kadar geç sormuş olabilmesi tuhaf. Babamlarla kapıdan girer girmez yokluğunu farkedip sorması gerekiyordu.

- Yusuf akşam yemeklerini gece 1'de yediği için o zaman gelecekmiş.

- Ne?

Konuşmak yerine ağzımda gevelediğim için ne dediğimi duymuyor. Çünkü yüksek sesli vereceğim cevabın annemin kulağına gitme ihtimali çok yüksek. Sonunda benim terlik yemem de...

- İşleri varmış Yusuf ile Hamza'nın.

Ablam sabır sınırımı fark ettiği için benim yerime cevap veriyor. Onun da içi huzursuz biliyorum. Şu an ikimizde kendi evimizin dördüncü katına giriş yapıp; "Siz hayırdır oğlum?" demek istiyor olabiliriz. Bir de ben oturup ağlamak istiyorum tabi, buna alışkınız artık.

Yemek bitimi gençler olarak sofrayı topluyoruz hep beraber. Erkek takımı çoktan yemek faslını bitirdiği için şu an çaylarını yudumluyorlar salonda. Hilal yengem kadınlar takımına da çay veriyor küçük odada. Herkes bir süreliğine kendi dünyasına giriş yapmışken, ben kendi dünyamın kapısını açmaktan korkuyorum.

Bu nedenle kendimi yengemlerin mutfağına atıyorum. Belki salata falan yaparım.

Mutfakta ablamı, Zeynep yengemi ve Hilal yengemi kikir kikir konuşurken buluyorum. Bu tablo hoşuma gidiyor.

Evet kimse kimseyi sevmek zorunda değil. Ama Yiğit sülalesi olarak gelinler konusunda şanslıyız. Her ne kadar Hilal yengemle çok vakit geçiremesek de kendisini seviyorum. Kadın Emre abimle evleniyor, zeki bir kere.

O sırada balkon kısmından Burcu çıkıyor. Eksikliğini de hiç hissetmemiştim, ne gerek vardı ki?

Bu kız da bu evin Rabia'sı galiba...

- Yasemin ne yapıyorsun orada ablacım?

- Hiç size baktıkça mutlu oluyorum.

Sen hariç sarışın Burcu.

- Hilal yenge dedikodu yapalım mı?

Hilal yengem bana bakıp küçük bir kahkaha atıyor.

- Yapalım kuzum. Siz geçin benim odama abla ben de çay getirip geleyim.

PekmezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin