39

8.8K 625 102
                                    

2 hafta sonra

"Çok şükür, gelebildin. İyi ki geçen hafta dışarda seninle buluşmak yerine eve gelmişim." Son ayı olduğundan dolayı haftada bir gün çıkma izni vardı ve ikincisini İlayda'yla dışarıda bir şeyler yaparak geçirmek istemişti.

"Abartma be. Sadece 5 dakika geç kaldım." Ayaz gülümseyerek omuz silkti.

"Yemek yeriz dedin diye evden aç geldim bak."

"Umarım annemden para da almışsındır." diye gülünce İlayda cebinden bir 100'lük çıkarıp salladı.

"Zenginim oğlum ben. Bak işine."

Sırıtışının arasından "abine de harçlık verirsin artık" deyince İlayda eliyle nah işareti yaparak güldü.

"Önce yemek yiyelim, sonra sahile ineriz. Olur mu? Bayağıdır dışarı çıkmayan sensin. Sen ne istersen."

"Uyar bana. Ama şey, benim bileklik almam lazım."

"Tamam. Çarşıdan bakarız."

Yürümeye başlamışlarken Ayaz elini İlayda'nın omzuna attı. İlayda gülümsediğinden dolayı kendisi de gülümsemişti. Bunca senedir ona da kendine de boktan şeyler çektirmişti ve bunun pişmanlığı asla geçmeyecekti.

Pizza yemek için bir yere girip büyük boy pizza istediler ve onu beklerken telefonlarıyla ilgilendiler.

"Hangi gün çıkacaksın?"

"Cumartesi sabahı. Artık bana kahvaltı hazırlarsın, değil mi?" diyerek gülümsedi.

"Hazırlarım tabii. Biricik abim askerden geliyor nasıl olsa." diye dalga geçti. "Babam cumartesi de çalıştığı için şanslısın."

"Neden?"

"Sürekli, seni eve almayacağından bahsediyor. En azından o yokken gelip tekrardan yerleşirsen bir şey demez bence."

"Her türlü kötü bir şey olacak. Boş ver."

"Aman Ali Rıza bey tadımız kaçmasın." deyince Ayaz'ın ağzından bir kahkaha kaçtı.

Yemekleri bittikten sonra çarşıya girip karşılarına ilk çıkan takıcıya girdiler. Ayaz bir süre bakındıktan sonra siyah, örgü şeklinde bir bileklik bulup almıştı.

Sahile indiklerinde şansa, boş bir bank bulup oturdular. Ayaz kolunu yine kardeşinin omzuna atınca o da başını omzuna koymuştu. Hava soğuktu, epey soğuktu ama ikisi de umursamıyordu. Zaten hem montları vardı, hem de çok üşürlerse birbirlerine sarılabilirlerdi.

Önlerinden geçen teyzenin ayıplayan bakışlarına karşın Ayaz fısıldayarak "teyze, kardeşim amına koyayım." demiş, İlayda da gülmüştü.

Ayaz'ın geri dönmesi gerektiği için ayrılmak zorunda kaldılar. Bu sefer yalnız kaldığı odaya gelince, biraz garip hissetmişti Ayaz. Deniz'e çok alışmıştı. Onunla bir şeyler izlemeye, komik şeylere kahkaha ata ata gülmeye ve diğer şeylere çok alışmıştı. Tabii Deniz'in ona alışması gibi değildi, arkadaşçaydı.

Addicted (bxb)Where stories live. Discover now