51

7.8K 508 174
                                    

NE

NASIL

NE ZAMAN

İlayda'nın yazdıklarını görünce sırıtmasına engel olamadı ve diş fırçasını bırakıp telefonu eline aldı.

Bilmiyorum

Bir anda öyle yazdım okulda konuşuruz olur mu

Tamam

Heyecanlandım ben ldcnlscn

.

İlk teneffüste kantinde olacağını bildiği İlayda'nın yanına ilerledi. Kız onu görünce heyecanla bakmıştı. Anlatacağı şeyleri merak ediyordu.

"Hadi anlat!" diye heyecanla konuştu.

"Şey... o kişi Can. Hani evinde kaldığım." İlayda bir şey diyecekken elini kaldırıp kendisi devam etti. "Nasıl olduğunu anlatamayacağım çünkü nasıl yapılır bilmiyorum. Ama gerçekten gitgide ona kapılıyorum sanırım. Aşık olmak nasıl bir şey bilmiyorum ama bu olabilir. Sürekli onu istiyorum, onu düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum ve bunu seviyorum."

"Peki o biliyor mu?"

"Evet. Dün söyledim ve o da benden hoşlanıyormuş ama biraz karışık. Hani benden büyük falan ya."

"Büyük küçük ne fark eder be! Birbirinizi seviyosanız hiç konusu bile açılmaz bunun."

"Biliyorum ama ilk şey olunca bir konu oldu yani." Elleriyle yüzünü sıvazladı. "Şu an gerizekalı gibi hissediyorum. Beynim çalışmıyor. İlk kez birine böyle açıklıyorum. Çok salakça."

"Salakça falan değil. Çok doğal. Ve bak... olan her şeyi bana haber veriyosun, tamam mı?"

"Özel hayat diye bir şey var diye hatırlıyorum?"

"Yok sana özel hayat falan. Anlatıyorsun." dediğinde Ayaz güldü ve başını salladı.

Can'ın çıkışı

Can iş yerinden çıkmış, eve gitmek için otobüse binmişti. İşe gidip gelirken araba kullanmıyordu çünkü hem boşu boşuna benzin kullanmış oluyordu, hem de çevre kirliliğine katkı sağlamak istemiyordu.

Eskiden sadece sözlerine odaklandığı şarkıları şimdi dinleyince, Ayaz'ı düşünmeden edemiyordu. Uzun zaman olmuştu onunla tanışalı, ama ne zamandan beri bu şekilde düşündüğünü bilmiyordu. Ondan gayet de hoşlanıyordu ama sevip sevmediğini bilmiyordu.

Otobüsten inip yürümeye başladı ve birkaç dakikadan sonra apartmana geldi. Kapısının önüne gelince kendi anahtarları olmadığı için yine zile basmıştı. Ayaz gülümseyerek kapıyı açtığında Can'ın boynuna atlamaktan da alıkoyamamıştı kendini.

"Yavaş, düşeceğiz." diye güldü ve Ayaz'ı koltukaltlarından kaldırarak havaya kaldırdı. O sırada Ayaz bacaklarını onun beline sarmıştı. Garip bir şeydi, daha aralarındaki şey belli değilken ikisinin de bunu garipsemeyip engellememesi de garipti.

Ayaz başını Can'ın omzundan kaldırmayı reddetmişti. Can koltuğa oturup biraz uzanır gibi bir hâl aldığında Ayaz da onun üstüne yatmıştı neredeyse.

"Seni özledim." dedi boğuk sesiyle. Can böyle bir cümle duymayalı uzun zaman olmuştu. Midesine bir şeyler oluyor gibi hissetti. "Sen beni özlemedin galiba." diye kendi kendine güldü Ayaz. Can saçlarına bir öpücük kondurup "özledim" diye yanıtladı onu.

O sırada bunu yazan ben de kendimi sorguluyordum acaba saçma mı oldu diye çünkü hiç böyle şeyler beklemiyordum ama bir anda olmuştu işte.

Ya bu olmadı aq ama oldu gibi de bilmiyorum neyse günaydın

Addicted (bxb)Where stories live. Discover now