(21)

153 12 2
                                    

Kai 'nin anlatımından;
Soo 'ya sebaek ikilisinin planlarını anlattığım günün üzerinden tam 4 gün geçmişti. Ve bu 4 gündür soo okula hiç gelmemişti.

Aslında onu sevdiğimi biliyordum. Ama bunu daha kendime itiraf edememişken ona ne diyecektim ki. Ayrıca o beni sevmiyordu bile.

Tanrım! Cidden kafayı yemek üzereyim. Okulu asıp evimin biraz ötesindeki kayalıklara geldim. A-ama soo 'nun burda ne işi vardı. Denizi izlerken dalmış olacak ki yanına oturduğumu anlamadı bile.

"Gün batımını izlemek çok güzel değil mi?"

Aniden irkilince beni daha yeni duyduğunu anlamıştım. Bana bakınca gözleri de büyümüştü. Tanrım şuan o kadar tatlıydı ki yanaklarını öpmek istemiştim. Ama bunu şimdi yapamazdım öyle değil mi?

"S-sen. Senin b-burda ne işin var kai?"

"Sadece özel yerimi ele geçiren kişiyi tanımak istemiştim. Ama o kişi senmişsin. "

"Özel yerin mi? Senin mi? Haha beni güldürme kai. Kendimi bildim bileli burası benim özel yerimdir."

"Nasıl yani ikimizinde özel yeri burası mı?"

"Sanırım öyle."

Aslında bunu öğrendiğime sevinmiştim. Çünkü neden sevinmeyeyim. Düşünsenize sevdiğim çocuk ile özel yerim aynı. Ama onun bunu bilmesine gerek yoktu. Biraz oturup sohbet ettikten sonra ona neden okula gelmediğini sormuştum. Ama o sadece kestirip atmıştı.

O böyle yapınca bir şeyler olduğunu anlamıştım ama onu zorlamak istemediğim için daha fazla uzatmak istemedim. Artık gitmesi gerektiğini söyleyince onu onaylamış o gittikten sonra her zaman sakladığım yerden bir şişe içki çıkarmıştım.

Size annemi özlediğimi söyledim mi hiç? Hayır değil mi? O zaman şimdi söylemeliyim. Annemi çok özledim. Saat epey bir geçerken elimdeki boş şişeye baktım bir süre. Biraz da ağladıktan sonra eve gelmiştim.

Acaba yarın okula gitmese miydim. Bunu biraz düşünüp uyudum. Sonuç olarak okuldaydım. Eğer sehun ve taemin 'in çenesi olmasaydı zaten gelmeyecektim ama her zaman ki sehun ve min işte.

Soo 'nun anlatımından;
Dünkü şaşkınlığımdan sonra okula ancak gelebilmiştim. Yani o kayalıkları benden başka kimsenin bilmemesi gerekirdi. Çünkü orayı annemin ölüm haberini aldıktan sonra bulmuştum ve orası özel yerim olmuştu. Ama tek benim değilmiş.

Kafamdaki düşüncelerden sıyrılıp sınıfa çıktım.  Sırama oturduğumda kai ve arkadaşları da gelmişti. Kısa bir bakışmadan sonra sehun yine olayı berbat etmişti.

"Ah taemin! Baksana iki sevgili ne de güzel bakışıyorlar öyle değil mi? Ah benim minik geyiğim luhan 'da burda olsaydı keşke."

"Evet sehun. İki sevgili çok tatlı bir şekilde birbirlerine bakıyorlar. Sen salak mısın oh sehun? Onun dediklerini ne zaman unuttun. Ona sorduğumuzda onu sevmediğini ve ondan nefret ettiğini söylemişti hatırlasana."

Taemin 'in dediklerinden sonra kendimi kötü hissetmiştim. Ah! Kim ondan nefret eden birinden hoşlanıp onu severdi ki? Tabii ki ben. Cidden salaktım. Ve çok aptal.

Moon Garden(Kaisoo)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang