Final

1.1K 85 57
                                    

Ruggero yanıma doğru koştu, benimse artık gözlerim kapanıyordu.

Ruggero

Sabah dediğim gibi hazırlanmış karolun evine gidiyordum. Yüzümdeki aptal sırıtmayla arabay bindim ve sevdiğimin evine yol aldım. Ama geldiğimde evden bağrışma ve silah sesleri geliyordu. Birkaç defa karola seslendikten sonra içeriye girdim. Karol kendi karnına ve sebastianın kalbine ve beynine sıkmıştı. Emen yanına koştum. Ama onun gözleri kapanıyordu.

R: y-yapma, beni bırakamazsın sen yapma, bizi bırakamazsın. Hayır nolursun yapma, lütfen.

Oysa cevap vermiyordu. Hemen telefonumu alıp polisi ve ambulansı aradım. Karolu göğsüme çekip ağlamaya devam ettim.

R:yaptığım şeyler berbattı ama beni affet lütfen.

Dudağını oynattı ama konuşamadı. Ne yani uyanık mıydı?

R:karol, karol gözünü aç. Uyuma, hadi meleğim gözünü aç.

Kendini zorladı ama yapamadı. Her tarafımız kanlar içindeydi. En sonunda polisin ve ambulansın sesi duyuldu. Polis bu olaya bakarken ben karolumla birlikte ambulansa bindim ve hastaneye yol aldık. Tek yapabildiğim elini tutmaktı. Gerçi o da elimi bırakmıyordu. Hala ona beni bırakmaması için yalvarırken hastaneye vardık ve karolu sedyeye yatırıp içeri götürdüler. Ona bir şey olsa ben yaşayamazdım. Karolu seven ve karolunda sevdiği bütün herkesi aradım. Geldiklerinde fedede yanlarındaydı. Tamam onu çağırmamış olabilirim. Herkes ağlıyordu. Ne yapıcağımızı bilmiyorduk.

Bir anda doktorlar içeri koşuşturmaya başladı. Hayır, beni bırakamazdı. Hepimiz cama vurmaya başlamıştık. Onlarsa karoluma şok verip duruyorlardı. Birkaç saniye içinde kalbi tekrar atmaya başladı. O ritmine aşık olduğum kalbi tekrar atmaya başladı. Doktor kapıdan çıktığı anda yanına koştuk. Yüzünde üzgün bir ifade vardı.

Do: hasta komaya girdi. Üzgünüz.

R:n-ne demek komaya girdi? Ne zaman çıkıcak?

Do: bakın üzgünüm ama hiç çıkmaya bilir, eğer çıkarsada bu hastaya bağlı.

Dediği cümleler başımın içerisinde öylece dolanıyordu. Ben henüz olanları sindirememişken doktor geçmiş olsun diyip gitti.

1 yıl sonra

Bil yıldır komadaydı karolum. Polisler o gün kameralardan ve yan evdeki tanıklardan karolun kendini korumak için yaptığını anlamıştı ve bir şey olmamıştı. Zaten karol uyanmıyordu. Kimse umudu kesmemişti ama onu böyle gördükçe kan ağlıyordu içleri. Ben. Ben ölüyorum zaten. O uyanamadığı için, benim olmadığı için, beni öpemediği için, elimi tutamadığı için, bana o yeşilleriyle bakamadığı için ölüyordum. Yine her zaman ki gibi elini tutup konuşmaya başladım. Beni duymamasına rağmen konuşmaya başladım. Şuanda odada bir tek ben vardım zaten.

R:karolum, bir yıl oldu. Seni görüp, ruhunu göremeyerek tam bir yıl geçti. Sence bu oyunun cezası yetmedi mi bana? Hadi uyan artık. Sırf ben değil herkes perişan oldu. Artık ikimizde aramızdaki mayınlara basmıştık, artık ikimizinde haraket etmemesi gerekiyordu ama ben sensiz yapamazdım. Ben attım adımı ama sen patladın. Özür dilerim. Her şey için. Belkide hayatına hiç girmemeliydim. Ama sonra düşünüyorum, biliyorum bu bencillik ama sen benim hayatımı güzelleştirdin. İstesemde bırakamazdım seni. Hadi uyansan mı artık? Yanlış anlama, sen kalkmasanda ben hep burdayım. Ama seni özledim be güzelim. Bana yeşillerinle bakmanı özledim...

Yaşlar gözlerimden öylesine boşalıyordu. Yavaşça elini bırakıp kalkçaktım ki karol elimi bırakmadı. Bir dakika. Karol elimi bırakmadı. Çok yavaş bir şekilde gözleri açıldı. Direk sımsıkı sarıldım ona. Ben bile bu kadar güçlü olduğumu bilmiyordum. Başına öpücükler kondurdum sevdiğimin.

K: ruggero, ben ne zamandan beri uyuyorum.

R:çok uzun bir süredir aşkım.

K: iki, üç ay mı?

R: ne? Karol bir yıl oldu.

K: NE?

Derken dayanamadım ve öptüm onu. O uyurkende öpüyordum ama böyle olmuyordu. Abartmıyorum nefes alarak neredeyse bir saat öptüm onu. Bir yılın yanında bu neydi ki? Ayrıldığımızda bana bakıp gülümsüyordu.

Gülüşünü sevdiğim kadın.

R: beni affettin mi?

K:evet

Tekrar sarıldım ona, o da bana. Odaya birileri girince ayrıldık. Giren kişi valuydu. Bir anda karolu uyamık görünce şok geçirdi. Kısa bir sürede mutluluktan ağlayarak karola sımsıkı sarıldı.

V: ne zaman uyandın sen?

K: biraz önce

V: seni çok özledim ben?

K: ben burdayım kuzum, burdayım. Diğerleri nerde?

V: dur hemen mesaj atayım gelsinler.

Dedi ve telefonunu çıkarıp mesaj attı. Baya kısa bir süre sonra bir sürü kişi içeri daldı.

A: BALIMMM

dedi ve koşarak karola sarıldı. O da ona.

R: kıskanıyorum ama.

A: valla kıskanırsan kıskan enişte bağa ne, karol benim balım.

R: ama o benim  agus.

Karol gülümsedi. Diğerleride gelip hasret giderdikten sonra hastaneden çıktık. Karolu eve gidiyoruz diye o kumsala getirdim.

K: niye buraya geldik.

R: in bakalım.

Gülümseyerek indi. Kumsala doğru yürüdük. Biraz manzarayı izledikten sonra önünde diz çöktüm.

R: benimle evlenip her gün o yeşillerinle bana bakmaya, her gün o büyüleyici gülümsemenle bana bakmaya, her gün o sakinleştirici sesinle bana seslenmeye, kalplerimizin tek bir kalp olmasına, benim olmaya hazır mısın?

Gülümsemesi yayıldı.

K: sonsuza kadar, sonsuza kadar hazır olacağım.

Demesiyle onu kucağıma alıp döndürdüm.

7 sene sonra

Karol

Ben ailemi kurmuştum. Ruggero ile evliydik ve emma adında bir kızımız vardı. Caro ve agus evlendi ve onlarında max adında agusa çok benzeyen bir oğulları, nina adında caroya çok benzeyen bir kızları oldu. Valu ve michael evlendi. Onlarında aynı valuya benzeyen lidia adında bir kızları oldu. Mutluydum. Biz mayınlara basmaktan korkmadık.

İşte bu benim hikayemdi. Eğer bana bir şeyi değiştirmek istiyor musun diye sorsalardı hayır derdim. Çünkü olan her şey beni buraya getirmişti.

Final

Bitmesine bende üzülüyorum ama yazdığım bir sürü kitap var. Üstelik artık sıkmaya başlamıştı.

Sizi seviyorum

Ciao bella🌌🌌

Mayın (Finish)Where stories live. Discover now