8.KISIM

82 13 0
                                    

Doktor kraliçenin odasından çıkmıştı "dediğim gibi aldığı darbe beyindeki hemisferlerden oluşan frontal lobta.."

Kral Marcus "Doktor benimle kendi dilimizde konuşsan"

"Hafıza kaybı geçirmiş.Ama merak etmeyin geçici bir durum gibi gözüküyor, zamanla hafızası yerine gelecektir."

Kraliçenin yanında Edward vardı

Kraliçe "Şimdi sen benim nasıl oğlum oluyorsun ben onu anlamadım.Bak benim saçlarım siyah seninki sarı ,bok renginde bu imkansız."

Edward "Anne 3 seferdir bu konuyu tartışıyoruz sana dedim ya babama çekmişim o yüzden sarışınım."

"Hayır ,bu çok saçma ona çekmen için seni onun doğurması lazım."

Tam o sırada odanın kapısından Ada gözükmüştü.

Ada "Kraliçe Kenneth biraz daha iyi misiniz ?"

"İşte benim çocuğum bu,sen değilsin.Bak saçları siyah ve kıvırcık benimkiler gibi"  diyerek Ada'ya sarılmıştı.

Ada ne olduğunu anlamamış biçimde hafifçe karşılık verdi.Kraliçe Maria ise kapıdan odaya girmişti.

"Hanım hanım onlar benim çocuklarım."

Kraliçe Kenneth "Nerden seni oluyormuş benim kızım bu " Edward'ı Maria'nın önüne doğru ittirdi

"Al bu senin olsun zaten tipinde meymenet yok, sevmedim bunu." 

Kraliçe Kenneth'ın eşi nolur idare edin gibi bir bakış atmıştı ondan sonra Maria susmuş hiçbir şey dememişti.

---------

Ada ile kraliçe Kenneth satranç oynuyor.Edward ise yanlarında kitap okuyordu.

Ada "Bakın ama sana kaç defa anlattım kale çapraz gidemez."

Kraliçe Kenneth "Neden gidemesin ya , fil gidiyor.Kızım kusura bakmada senle hiç oyun oynanmıyor."

Ada yeter gibi yaparak başını koltuğa atmıştı.

Kenneth "Ay bu da durmuş başımıza filozof kesilecek sanki oku oku bitiremedi.Hey hadi bize 2 fincan çay getir."

Edward "Ben hizmetçi değilim anne"

Kenneth Ada'nın kulağına doğru eğildi "Ay bu da garibim tutturdu anne anne.Sanırım annesi terketmiş bunu herkese anne diyor."

Ada istemeden de olsa hafif kıkırdamıştı.Edward'ın ona bakmasıyla sustu.Edward da oflayarak kalktı ve boş fincan tabaklarını alırken Ada'nın kulağına oda bir şeyler fısıldamıştı.

Edward "Bana bir fincan kahve borcunuzda oluştu leydim."

Kenneth'la çaylarını içtikten sonra Ada dinlenmek için odasına gitmişti.Neden sürekli saçma olaylar selselesi onu buluyordu ki

Aynada kendisine baktı bıyıkları çıkmıştı.Hadi ama bari paralel evrende ağda derdi olmasaydı.Oda da ip ararken kapi tıklatıldı.

"Kim o "

"Ben dadı dadı " Ada kapının kilidini açmıştı dadı ise söylene söylene giriyordu içeri.

"Sen kapının kilidini değiştirmiş.Bu anahtar açmıyo artık.Sen büyüdü tabi,dadı unuttu.Ben biliyor,sen sevmiyor artık beni"

Ada dudağını büzüp dadıya sarıldı.Kadını daha yeni tanıyordu ama şuan çok tatlıydı "Yaa dadı ben seviyor seni "

Dadı kızın yüzüne baktı "Aaa senin bıyık çıkmış böyle pala olmuş.Kral Marcus'un bile bu kadar uzun değil."  Diyerek kızın bacağına hafifçe vurdu dadı.

HAYATIM ROMAN OLSA (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now