⭐ 5 ~ Yalnız Sen ⭐

16K 1.3K 307
                                    

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen, keyifle okuyun! 🌼

*Zayn & Sia - Dusk Till Dawn🎶


"Mert? İyi misin anneciğim, yardıma geleyim mi?"

Aynadan kendime bakarak üzerimi düzelttiğim sırada gözlerimi devirerek "Hallediyorum annem, yok sorun!" diye seslendim kapıya doğru. Altı üstü tuvalete gidip kendime çekidüzen verecektim yani, onu da yapamayacaksam...

"Ah!"

Elimi saçlarımdan geriye savurduğum sırada belimi fazla germiş olacağım ki yara yerime giren sancıyla sessizce inledim ve elimi hızla yaramın üzerine yerleştirdim. Dişlerimi sıkıca birbirine bastırarak burnumdan nefes alırken bakışlarımı da tişörtün üzerinden yaranın olduğu yere kaydırarak "Tamam, ulan, demedim bir şey," diye homurdandım. "İlla hatırlatacaksın yani kendini."

Kendime geleli bir haftadan biraz fazla oluyordu ve nihayet hastaneden ayrılıp evime gidebileceğim güne gelmiştik. Hastaneden o kadar sıkılmıştım ki beni eve göndermesi için doktora bir yalvarmadığım kalmıştı. Normalde yatmayı seven bir adamdım ancak bu kadar uzun süre durmadan yatmak da canıma tak etmişti doğrusu. Çok bile dayanmıştım aslında ki zaten bu kadar dayanabilmemin tek sebebi Beril'di. Güzel yıldızım benimle o kadar ilgilenmişti ki, hastanede yaşıyor olduğum gerçeğini yok saydığımda yaşanan her şeyi unutacak kıvama gelmiştim.

Annem bir-iki kere Beril'in teşvikiyle geceyi bizim evde geçirse de çoğunlukla yanımdan ayrılmamıştı. Çocuklar ve Beril ise her gün yanıma gelmişlerdi. Gerçi çoğunda çocukları kovup Beril'le yalnız kalmıştım ama olsun, sonuçta gelmişlerdi yani.

Hem kovmayıp da ne yapacaktım? Sevdiğime kavuşmuşken, hem de böyle bir şekilde, bir de onlarla mı uğraşacaktım? Üstelik Beril'le aramız o kadar iyiydi, o kadar iyiydi ki hayatım boyunca kendimi hiç bu kadar mutlu ve heyecanlı hissetmemiştim. Karın bölgemdeki koca yaraya rağmen...

Beril'le birlikte olduğumuzu Suzan abla ve Yağız abi de biliyordu. Suzan ablanın mutlu olacağının zaten farkındaydım ancak doğrusunu söylemek gerekirse Yağız abiden biraz tırsıyordum. Zira o bir babaydı ve kızının başına gelen son şeylerden sonra yeni birini kabullenmesi öyle kolay olmasa gerekti. Ama sorun yaşanmamıştı, sanırım çocukken yaşananlar ve ailelerin tanışması bunda büyük bir etkendi. Tabii bir de benim Beril'e olan büyük sevdam...

Sancım geçtiğinde iki büklüm halimden sıyrılarak doğruldum ve bu sefer daha dikkatli bir şekilde elimle saçlarımı hafifçe karıştırdıktan sonra her şeye rağmen iyi göründüğüme karar verip -zaten aksini düşünmek pek mümkün değildi- banyodan çıktım.

Duvardan destek alarak yavaş yavaş odanın içine doğru ilerlerken annemin eşyalarımı küçük bir çantaya doldurduğunu, Beril'in de ona yardım ettiğini gördüm. Şu bir haftada o kadar iyi anlaşmışlardı ki utanmasam kıskanacaktım. Yani tamam, annem küçükken de Beril'i çok severdi ama şu an durum bambaşka bir yerdeydi.

"Yavaş, kahraman."

Sohbete daldıkları için benim tuvaletten çıktığımı görmeyen annemlere doğru ilerlerken bir anda koluma giren Feza'yla neye uğradığımı şaşırmış vaziyette ona döndüm. Hemen yanındaki Derin gibi sırıtarak bana bakıyordu. Bunlar ne ara gelmişlerdi yahu?

Omzuna tutunan elimle koluna vururken "Ne yapıyorsun oğlum ya, korktum," diye söylendim.

"Oho, adama bak! Kurşun yemekten korkmuyor ama sessizce dokunduğumuzda ödü kopuyor. Nasıl kahramansın oğlum sen?"

Ses tonundan benimle epey eğlendiği belli olurken gözlerimi devirmekle yetindim. "Neyse ne, boş boş konuşma da götür beni güzel evime. Çok sıkıldım buradan ya."

KIZIL YILDIZ IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin