İsimsizler //SEVENTEEN

16🍃Buraya Geri Gel

Multimedya:Wonwoo💙

Ülkenin İstihbarat Teşkilatı ile beraber çalışırdık lâkin Minghao'yu bizim ekibimizin bulunduğu eve götürdüklerinden emindim.

Evin altında, yer altına açılan bir geçit vardı. Yer altında ise her ihtiyacımızı gören kocaman bir merkez. Plan yaparken de oradaydık. Bizimkiler 7-24 orada olurlar.

Eve gittiğimde herkes çok şaşırdı. Bizi büyüten hizmetli teyzem beni karşısında görünce çok sevindi.

Gece gece geldiğim için sadece hizmetli teyzem açmıştı kapıyı. Uykulu uykuluydu gözleri.

Etrafta başka kimse görünmeyince teyzeme veda edip hızla aşağı inmeye başladım. 2 kat aşağı indikten sonra yer altına açılan gizli bölmeden içeri girdim.

Şimdi her yer tüneldi. Yol boyunca aydınlığı meşaleler loş bir ışık saçarak sağlıyordu.

Uzun tünelde biraz ilerledikten sonra kayalardan oluşan doğal, sarmal merdivenleri inmeye başladım.

Aşağıda kurulu olan bilgisayarların ve cihazların sesleri gelmeye başlamıştı. Hızlı hızlı parmak gezdirilen takur tukur bir klavye sesi de geliyordu. Kim olduğunu anlayarak ufak bir tebessüm ettim.

Biraz sonra görüş alanıma girmişti. Arkası bana dönüktü. Son teknoloji bilgisayarın başında ultra hızlı bir şekilde uğraşıyordu. Dalmıştı.

"Ben geldiiiiimm!"diye bağırarak merdivenin ucunda eğilerek ona baktım.

Oturduğu sandalyeyle beraber kendisini döndürdü. Elini kalbinin üzerine attı. Beni görünce heyecanla gülümseyerek yüzündeki korku dolu ifadeyi bir kenara attı.

Ayağa kalktı. Fırlayarak yanıma uçtu.

"Noonaaaaa!"

Hâlâ çocuk gibiydi.

Yanıma geldiği gibi bana sarıldı. Ben de kollarımı ona sardım. Onu da, birlikte büyüdüğüm kardeşlerimi de çok özlemiştim. Dino, en dayanamadığım kişiydi. Çünkü ben 15 yaşında iken o henüz 8 yaşındaydı. Beni her şeyi yerine koymuştu. Ona bir abladan çok daha fazlası olmuştum.

"Nasılsın bakalım? Neler yapıyorsunuz? Beni özledin mi?"

"Çok özledim. Çok özledim noona. Ama sen... Neden geldin?"

Tebessüm ettim.

"İşler karıştı biraz Dino. Diğerleri nerede?"

"İsimsiz çocuk, The8'i sorguluyorlar."

"Hepsi burada mı? Ya babam?"

"Evet, herkes burada."

"Tamam, onları çağırıp gelir misin hemen? Acil toplantı yapmamız gerekiyor."

Dino hiç itiraz etmeden koştu.

🍃

"İşte böyle baba. O gece her şey ters gitti. Jeonghan'ı yaralayıp kaçtım. Ancak benden şüphelendi. O gece fena üzerime yürüdü. Acıtasyon yaparak evden ayrılmak istedim. Bana iyice bağlanan The8 de beni kırmadı. Benimle beraber ayrı bir eve çıktı. Şimdi onu aldığınızı duydum. Aklıma bana güvenebilmeleri için daha iyi bir fikir geldi ve ben de hemen uyguladım. Onlara her şeyi anlattım. Yani içlerine sızan bir ajan olduğumu..."

Wonwoo anında sert tepkisini gösterdi.

"Ne?!"diye bağırarak ayağa fırladı. Ama Albay onu susturdu.

"Otur Wonwoo. Sonuna kadar dinle mutlaka."

Wonwoo ikiletmeden oturdu. Gözleri benim üzerimden bir saniye olsun ayrılmıyordu. Anlatmaya devam ettim.