hamse ve hamsun

21.3K 2.3K 1K
                                    

"Neyi ne zaman soracağımı? " dedim şaşkınlıkla.

"Yürürken konuşalım." dedikten sonra birlikte yürümeye başladık. "Benim hakkımda neler biliyorsun?"

Kısa bir süre düşündüm. "Mmm. Mavi rengini seviyorsun? "

"Onu az önce ben söyledim. Başka? "

"Naziksin, kibarsın, düşüncelisin, yardımseversin. Çok iyi birisin." dedim kalabalık arasında ilerlerken.

"Bunlar bilinebilir şeyler." diyerek güldü. "Sende öylesin. İncesin kibarsın, zarifsin. "

"Sağol." diyerek gülümsedim.

"Hobilerin neler mesela? " dedi.

İkimizde karşımıza bakarak konuşuyorduk. Birbirimizden çekindiğimiz aşikardı. Kalabalık şuan bizim için bir bahaneydi.

"Kitap okumak, senin kadar olmasa da resim çizmek, dil öğrenmek başka... Vaktim olursa dikiş de öğrenmek istiyorum. Kendim tasarladığım elbiseleri dikmek falan güzel olurdu."

"Baya çokmuş. "

"Neden bunları bilmek istiyorsun ki? " dedim yine aynı çekingenlikle.

"Bilmem. Belki bir gün lazım olur." diyerek güldü. "Hem az vaktimiz kaldı. Sadece bir kaç ay. "

"Anladım." dedim. "Senin hobilerin ne? "

Cevap vermeden önce kısa bir süre durdu.

"İlerde belki lazım olur diye soruyorum." diyerek güldüm.

"Resim çizmek bunu biliyorsun zaten.  Kitap okumak ve deniz."

"İyimiş. Deniz derken? Yüzmek falan mı? "

"Hayır seyretmek. Dalgaların sesini dinlemek."

"Değişik ama güzel bir erkeğe göre sakin şeylerle uğraşıyorsun. Süleyman tam bir kaos."

"Çılgın zamanları... Onun yaşındayken ben de öyleydim."

"İnanasım gelmiyor." dedikten sonra durdum. Asıl meseleyi tamamen unutmuştum. "İçerdeki çocuk Miraç Safa değil miydi? Onu tanıyor musun?"

"Ha evet o mesele. Arada Ehl-i Hiref'e geliyor. Ordan tanışmışlığımız var." dedi.

"Yani tanıyordun? "

"Yani."

"Vaay be. Neden daha önce söylemedin? Ahsen'in tutturduğu çocuk oydu. "

"Gerçekten mi? " dedi şaşırmış gibi yaparak. "O Miraç Safa'nın bu Miraç Safa olduğunu nereden bilebilirdim ki? "

"Doğru. Türkiye eminim tonlarca Miraç Safa vardır. " diyerek güldüm.

"Nişanlısı var." diyerek fısıldadı.

Elimi ağzımla kapatıp faltaşı gibi açılan gözlerimle Buğra'ya baktım. "Ne! Bu yaşta? İnanmıyorum?! "

"O yüzden arkadaşına söylemezsen iyi olur. Eğer öğrenirse hayalleri yıkılabilir."

"Evet çok iyi biliyorum."

Otobüs durağına kadar yine birlikte yürüdük. Şimdi ise otobüsün gelmesini bekliyorduk.

"Sana eve gidince ses kaydı atacağım. Dikkatlice dinle. " dedim.

"Ne ses kaydı? "

"Dinleyince öğrenirsin." dediğim sırada gözüm durağa doğry yaklaşan Baran'a kaydı. "Baran değil mi o ?  Sağ tarafta çaktırmadan bak."

Haram Bro |TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin