21. Letter

537 46 0
                                    

21.05.2019

Sevgili Taehyung;

Şu son günler o kadar çok yorucuydu ki anlatamam. Artık doğru dürüst hiçbirşey yapamaz oldum. Ne doğru dürüst yemek yiyebiliyorum ne de sana mektup yazabiliyorum. Üzgünüm.

Unutmadan söyleyeyim. Evimi saattım. Evet sattım. Bunu akrabalarım için yapmadım tabiki. Evi sattım ve gelen parayı çocuk yetiştirme yurduna bağışladım. Umarım güzel ve mutlu bir hayatları olur.

Son günler zor geçmişti. Herkes bana acıyan bakışlarla bakıyordu. Hayır, hastalığımdan değil. Bana ibne dediğinden dolayı saçlarımı kazıttığımı düşünüyorlardı. Düşüncelerini değiştirmek gibi bir amacım yok. Bir aralar istemiştim.

Dersleri dinleyemiyordum. Dinlesem de anlamıyordum o yüzden artık derslerde uyumaya başladım. Bu sayede az da olsa enerji kazanıyordum.

Cho çok üzgündü. O da sona yaklaştığımı biliyordu bu yüzden üzülüyordu. Onu üzmek istememiştim Taehyung. Ben kimseyi üzmek istemem çünkü ben senin meleğinim değil mi? Bunu bana sen söylemiştin. Meleğin. Çok güzel bir kelime.

Bugün bütün derslerde uyumuştum. Gözlerimi açtığım zamanlarda ise ya kusuyordum ya da burnum kanıyordu. Cho sağ olsun bana hep yardımcı oluyordu. Cho umarım sende bir gün öldüğünde Cennete gidersin. Bunu hak ediyorsun.

Çıkışta seninle konuşmak istedim Taehyung. Sana bir veda etmeliydim değil mi? Bu yüzden Cho'yu yanına gönderip seni ikna etmesini söyledim. Bu seninle konuşmak için son şansım olabilirdi ve bu şansımı kaybetmek istemiyordum.

Kabul ettin Taehyung. Hemde Cho çok ısrar etmemişti. Şaşırdım açıkcası ama bir tepki verebilmek için bile çok yorgundum.

Çıkış zamanı geldiğinde Cho'dan beni banka götürmesini istedim. Ayakta duracak halim yoktu çünkü. Cho beni banka bıraktığında ona gitmesini söyledim. Her ne kadar inkar etse de zorla gönderdim onu. Seninle baş başa kalmak istiyordum.

Cho gittikten birkaç dakika sonra sen geldin Taehyung. Kalbim yine çok hızlı atarken seni hafızama kazımak istedim Taehyung. Bu seni son görüşüm olabilirdi ve ben seni unutmak istemiyordum.

Yanıma geldin ve sakince oturdun. Bu sakinliğini neye borçluyum Taehyung? Belki de bunun son görüşmemiz olduğunu hissetmiştin, bilemiyorum.

"Selam Taehyung."

Zorlukla konuşuyordum. Konuşmak beni en çok yoran şeydi.

"Selam Jimin."

Yutkundum. Sesini duymayı özlemişim Taehyung.

"Sadece beni dinlesen olur mu Taehyung? Benden haz etmediğini biliyorum ama konuşmam gerek. Daha sonra konuşamayabilirim."

Kafanı sallamakla yetinmiştin Taehyung. Sana bunun için teşekkür ederim. Eğer konuşmama izin vermeseydin bir daha konuşamayabilirdim.

"Öncelikle eski arkadaşın hakkında böyle dedikodular çıktığı için özür dilerim. O dedikodular doğru değil Taehyung. Zaten bunu ileride mektupları okuyunca anlayacaksın."

Nefesim tükendiğinde zorlukla nefes almaya çalıştım. Bütün organlarım iflas ediyordu. Çalışan tek organım sanırım kalbimdi. O da sen yanımda olunca çalışıyordu Taehyung.

Kaşların çatıldı ama araya girmek istemedin.

"Bu bir veda konuşması Taehyung. Sana veda etmek istedim. Kötü ayrılmak istemedim. Ben seni her zaman sevdim Taehyung. Her ne olursa olsun kapımı sana açmaya kabul ettim. Seni her şeyinle kabul ettim ben. Her bir duygunla. Buna nefretin de dahil."

Gözlerim dolduğunda zorla gülümsedim. Bunlar doğruydu Taehyung. Seni her zaman her şeyinle kabul ederdim ben. Ama sen gelmedin.

"Çok konuşamayacağım Taehyung. O yüzden son sözümü söylemek istiyorum. Her ne kadar benden nefret edecek olsan da yüzüne söylemek istiyorum."

Biraz duraksadım ve gözlerimi gözlerine diktim. Dolu gözlerimin parladığına adım gibi emindim.

"Sana aşığım Taehyung. Bir zamanlar en yakın arkadaşım dediğin kişi sana aşık. Üzgünüm. Seni sevmeyi hak etmememe rağmen seni sevdiğim için. Ama yine de pişman değilim. Sana aşık olduğum için asla pişman olmadım Taehyung."

Gözlerini kaçırdın Taehyung.

"Jimin-" Parmağımı dudaklarına koyarak seni susturdum. Daha sonra elim kucağıma düştü. Çok yorulmuştum. Uyumak istiyordum ama daha zamanı değildi.

"Sakın birşey söyleme Taehyung. Yanından mutlu bir şekilde ayrılmak istiyorum. Seni severek ve mutlu bir şekilde."

O an gerçekten çok mutluydum Taehyung, teşekkürler. Yaptığın herşey için teşekkür ederim. Sana aşık olduğum için çok şanslıydım. Bu yüzden Tanrı'ya da teşekkür ederim.

Hiçbirşey demediğinde huzurla gözlerimi kapattım Taehyung. Cho gelip beni kucağına aldığında gözlerimi aralamıştım. Son kez senin yüzünü görmek istediğimden sana baktım. Yüzünde huzurlu bir ifade vardı Taehyung. Bana kızmadığın için ve son kez seni mutlu görmeme izin verdiğin için de teşekkürler.

Sana bu mektubu da yazdırdıktan sonra uyuyacağım Taehyung. Bir daha ne zaman uyanacağımı bilmiyorum. Belki de bu benim sonum olur ve uyanmam, bilemiyorum. Ama sana herşey için bir kez daha teşekkür ediyorum Taehyung.

Sana verdiğim sözü tuttum sevdiğim. Ölene kadar seni sevdim. Umarım buna karşılık hep mutlu olursun. Tanrı'dan tek dileğim o.

Seni seviyorum ve hep seveceğim sevdiğim. Son sözüm olarak sana mektup yazmaya başladığım zaman ilk yazdığım mektuptaki sözü yazacağım. Seni seviyorum TaeTae ve bundan asla vazgeçmeyeceğim. Kendine iyi bak ki senin için endişelenmeyeyim sevdiğim.

                                Sevgiler, Park Jimin.

Letters ➳ VminWhere stories live. Discover now