9

3.3K 259 323
                                    

Jade sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini açtı. Etrafına bakındı, hala koridordaydı lakin Fred yoktu. Hızlıca yattığı yerden kalktı ve yatakhaneye doğru ilerledi. Henüz kimse uyanmamıştı. Yatağına çıktıktan sonra yorganının altına girdi ve eski haline döndü.

"Jade! Uyan hadi. Şimdi kahvaltıya inmezsen maça geç kalacaksın"

Jade başını yorganının altından çıkardı ve güçlükle gözlerini açtı.

"Ama canım hiçbirşey iste-"

"Hadi! Ben iniyorum sen de gel"

Angelina onun konuşmasına izin vermeden yatakhaneden çıktı. Jade'de ondan kısa bir süre sonra yattığı yerden kalktı ve hazırlanmaya başladı.

Fred ve George çoktan kahvaltı için ortak salona girmişlerdi. Birkaç gündür kimse birbiriyle konuşmuyordu ve Fred kızlar yokken ikiziyle bu konuyu konuşmaya karar verdi.

"Georgie sence de bu fazla tuhaf değil mi?"

"Neyden bahsediyorsun?"

"Jade'in böcürtü. Yani evet belki bu yıl bana karşı biraz tuhaf davranıyor olabilir ama benden korkacağı hiç aklıma gelmezdi. Sence cidden benden korkuyor mu?"

"Sanmam. Senden niye korksun ki?"

"Bilmem..."

"Bence bu işte başka birşey var"

O sırada yanlarına gelen Angelina'yı görmesiyle ikisi de sustu.

"Günaydın çocuklar"

"Günaydın"

"Günaydın Angelina. Jade yok mu?"

"Ben odadan çıkarken henüz hazır değildi. Gelir birazdan"

Fred olumlu anlamda başını salladıktan sonra tekrar yemeğine döndü. O arada Angelina da önüne bir tabak çekti ve kahvaltıya başladı.

Jade sonunda üzerini giyindikten sonra yatakhaneden çıktı. Tam ortak salona girecekken birinin arkadan adını seslenmesiyle o tarafa döndü. Han kendisine doğru koşar adımlarla geliyordu.

"Günaydın Jade"

"Günaydın Han"

"Nasılsın?"

"Şey...b-bilmiyorum. Sen?"

"Sorun ne?"

"Hiiç. Önemli değil, boşver"

Bir süre duraksadıktan sonra devam etti.

"Han?"

"Evet?"

"Bu gün kahvaltıda size katılabilir miyim?"

Han Jade'in bu dediğine şaşırsa da içten içe sevindi.

"Tabii olur"

Jade hafifçe gülümsedikten sonra Han'la beraber büyük salona girdi. Bunu istemesinin tek sebebi arkadaşlarıyla konuşmak istememesiydi. Özellikle de Fred'le. Yemekte yüksek ihtimalle neden böcürtünün o biçime girdiğini soracaktı ve Jade'in verecek hiçbir cevabı yoktu. Aslında Angelina'nın söyledikleri her ne kadar mantıklı bir ihtimal olsa da Jade bunu kabul etmek istemiyordu.

Jade Han'la beraber masaya geçtikten sonra hiç konuşmadan kahvaltıya başladı.

"Bu gün maç var. Biliyorsun değil mi?"

Jade yalnızca olumlu anlamda başını salladı. Han Jade'le sohbet etmeye çalışma çabalarının boşa gittiğini anladı. Moralinin dünden beri bozuk olduğu belliydi.

𝑺𝒉𝒆 𝑰𝒔 𝑵𝒐𝒕 𝑨𝒇𝒓𝒂𝒊𝒅- 𝑭𝒓𝒆𝒅 𝑾𝒆𝒂𝒔𝒍𝒆𝒚Where stories live. Discover now