2. Konferans 🦋

166K 5K 709
                                    

(Medya Hale'nin kaldığı site )

Elif bana geldikten sonra evin büyük bir kısmını yerleştirdik. Hala daha ortada kalan eşyalar vardı ama kolumuzu oynatacak halimiz yoktu.

"Yeter artık gerisi kalsın, ben çok yoruldum."

"Tamam bıraktım bende artık."

"Sana çay yapardım ama eve daha market alışverişi yapamadım Elifim."

Saat dokuz olmuştu aklıma gelen fikirle konuştum.

"Hadi dışarıya çıkalım yemek yeriz sonra sen çay ben kahve."

Yıllardır Elifle böyleyiz o çay seviyor ben kahve ve bizim mottumuz 'olursa olur olmazsa sen çay ben kahve 'içerizdir.

"Bende kal hem bu gün evimde ilk günümde benimle ol." Diye devam ettim.

Şirin tutmaya çalıştığım ifademle yüzüne bakıyordum.

"İyi tamam madem, hazırlanalım."

Siyah dizlerinden yırtık pantolonumun üzerine baskılı bir tişört giyip içime soktum.Spor ayakkabılarım bir kaç kolye ve tabiki halka küpelerimle hazırdım.
Hafif makyaj yapıp ne olur ne olmaz diye bir hırka aldım ve çantamın üzerine astım.

Elifte dolabımdan çıkardığı bir kaç parçayı üzerine geçirdi ve artık hazırdık.

Evin ve arabanın anahtarını alarak çıktık.
Gün içerisinde babam arabamı eve bıraktırmıştı.

Arabaya binerek yemek yiyeceğimiz yere sürmeye başladım.

🦋

Yemeklerimizi yedikten sonra çay kahve içmek için hep geldiğimiz bir cafeye oturduk.

"Barış 2 gün sonra dönüyor."

Söylediğim şeyle Elif çayından aldığı yudumu yutmakta zorlandı.

"Ne ! Dönüyor mu ? Benim neden yeni haberim oluyor ?"

"Bana da yeni söyledi, evden ayrılmadan hemen önce, sonrasında telaştan söylemeyi unuttum. Amerikada ki işlerini tamamen bitirmiş."

"Şuan acayip keyiflendim bak."

Barış, babamın şirketinde seneler önce yürütülen bir projede ortak olduğu Sinan amcanın oğluydu. Evimizde bi ortaklığı kutlamak için yemek vermiştik. Barışlada böyle tanışmıştık.

Senelerce kopmadık birbirimizden. Son iki senedir Sinan amcanın işleri Barış'a yıkması sebebiyle hasret kalmıştık kendisine arada gelip bir iki gün kalıp geri dönüyordu.

"Artık hep burda şöyle güzel bir özlem gideririz."

"Hıhı Burak 'da delirsin dimi Haleciğim"

"Elif şu konuyu açma artık doğum gününde yaptıklarını unutmadım sırf şov olsun diye bölümdeki çocuğun kaşını patlattı bahaneside elini belime koymuş sarılırken."

Sinirle kurduğum cümle Elifi daha çok güldürdü.

"Gülme!"

"Dikkatini çekmeye çalışıyor çocuk ne yapsın."

"Benim için birine yumruk sallaması beni etkileyecek şeyler mi ya !?"

"Evet."

"Sen içtin herhalde çayını kalk hadi kalk."

Cafeden çıkıp arabaya bindiğimizde telefonum çaldı . Barış arıyordu.

"Kulakların mı çınladııı ?"

"Aa benden mi konuşuyodun çarşamba cadısı"

"Bak bana şöyle demekten vazgeç, Elifle beraberim şimdi de eve geçiyoruz bende kalıcak."

"Off çok özledim sizi kızım."

"Bizde seni özledik Barışım dört gözle bekliyoruz."

"Sadece 2 gün sonra yanınızdayım. Şimdi kapatmam lazım. Dikkatli sür cadım."

"Tamam merak etme Öptüüük."

Siteye girdiğimizde arabayı park edip indik. Biz gittiğimizden beri bu güvenlik aynı yerinde duruyordu.
Sitenin genel güvenliği dışında benim oturduğum evin önünde dolaşan bir güvenlik vardı . Garip.

"Ne oldu ?"

Elifin sesiyle ona döndüm.

"Ya bu güvenlik neden sürekli burda dikkatimi çekti onu düşünüyodum."

"Hale kuruntu yapıyorsun gene,her evin önünde vardır belki. Diğer evleri görmedik sonuçta."

Doğru olabilir arabayı kitleyip eve geçtik.

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin