37. ZEHİR

59.4K 1.7K 1K
                                    

Bebeğim, bu aşkın ölmesine asla izin vermeyeceğim
Kimse tarafından dokunulamaz
Onun denediğini görmek isterim
Senin dokunuşun için deliren bir adamım
Kızım, kontrolümü kaybediyorum
Bunu sonsuza kadar sürdüreceğim,
bana imkansız olduğunu söyleme

Bebeğim, bu aşkın ölmesine asla izin vermeyeceğimKimse tarafından dokunulamazOnun denediğini görmek isterimSenin dokunuşun için deliren bir adamımKızım, kontrolümü kaybediyorumBunu sonsuza kadar sürdüreceğim,bana imkansız olduğunu söyleme

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karan'ın mesajıma sıcak bir şekilde cevap vermesi bir terslik olmadığına işaret ediyordu. Yinede o gerginliği üzerimden atamayarak gelmesini bekledim.

Öğrenirsede sonuçta bizim için yaptım. O da benden olanları gizlemek yerine anlatsaydı.

Değil mi ?

Saat gece yarısına yaklaşırken koltukta iyice yayıldım. İzlemek için açtığım filme tam olarak odaklanamasamda bakıyordum. Kumandayı elimde ileri geri sallarken kapının sesini duydum. Heyecanla koltukda doğrulup dizlerimin üzerinde yükseldim. Ellerimle koltuğun başını tutarken içeriye girmesini bekliyordum.

Biraz sonra Karan tüm heybetiyle artı olarak elinde birde küçük poşetle salona geldi.

"Hayatım ?"

Bakışları baştan aşağıya beni süzerken saçlarım biraz dağınık üzerimde de ona ait bir gömlek vardı. Bakışları tekrar gözlerime çıktığında bama doğru yürümeye başladı. Koltuğun arkasında tam önüme geldiğinde "yavrum." dedi dolu dolu.

İşte şimdi içim rahatlamıştı. Demek ki o adam sözünü tutmuştu.

"Geç kaldın ?" dedim dudak büzerek. "Bir iki saat diye çıkmıştın evden gece yarısı oldu."

Küçük şeffaf poşeti koltuğa bırakıp iki eliyle yüzümü avuçladı. Baş parmaklarıyla yanaklarımı okşarken "Birde kulübe uğradım. Çok boşlamıştım orayı. O yüzden işim uzun sürdü." dedi.
"Haber verseydin keşke." dedim nazlı niyazlı bir sesle arasaydı en azından bende burada kıvranıp durmazdım.

"Sen beni aramayınca uyumuşsundur diye düşündüm." dedi burnuyla boynumu turlarken.

Kendimi geri çekerek dondurma poşetine uzandım. "Sen yokken uyuyamıyorum." dedim yüzüne bakmadan ve poşeti alarak önünden yavaşça mutfağa geçtim. Arkamdan gelecekti biliyorum.

Ki saniyeler sonra geldi. Ben dondurma kutusunda ki dondurmayla kendime dondurma topları yaparken nefesi tam ensemdeydi. Önünden çekilip buzdolabını açtım. Aldığım çikolata sosunu dondurma tabağıma sıkmaya başladım.

Karan hala bıraktığım yerde tam arkamdayken tezgaha doğru biraz eğildim. Bu kalçalarımın Karan'ın önüne temas etmesine sebebiyet vermişti. Arkamda derin bir iç çekiş duyduğumda bunu biraz sürdürmek istedim.

Dondurmanın üzerinde gezdirdiğim sosu iki parmağıma kasıtlı olarak bulaştırdım. Karanın elleri tezgaha yaslanarak iki yanımdan beni kafeslediğinde sosun kapağını kapatarak ona döndüm. Yüz yüze kaldığımızda "bir daha.." dedim parmaklarıma bulaşan sosu yeni fark etmiş gibi işaret parmağımı yavaşça dudaklarımın arasına alarak emdim. "Beni habersiz bırakma." diyerek tamamladım lafımı.

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin