2.9

719 89 66
                                    

Dışarıda bakta otururken etrafı seyrediyordum. Jimin bana bugün beni ziyarete geleceklerini söylemişti. Onu görmeyeli birkaç gün olmuştu ve onu özlemiştim.

İlk defa gerçek bir arkadaşım oluyordu ve içim içime sığmıyordu. Park Jimin...o gerçek bir melekti. Ama boynuzları vardı. Ben yine de onu o haliyle seviyorum. Benim boynuzlu meleğim.

Yüzümde oluşan tebessümle gözlerimi top oynayan çocuklara çevirdim. Gözlerim çocukların yanından geçip bana doğru gelen ikiliye takıldı.

Yüzümdeki tebessüm büyürken hızla ayağa kalkıp Bay Jung'a sarıldım. Bay Jung sarılmama karşılık verdikten sonra kollarımı ondan ayırdım ve Jimin'e döndüm.

"Günaydın."

Ben kocaman gülümserken Jimin'in yüzünde mimik oynamamıştı. Acaba benden sıkılmış mıydı? Ya da yorulmuş muydu? Ona söylemiştim. Benimle uğraşmak onu yorardı.

"Jimin."

Bay Jung konuştuğunda Jimin gözlerini daldığı yerden çekip Bay Jung'a çevirdi.

Bay Jung kaşlarıyla birşeyler yaptığında Jimin bana döndü. Gülümsemeye çalışırken mırıldandı.

"Günaydın Taehyung."

Bu sözleri bana çok uzak gelmişti. Davranışları da soğumuştu sanki. Yine ne yapmıştım acaba? Onu yine üzmüştüm kesin.

"Özür dilerim."

Yüzüm asık bir şekilde yere bakarken konuştuğumda bir süre hiç ses gelmedi.

"N-neden özür diliyorsun?"

İç çekip kafamı kaldırdım ve direkt Jimin'in gözlerine baktım.

"Yine ne yaptım bilmiyorum ama belli ki seni kırmışım. Özür dilerim."

Jimin'in gözleri dolduğunda yüzüm daha da asılmıştı. Onu ağlatacak kadar ne yapmıştım acaba?

"Beni kendi halime bırakın lütfen. Artık kimseyi incitmek istemiyorum. Zaten bu baş ağrısıyla da fazla yaşamam."

Jimin elleriyle yüzünü kapatıp ağlarken Bay Jung ayağa kalktı ve elini omzuma koydu.

"Saçmalama Taehyung, kimseyi üzdüğün falan yok. Jimin sadece üzücü bir olay yaşadı o kadar. Değil mi Jimin?"

Bay Jung onay beklercesine Jimin'e baktığında Jimin hızla başını salladı ama elleri hala yüzündeydi.

O an aklıma gelen ilk şeyi yaptım ve kollarımı Jimin'e sardım. Jimin şaşkınca ellerini yüzünden çektiğinde saçlarını okşadım.

"Bunu o ağladığında da yapardım ve işe yarardı."

Saçlarını yavaşça okşarken gözlerimi yumdum. Bu an huzurlu hissettirmişti. Sanki...sanki uçuyormuşum gibiydi. Dünyadan yok olmuştum. Özgürce uçuyordum.

"O kim?"

Aniden gelen sesle gözlerimi açıp dünyaya döndüm. Bedenimi Jimin'in bedeninden ayırıp bir iki adım geriledim.

"Ne?"

Jimin elinin tersiyle göz yaşlarını silip gözlerime baktı.

"Az önce 'Bunu o ağladığında da yapardım ve işe yarardı' dedin Taehyung. O kim?"

Kaşlarımı çatıp Jimin'e baktım.

"Jimin iyi misin? Ben öyle birşey demedim."

Jimin iç çekip Bay Jung'a döndüğünde bende Bay Jung'a baktım. Şaşkın bir şekilde yere bakıyordu.

Dead To Loser ➳ Vmin TextingWhere stories live. Discover now