34 #Karşılaşma&Süpriz

150 12 0
                                    

Gözlerimi ovuşturup derse odaklanmaya çalıştım. Ellerimi yüzümden çektim. Kalemi elime alıp duyduğum bir kaç kelime karaladım. O kadar uykumuz gelmişti ki. Adelin de durumu benden farklı değildi. Telefonunu açıp oyun oynamayı bile denemişti. Ama uyku daha ağır basmıştı.

"ölüyorum.." diye mırıldandım.

"al benden de o kadar. Şu sınavlar olmasa var yaa.."

Kapı tıklatılınca hoca kapıya döndü. Fırsattan istifade hemen gözlerimi kapattım. Adel beni göğsüne çekti. Ama tanıdık bir ses duyunca uykumuz dağıldı.

"yeni nakildim, pardon." gözlerimi açmamla karşımda tay i görmem bir oldu. Ne yani burada mı okuyacaktı artık?

Adelle aynı anda birbirimize döndük. Şaşkınlık alıyordu gözlerinden. Tay bir arka sıramıza geçip oturdu. Biz de derse döndük ama aklımız tay deydi. Neden gelmişti ki? Sorularım yanıtsız kaldı maalesef.

Bir buçuk saat daha eziyet çekip çıktık dersten. Kendimizi kantine attık. "kahve istiyor musun?"

"çok iyi olur.."

Kahvelerimizi getirip yanıma oturdu adel. "sülük gibi yapıştılar yaa. Bunlarla ortak olduğumuz güne lanet olsun."

Elimi koluna koydum. "sakin ol. Ölenle ölmüşe çare olmaz biliyorsun." son cümlem türkçeydi. Bu hafta deyim öğrenmişti. Hala devam ediyordu kursa. Nedenini sorduğumda ise "seni her şeyinle anlamak, bilmek istiyorum güzelim.." demişti.

Gülümsedi. Kafamı omzuna koydum. Kokusunu içime çektim derin derin. Telefonuma mesaj geldi. Elimi cebime attım. Kilit ekranı açıp mesaj bölümüne girdim. Annemdendi.

"alışverişe gidiyoruz kızım. İstediğin bir şey varsa ara.."

Mesaja geri dönmedim.

Kantine tay girdi. Önce gözleri bizi taradı. Bulunca da gülümsedi. Kafamı kaldırdım. "gidelim mi?"

"gidelim ama arabam yok taksiyle geldim. "

Güldüm."tesadüfe bak bende arabamı bizimkilere verdim. Neyse yürürüz.."

Dışarı çıktık. Eli elimi buldu hemen. Sonra duraksadı. Ne oldu gibi bakınca "şapkan var mı?" diye sordu.

"evet.."

Çantamdan şapkamı çıkarıp ona uzattım. Elimden alıp kafama taktı. Saçlarımıda arkaya attı.

"üşüme.. Sonra hasta olursun.."

Gülümsedim. Seviyorum ben bu adamı yaa..

Elimi tekrar tuttu ama bu sefer elimle birlikte montunun cebine soktu. "boşta kalan elini de cebine sok."

"babam gibi oldun iyice. Merak etme hasta olursam kendine bakmasını bilirim."

"hayır ben bakarım sana.."

"zahmet olmasın.."

"ne zahmeti lina? -kaşlarını çattı- sen bu dünyadaki tek varlığımsın.. Tabiiki sana bakacağım.."

"iyi bakalım"

20 dakikalık bir yürüme mesafesinden sonra evimin önündeydik.

"içeri gel sana sıcak çikolata yaparım."

"yok güzelim, şimdi sizinkiler gelir. Bir tatsızlık çıkmasın."

Ellerini belime attı. Kollarımı boynuna dolayıp sıkıca sarıldım. Geri çekilmek üzereyken dudaklarını boynuma bastırdı. Sonra ellerini çözdü.

AYKIRIWhere stories live. Discover now