[11] BEN HEP GÜLCEM

237 30 94
                                    

"Ben mi? Ne alaka ya?"

"Evet, sen. Senden başka saldırıya uğrayan bir kız arkadaşım hatta arkadaşım yok çünkü."

"Ay şaka mı yapıyorsun cidden ya? Ya ben seninle ne kadar vakit geçirdim ki beni sevgilin sansınlar? Ne kadar saçma! Kaç kez yanında görmüş olabilirler ki beni?"

"Sahilde olabilir. Kavganın olduğu gün olabilir. Kapkaç günü olabilir. Ne bileyim işte!"

"Gerçekten çok saçma! Bunların hiçbirinde bırak sevgiliyi yakın arkadaş gibi bile değildik. Sırf beni senin yanında gördüler diye sevgilin olduğumu düşündüyseler dünyanın en salak mafyasıyla karşı karşıyayız demektir."

"Her neyse. Sonuçta şu an seni sevgilim sanıyorlar ve tehlikedesin. O yüzden çok dikkatli olmasın. Ayrıca kendini korumayı da öğrenmen lazım. Yarından itibaren dövüş derslerine başlıyoruz."

"Ne? Şaka!"

"Şaka yapmıyorum, Gülce. Ciddiyim. Sen de bu işi ciddiye alsan iyi olur bence."

"Ya sen rahat olsana! Öyle derse falan gerek yok."

"Olay ciddi diyorum, Gülce. Anlamıyor musun?"

"İki kere yanında gördükleri kişiyi sevgilin sanacak kadar aptal olan bu mafya müsveddelerinden korkmaya hiç gerek yok bence. Rahat ol."

Bendeki bu rahatlık, gayet endişeli olan Muscle'ın sinirini bozmuş olacak ki bu sefer söylediklerini gayet sert bir şekilde söylemişti.

"Aptal insanların neler yapabileceğini öğrenmek bile istemezsin. Hele elinde silah olan aptal insanların. Onlar en tehlikelileridir. O yüzden yarından itibaren derslere başlıyoruz. Kendini savunmayı acilen öğrenmen lazım."

Hah! Bir Streetfighter'a katılmadığım kalmıştı! O da oluyor sayende Mr. Muscle! Sen Ryu olursun ben de Chun-Li! Tövbe estağfirullah!

"Ama..."

"Aması maması yok. Bu işe benim yüzümden bulaştın ve zarar görmeni istemiyorum, Gülce. Artık benim sorumluluğumdasın. Ayrıca..."

Hıh, şimdi geliyor diğer bomba. Hadi yolla bakalım, merakla bekliyoruz.

"... seni evinden ben alıp bırakacağım ve okula da birlikte gideceğiz."

"Ay, hayır! O kadar da değil yani!"

"O kadar, Gülce! Seni yalnız bırakamam. Bundan sonra okula birlikte gidip geleceğiz. Güvenliğin için. İtiraz istemiyorum."

Ay, Allah'ım ya! Aman ne güzel! Bir bakıcım var artık! Benim bebekken bile bakıcım yoktu be! Ay 'bodyguard' mı demeliyim yoksa? Her neyse. Bu iş hiç hoşuma gitmedi. Sürekli başımda birisi! Offf!

"Emre, sana bir şey soracağım."

"Buyur."

"Sen sevgilin sandıkları kişinin ben olduğumdan emin misin gerçekten? Şöyle bir hafızanı yoklasan ya da, ne bileyim, etrafı bir soruştursan. Belki başka biridir."

"Hayır. Eminim. Sensin. Bu kağıdı da kesin boğuşurken o kapkaççı koydu cebime."

Off! Kurtuluşun yok diyorsun yani.

"Yani kurtuluşun yok, Gülce. Dövüşmeyi öğreneceksin ve ben olmadan bir yere gitmeyeceksin."

Oldu canım benim!
La bu Muscle beni kandırıyor olmasın? Benimle vakit geçirebilmek için falan mı yapıyor bunları acaba?
Yok be! Mr. Muscle diyorsun, hani tüm kızların peşinde olduğu, her tarafından kendine güven akan çocuk! Böyle oyunlara ne ihtiyacı var ki! Gelir, adam gibi çıkmak istediğini söyler.
Belki de aslında çok çekingen birisidir.
Mr. Muscle mı çekingen? Adam baştan aşağı özgüven patlaması be! Ne çekinmesi!
Ay, Gülce sen de olayın tehlikeli olmadığını mı kanıtlamaya çalışıyorsun kendi kendine? Alemsin yani.

ŞAKA YAPIYORSUN! (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin