17.Bölüm

2.5K 150 6
                                    

Yeong'dan

JY:  S-sen. Senin burda ne işin var?

JK: Seni takip etim.

JY: Ne?

JK: Nereye gittiğini bilmek istedim. Bu yüzden seni takip ettim.

JY: Ne hakla! Söyle ne hakla.

    Şuanda bir mezarlıkta olduğumuz için ona bağıramıyordum.

JK: Sakin olur musun?

JY: Hani özel hayat iş hayatına kırışılamazdı. Sen patron değil misin ne hakla özel hayatıma benden izinsiz karışırsın?

   Sorumu duymazdan gelerek hemen ötedeki mezarlık dışında duran yeşil araziye yöneldi.

JY: Nereye? Kime diyorum?

Benim sesi duymazlıktan geldi. Yeşilikşer arasından bir şeyler alıp geri geldi.

JY: Çicek mi?

Elinde üç çiçek ile geliyordu. Gözlerimin içine baktı sonra annemin, babamın, abimin mezarına yöneldi. Ne yani benim ailemin mezarına çiçek mi koyacaktı? O kadar hakaret etikten sonra. Tam çiçeği annemin mezarına koyacaken elinden tutum. Yüzüme baktı.

JK: Ne oldu?

  Tutuğum çiçeği alıp bir kenara attım.

JK: Ne yapıyorsun?

   Öfke ile gözlerinin içine baktım, bir adım yaklaştım. Bir  zamanlar nefesi tokat gibi surata çarpan Jungkook'tu şimdi nefesi surata tokat gibi çarpan benim.

JY: Asıl sen ne yapıyorsun?

JK: Sadece çi-

JY: Senin için bir çiçekten ibaret olabilir.

JK: Sen ne di-

JY: Sen onca hakaret ettin insanların mezarına çiçek koymayı hatta mezarına gelmeye utanmıyor musun?

JK: Yeomg ben bu-

JY: Sen benim aileme o kadar hakaret ettin bay Jungkook, kendi aileni düşünmeden. Sakın bir daha benim özelime karışma. Sakın. Bir daha değil ailemin adını azına almayı ailemi aklının ucundan bile geçirdiğini duymayayım.

JK: Yeong, bak be-

JY: Bay Jungkook statünüzü bilin. Siz patronsunuz ben çalışan. Bir patron çalışanının hayatıyla bu kadar ilğili olmamalı.

  Dedim ve arkamı dönüp beni peklemekte olan taxsiye bindim.

Eve geldiğimde saat 1 olmak üzereydi izin günümün bitmesine az kalmıştı. Şirketi aradım ve bugünün proğramını istedim. Bay Jungkook'un bugünün bütün proğramının yarına erteletiğini söylediler. Bande tekrardan duş alıp yatağıma uzandım. Annemin ve babamın ninisini dinleyerek uyudum.

  Uyandığımda saat akşam üzeri yediyi gösteriyordu. Yine üzerimde bir pike yine ıslak saçlarım kurutulmuş ve taranmıştı. Ben çok derin uyuyan biriyimdir uyuduğumda top patlasa duymam veya hissetmem. Ayağa kalkıp mutfağa gittim. Akşam yemeği saati yaklaşıyordu. Hemen körili noodle hazırladım yanına bir şeyler daha hazırladıktan sonra saatte baktım. Tam sekizi gösteriyordu o sırada merdivenlerden gelen ayak sesi ile Jungkook'un geldiğini tahmin etmiştim. O gelince bende yukarı geri çıkmak için merdivenlere yöneldim. Merdivene bir adım attım ve Jungkook'un kolumu tutması ile yetimde durdum.

JY: Kolumu bırakın.

JK: Beni dinleyeceksin.

  Sağ elimle Jungkoom'un kolumu tutmuş olduğu elini tutumuş ve elini kolumdan çektim.

JY: Konuşulacakta, dinlenilecekte bir şey yok.

JK: Bak ben ailenin olmadığını bilmiyordum. Bilseydim böyle yapmazdım.

JY: Bay Jungkook beni son defa mutlu etmek isyiyorssanız beninle bu konuyu tekrar konuşmayın, istemiyorum.

JK: Yeong ba-

JY: Lütfen.

  Dedikten sonra gözlerinin içine bir süre baktım ve odama gittim. Annemin ve babamın ninisini açtım ve bu sefer saçımı ben tarayıp pikeyi de ben ustume çekip uyudum.

💖💗💖💗💖💗

Eee kitap nası gidiyor?
Ve oy verenlere çoookkk teşekür ederim💖💝💖💝💖💝💖

Kısa oldu kb gelecek bölümü uzun yazmaya çalışıcam.

Yeni Menajer - (BTS) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin