When The Count's İllegitimate Daughter Gets Married [Novel Çeviri]

15. Bölüm

Laritte'nin bu eski villayı ne kadar sevdiğini biliyordu.

Birinci kat her zaman tozsuzdu (İkinci kat terk edilmişti.) Duvarlar da temizdi.

O bu eve gelmeden önce bir fide satın almış ve güzelce büyütmüştü.

Genellikle yemek yediği masada hep küçük çiçekler açardı.

Laritte ona söyledi. (Ian'a)

Ama her biri bir yalandı!

"Hayır, böyle olamaz. Bunu yapacak kişi ben olmalıyım."

Ian davetiyeyi tutarak arkasına döndü.

Laritte onu arkadan yakalamaya çalıştı.

"Yalnız gidip başarısız olursan……"

"…?"

"Seni davet eden kişinin ben olduğumu hükümete itiraf edebilirim."

Laritte gerçekten inatçıydı.

Ian kaşlarını çattı ve ona baktı.

Yüzü hâlâ sakindi.

"Yoksa idam edilirsin."

"Edilmem."

"Gerçekten mi?"

'Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?'

Laritte tekrar sorduğunda Ian tereddüt etti.

Onun nerede olduğunu bilen son kişi oydu.

'Ya gerçekten başarısız olursa?'

Sakin ifadesine baktığında, omurgasından aşağı doğru koşan ürpertiyi hissetti.

Laritte, Ian'ı gördüğü kadar tanıyordu.

Sonunda ona teslim olmaktan başka seçeneği kalmadı.

Ian onu geride bırakarak kapıya doğru yürüdü. Açıkça duyulabilmesi için kasıtlı olarak sesini yükseltti.

"Pekala, ziyafete katılacaksak, resmi kıyafetler giymek zorundayız. Bir ginseng elbisesinin fiyatı ne kadar? Ama ondan önce biraz odun satmak zorunda kalacağım."

"…"

"Elbette bana yardım etmek zorunda değilsin. Bu eşyaları kesmek zor olmalı."

'Zaten mücadele ettiğini görebiliyorum.'

Laritte'den herhangi bir yanıt almayınca, baltayı aramaya gitmeden önce iç çekti.

Ian hâlâ verandanın önünde duruyordu.

Uzun zamandır ızdırap çekiyordu….

Ta ki villanın içinden gürleyen bir ses duyup bağırana kadar.

"Tamam pekala! Sen!"

Tahta bir zeminde yatan Laritte, aniden gözlerini açtı.

Kaynağa doğru yürümeden önce ayağını yüksek sesle yere vurdu.

Bir elini ona doğru uzattı.

"Hadi birlikte gidelim, tamam mı?"

"Ah."

Laritte, Ian’ın yardımıyla ayağa kalktı.

"Vay be... ve bir elbise almana gerek yok."

"Pardon?"

"Muhtemelen hala oradadır ... .."

Laritte, Ian'ı ikinci kata kadar takip etti.

Zemin hala işlenmemiş, toz ve örümcek ağlarıyla kaplıydı.