Şimdi Senden Vaz Mı Geçmeli?Masal Olup Yola Devam Mı Etmeli?

102 13 7
                                    

Gün bütün o sarı parlak rengini kaybedip yavaş yavaş pastel renklere döndüğü vakitlerde rengi turkuaza çalan bir gölün etrafına dizilmiş yemyeşil ağaçların arasında ayaz bastırmadan yakılmış sımsıcak ateşin etrafına iki sandalye atmış,ellerinde bi...

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Gün bütün o sarı parlak rengini kaybedip yavaş yavaş pastel renklere döndüğü vakitlerde rengi turkuaza çalan bir gölün etrafına dizilmiş yemyeşil ağaçların arasında ayaz bastırmadan yakılmış sımsıcak ateşin etrafına iki sandalye atmış,ellerinde biralar ile iki beden oturuyordu.

Yaklaşık beş adım ötede henüz yeni cilalanmış sahibinin gözbebeği karavan ve toprağın altında gecenin çökmesini bekleyen ateş böcekleri istemeden de olsa bu ikilinin sohbetine şahit oluyor,duydukları karşısında kendilerini üzülmekten alıkoyamıyor,kendilerince homurdanıyorlardı.

Diğerine göre çok daha yapılı,saçlarını henüz kahverengiye boyatmış uzun boylu çocuk başında bulunduğu ateşin de verdiği mayışıklık ile kocaman ayaklarını küçük sandalyenin üstünde toparlamaya çalışıyor,beceremedikçe sinirleniyor ve yanında oturup akşam yemeklerini ızgaraya dizen arkadaşını (ona hep seslendiği adıyla çiçek çocuk) kahkahalarla güldürüyordu.Bir süre sonra bıkmış olacak ki ayaklarını yere doğru sallandırdı ve kendine sandalyenin üstünde güzel bir pozisyon edindi.Çiçek çocuk da bu hareketten sonra durgunlaştı ve uzun çocuk geldiğinden beri sormak istediği sorulardan birini kendi içinde onayladı ve sonunda konuştu.

'Chanyeol,sana bir şey sorabilir miyim?'

'Sor.'

'O maketi Jongin'e sen mi aldın?'

'Tabi ben aldım.Başka kim alacak?'

'Bilmem,sen yılbaşı da dahil ne zaman hediye alacak olsan parfüm alırsın da ondan dedim.'

'Ben her zaman parfüm almıyorum.Benim parfüm kolleksiyonum var.'

'Ben de kapıda öyle birden görünce Kyu-'

'Onun adını ağzına alma!'

'Ama Chanyeol-'

'Aması falan yok.Kyungsoo gitti.Silindi ve bitti.Geri dönmeyecek.'

'Olanları Jongin öğrenince o da gidecek.'

'Öğrenmeyecek.İzin vermeyeceğim.'

'Sadece kendini kandırıyorsun.Hangi sırrımız gizli kaldı bu güne dek.Söylesene Jongin'e aşık olduğun gizli kalabildi mi? Saklayabildin mi Kyungsoo'dan? Bu da gizli kalmayacak.'

'Kalacak.Kalmalı.' Uzun olan içten içe bildiği şeyleri koyu kahve hindistan cevizi saçları alnına tel tel dökülen arkadaşından dinlerken deminden beri beceremediği işi,bacaklarını sandalyenin üstünde toplamayı,sonunda becerebildiğini fark ediyor.İlk ve tek olacağını düşündüğü aşkını bir kez daha kaybedecek olma düşüncesi birden çocukluğuna döndürüyor onu.Kırılıp giden oyuncaklarını,ölü bedenleri yan yana duran anne ve babasını,yurttaki tek arkadaşının boşalan yatağını hatırlatıyor ona Jongin'i kaybetme düşüncesi.

Take Yourself Home|KaiSooWhere stories live. Discover now