𝐁𝐎𝐑𝐍 𝐓𝐎 𝐃𝐈𝐄. the marauders [ᴅᴜ̈ᴢᴇɴʟᴇɴiʏᴏʀ]

𝒗𝒊. 𝒕𝒆𝒍𝒆𝒌𝒊𝒏𝒆𝒔𝒊𝒔

【06- TELEKİNEZİ】

𝐤𝐞𝐥𝐢𝐦𝐞 | 2031

Başımda hissettiğim şiddetli bir ağrıyla elimi indirdim. Çapulcular gideli 1 hafta olmuştu ve o günden beri telekinezi yeteneğimi geliştirmeye çalışıyordum. İlk yapabilmeye başladığım zaman bardak havaya kalkmamıştı fakat yerinde titretmeyi başarabilmiştim. Fakat bunu yaparken elim titriyor ve başıma giren şiddetli ağrıdan dolayı odaklanamıyor ve yarım bırakıyordum. Şu an ise akşam yemeği hazır olmadan önce çalışıyordum.

Fakat lanet olsun, bir türlü odaklanamıyordum!

Bunca zamandır en azından ne yapmam gerektiğini anlamıştım fakat yapamıyordum. Tek yapmam gereken kolumu kaldırıp, elimi bardağa uzatıp onu kaldırabilmeye odaklanmaktı. Fakat el titremelerimden ve baş ağrımdan gözlerimi kapatıp kısa sürede bırakıyordum. Bir keresinde baş ağrımı görmezden gelerek bardağı kaldırmaya çalışmıştım ve sonuç olarak bir gün boyunca başım çatlayacakmış gibiydim. Ayrıca bardak yerinden havalanmak yerine devrilmekle yetinmişti. Merlin'e şükürler olsun Fleamont iksir ustasıydı bu yüzden bana elinde hazır olan ağrı kesici iksirden vermişti.

Bunu yaz tatilinde başarabilmeyi umuyordum çünkü bir hafta sonra Hogwarts'a gidecektim ve orada buradaki gibi düzenli ve rahat bir şekilde çalışabileceğimi düşünmüyordum.

Haydi Calista, yapabilirsin! Kendimi avuttuktan sonra kolumu kaldırıp, elimi uzatıp bardağa tekrar odaklandım. Birden bardak titremeye başladı sonra ani gelen şiddetli baş ağrısı ile bundan kaynaklanan el titremem ile son buldu.

Yani her zamanki gibi.

Pekala, bu son olsun, diye düşündükten sonra tekrar kolumu kaldırıp, elimi uzattım ve direk bardağa bakıp havaya kalktığını düşündüm. Evet baş ağrım yavaş yavaş artıyordu ve kolum yine titremeye başlamıştı bu kez farklı birşey deneyip diğer kolumla titreyen kolumu titrememesi için tuttum.

Ve bingo!! Bardak titremeyi kesmiş masadan yaklaşık 2 santim havaya kalkmıştı. Fakat baş ağrım beni ağrıdan öldürecek kadar arttığı için acıdan inledim ve bardağı havada uzun süre tutamadan bıraktım.