mezar mezar papatya | texting

yirmi beş üstünkörü cinayet

Mara:
Uzun zamandır susuyorsun.
[17.22]

Unknown:
Şaşırdım, senin ondan başka merak ettiğin biri var mıydı?
[17.23]

Mara:
Seni ne kadar tanıyorum ki bana tavır yapabiliyorsun? Bir kibrit ve bir jiletle hayatımda nasıl bir yer edinebilirsin ki?
[17.25]

Mara:
Buna rağmen seni merak ediyor ve halini sormaya çalışıyorum.
[17.26]

Mara:
Sus,
[17.26]

Mara:
Yine sus.
[17.26]

Mara:
Ama şunu bil ki sen bir korkaksın. Bana aşık olduğunu sanan bir korkak. Eğer beni gerçekten sevseydin her şeye rağmen karşıma çıkardın.
[17.27]

Unknown:
Vay canına,
[17.28]

Unknown:
Sağ ol ama şunu bilmen gerek
[17.29]

Unknown:
Bunu yapmam için bana ilham veren sensin.
[17.30]

Unknown:
En azından ben seninle bir şekilde irtibat kuruyorum.
[17.31]

Unknown:
Sense sadece bir ezik gibi onu uzaktan izliyorsun. O Catherine'i sevmezken ve yalnızken bile bunu yapmayı sürdürdün.
[17.33]

Unknown:
Seni seviyorum, senin için her şeyi göze alabilirim.
[17.34]

Unknown:
Ama sana duyduğum aşkıma laf edemezsin, buna hakkın yok.
[17.34]

Unknown:
Hiç düşündün mü, belki de sen onu gerçekten sevmiyorsundur?
[17.35]

Unknown:
Belki de sen acı çekmeyi ve kendine acı çektirmeyi seviyorsundur. Onu sevdiğini sanıp onu başkalarıyla gördüğünde acı kotanı doldurabilecek kadar çok acı çektiğine inanıyorsun belki de.
[17.36]

Unknown:
Ama sen acıyı hiç tanımıyorsun, inan.
[17.37]

Unknown:
Sevdiğin kadının kendini öldürmeye çalıştığını öğrendiğin gün onu engellemek için ölümü göze alacak kadar ne acı çektin, ne de sevdin.
[17.38]

Unknown:
Bir daha aşkımı hafife alma ya da sorgulama.
[17.39]

Unknown:
Bunu yapabilmen için benden çok yanman gerekli senin.
[17.40]