39

6K 593 267
                                    


iyi okumalar!

🤎


Jungkook'un şarkısının çıkması üzerinden yaklaşık 2 ay geçmişti. Jungkook ve şarkısı beklentinin üzerinde delicesine ilgi görmüştü.

Yeni rekorlara imza atmıştı ve bir şirket bünyesi altında olmadan kendi promosyonunu çok iyi yapmıştı. Son bir ayı sayısız yerde performans sergilemekle geçmişti ve insanlar deli gibi Jungkook'un yeteneğini konuşuyordu.

Sesi, dansı, vücudu, yüzü, her şeyi.

Jungkook'un ünü almış başını gidiyordu.

Ona elimden geldiğince destek olmaya çalışıyordum ve beraber kaldığımız her gece uyumadan önce Jungkook'a hakkında yazılan güzel yazıları okuyordum. Bazen ona takılmak istediğim için de ona hayran olan kızların söylediği şeyler için kıskançlık yapıyordum.

Jungkook'u tabi ki kıskanıyordum ama hepsi tatlı kıskançlıklardı.

"Jung Bertha-ssi?" Arkamdan bana seslenen sesle beraber adımlarımı yavaşlatarak arkamı döndüm.

Sesin sahibinin son 2 haftadır görmediğim Jeon Jungkook'a ait olmasını çok istemiştim ama değildi.

Samuel'le beraber yanlışlıkla dersine girdiğimiz Bay Choi'ydi.

"Efendim?" dedim tam karşımda durduğunda.

"Profesör Bay Choi sana bu dosyayı vermemi rica etti." Elindeki siyah renkli dosyayı bana uzattığında, merakla ilk önce dosyaya ardından Bay Choi'nin yüzüne baktım.

"Ne için?" diye merakla sorduğumda dosyanın ucundan tuttum. Dosyanın önüne ve arkasına baktığımda köşesinde, Jung Bertha-Sahte Duruşma Notları yazıyordu.

"Bilmiyorum sadece seni bulup bunu sana teslim etmem gerektiğini söyledi. Bir de sana bir özür borçluyum."

Aramızda benden özür dilemesini sağlayacak ne geçti diye düşündüm ve oldukça meraklanmıştım.

Karşımda duran Bay Choi'nin yoğun gözleri üzerimde dikkatle dolaşırken kendimi rahatsız hissetmiştim. Kampüsümüzde oldukça popüler bir öğretmendi ve kızlar tuvaletinde kimisi bu adamın bakışlarının oldukça sıcak ve samimi olduğunu söylerken kimisi de oldukça flörtöz olduğunu söylüyordu.

"Ne için?" dedim tekrar ve gülümsediğinde başını hafifçe yere eğip ardından tekrar bana bakmıştı.

"Dersime yanlışlıkla girdiğin gün hadsizce senin insanlık ilişkilerine yorum yaptım. Bunun için üzgünüm ve özür dilerim." Önemli değil dercesine başımı salladım. O gün oldukça sinirlenmiştim ama sinirim hemen geçmişti.

"Dersine bile girmediğiniz ve tanımadığınız bir öğrenci hakkında yorum yapmanızı doğru bulmamıştım. Doğruyu söylemem gerekirse o gün size oldukça sinirlenip çocuk gibi babanıza şikayet etmek istedim."

"Babamın yani Profesör Choi'nin en sevdiği öğrencilerinden birisin." Bunu duymak beni oldukça mutlu etmişti çünkü Bay Choi her alanla saygı duyduğum birisiydi.

Bay Choi'e hafifçe gülümseyip, saygıyla ona doğru biraz eğilmiştim.

"Kafeteryaya mı gidiyorsun?" Nazikçe başımla onayladım. Kaba olmak istemiyordum ama nereye gidiyorsam gidiyordum. Ayrıca bana olan bakışları da çok rahatsız ediciydi.

"Ben de o tarafa gidiyorum." Yüzümdeki samimiyetsiz gülümsememi anlamış gibi de durmuyordu.

İkimiz de yan yana yürümeye başladığımızda kibarlık olsun falan diye konuşmaya çalışmamıştım.

🎆; dazzlingWhere stories live. Discover now