3 ABİM (Tamamlandı)

*38*

"Son hareketi değiştirelim. Ritimle pek uymuyor. Onun yerine şunu yapalım..." Diyip hareketi ritme uydurup bize sunan Alp'in fikrini herkez onayladı.

Grup büyük bir ahenk içinde ritimle ve sözlerle dalgalanıyordu.

Şu an ne mi yapıyoruz?

Yazdığım şarkının müziği ve dansı ile beraber bir klibini çekiyoruz.

Herkesin kendi partı var. En güzeli ise bu klibi gün batımında çekmemiz. Bir çok mekanı çoktan çekmiştik.

Deniz kenarı...

Ormanlı alan...

Yeşil ekran ile yapılan mor- siyah odada çekilen dans anlarımıza birde buradaki mor çiçeklerin arasında, gün batımı eşliğinde çektiğimiz son sahneler ile klibi bitirmek üzereyiz.

Alp son dakika hareketi değiştirmeseydi belkide son sahne daha kolay çekilirdi. Ama olsun... Şikayet etmiyoruz. Sonuçta dans böyle daha uyumlu.

Müziğe gelirsek, hem melodik ve kulağa harika gelen bir parçası hemde hızlı ve hareketlendirdi parçası olan bir müzik hazırlamıştık. Daha doğrusu Alya ve Caner hazırlamıştı.

İkisi de melodiyi uyumlu yapma konusunda profesyonel.

Klip çekimi için hazır olan grup ile çekimler tekrardan devam etti.

Dans ederken ara sıra Aresle gözlerimiz kesişiyordu. Bu durum benim korografiyi daha da uyum içerisinde yapmama yarıyordu.

Aynı zamanda da yüzümdeki tebessümü ve kalbimin bozulan ritmine neden oluyordu.

Son sahne cekimide bitince grupça arabaya doluştuk. Şirket ile olan anlaşmamız 8 yıllıkdı ve bu zaman içerisinde istediğimiz bir çok konuda yardımcı olucaklardı.

Şirketin yolladığı iki arabaya 3'erli bindik. Kızlar bir, erkekler bir arabaya doluşurken telefonuma yükledigim yeni şarkımızı açtım.

Minik ritmin büyüyen sesi kulağımda dalgalanır iken bu şarkıyı bin kere dinlesem de bıkmamıştım.

Melek direk yorgunluktan uykuya dalar iken Asya'da Meleğin omzuna yaslanmış uykuya dalıyordu.

Bende onların karşısında oturmuş gözlerimi kapatmış müziğin rahatlatıcı etkisine kendimi bırakmıştım.

Sis gibi üzerime çöken duygular ile ruhum eziliyordu adeta.

Zihnimi başka yere toplayarak bende kendimi uykuya bıraktım. Bir uykunun kimseye zararı olmaz.

Zihnim uykunun nahoş fısıltısına gömülürken telefonuma mesaj geldi.

Elimdeki telefonun şifresini girip mesaja tıkladım.

Caner;

Alya uyudu mu?

Attığı mesaja gülümsedim.

Kamerayı açıp Alya'nın fotoğrafını çektim. Ardından da gönder tuşuna bastım.

Fotoğraf gidince de telefonu kapatıp kendimi uykuya teslim edecektim.

Ancak bu seferki uyku girişimim yine bir mesaj sesiyle bozuldu.

Oflayarak telefonu açtım.

Mesaja basıp baktım.

Alp;

Melek uyudu mu patron?

Mesaja gülüp bu seferde Meleğin fotoğrafını çektim.

Mesajlarıda sessise aldım.
Şarkıyı başa sarıp bu sefer gerçektende kendimi uykuya serbest bıraktım.

Elimde titreyen telefon ile titreşimi kapatmayı unutan aklıma bir çok küfür yağdırıp mesaja girdim.

Nolur bu sefer bana soru sormayın!

Ares;

İyi uykular sevgilim...

Mesaj kalbimin ritmini değiştirirken yüzüm tebessümle aydınlandı.

Ellerim klavyenin üzerinde dolandı.

Siz;

İyi uykular sevgilim...

********************

Selamlar!
Naber!
Nasılsınız bakem!
Ben çoooook iyiyim...
Bir günde iki bölüm...
Hmmm sanırım bu bir özür diyenler olur.
Evet öyle.
Çok özür dilerim gençler...
Bölümü atamadım. Biliyorsunuz...
Her neyse...

Yorumlarda bekliyorum hepinizi...
Hadi görüşmek üzere...

İyi günler hepinize ☺️😁💜💙

Bu arada yazıları biraz aralıklı yazıyorum... Umarım sorun olmaz. Kolay okuyun diye yani tıkış tıkış olması diye böyle yazıyorum.

Tarih;

15 Ocak 2021