🎪17: "Jasmine Tea "🎪

2.8K 341 61
                                    

Heppinize çokk teşekkür ediyorum😘😘

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Heppinize çokk teşekkür ediyorum😘😘

_

"Gösteriden sonra.. istediğin gibi, biraz öpüşebiliriz. "


***

Rüzgar bu gece daha şiddetliydi.

Bulundukları karavanın camına vuran rüzgar hafif bir uğultu ve tok bir ses çıkartırken Taehyung'un bacakları hafif aralık, yatakta uzanırken aralık olan bacaklarının arasına Jeongguk yerleşmiş, vücutların fazlaca temas etmesini engelliyor, dudakları dudaklarına sürtünüyordu.

Gösterisi bitmişti Taehyung'un. Üzerini bile değiştirmeden karavana attıkları ilk adımdan itibaren minik Tae'si saldırmıştı kendi dudaklarına. Tuhaf hissediyordu. Şuanda minik Tae'sinin dudaklarını emip, ısırıyor olmak, aynısını kendisine yapıyor olması onu çok tuhaf hissettiriyordu.

Ama bu tuhaflık onu biraz da güzel hissettiriyordu.

Jeongguk dudaklarını yavaşça uzaklaştırdığında minik Tae'sinin kafası hava da kalmış hızla tişörtünün yakalarını kavramıştı. "Jeongguk, biraz daha, lütfen."

İsteğini geri çevirmedi. Kafasını geri yaklaştırırken bebeğinin, hormonlarının onu ele geçirdiğini fark etmesi pek uzun sürmemişti. Öyle ki Tae'sinin dili sinsice dudaklarından içeri sızmış ve kendi diline baskı uygulamıştı. Onun bu arzulu ve istekli hallerine dayanması çok zorlaşıyordu ama yine de kendisine hakim olmayı Tae'siyle yaşadığı süre boyunca öğrenmişti.

Islak dudaklarını ondan bir kez daha fakat bu sefer sesli bir şekilde uzaklaştırdığında Jeongguk bayık bakışlarını onda gezdirirken konuştu. "Bebeğim, dudakların şişmiş. Yeter bu kadar, hm?"

Taehyung biraz sızlanmış sonrada mırıldanmıştı. "Jeongguk.. dudaklarının tadı çok güzel." Jeongguk, onun bu itirafına karşı tebessüm etmiş ve elini mavi dağınık saçlarına çıkarmıştı. Geriye doğru yatırarak okşadıktan sonra alnına uzun bir öpücük kondurup yanına uzanmıştı.

Taehyung kalkıp kafasını göğsüne koyduğunda tek kolunu beline atmış ve kuyruğunu havada sallayarak mırıldanmaya başlamıştı. Saçlarını okşayarak ona eşlik eden Jeongguk'la beraber düşünmeye başlamış ve az önce neredeyse yarım saattir devam ettirdikleri ateşli bir öpüşme yaşadıkları aklına gelince yüzünün kızarmasına engel olamamış ve yanağını daha çok bastırmıştı göğsüne.

"Küçüklüğüne dair, bir şeyler hatırlıyor musun bebeğim? Mesela o sokağa nasıl geldiğini, hatırlıyor musun?" Taehyung kaşlarını çatarak düşünmüş sonrada burnunu kırıştırıp kafasını iki yana sallamıştı.

"Hayır. Hatırladığım anılarda hep sen varsın Jeongguk."

Bunlar ise uyumadan önceki son konuşmalarıydı. Jeongguk ona başka bir şey sormamış, göğsünde ağırlıkla birlikte uyuya kalırken Taehyung'ta uyumasına yardımcı olan saçlarındaki ele uzanıp sıkıca tutmuş hemen ardından uykuya dalmıştı.


***


Jimin taksiden inip elindeki kahvaltılıkları taşıdığı poşetleri sallayarak karavana ilerlediğinde arkadaşının uyumadan önceden kilitlediğini düşünerek yedek anahtarı çıkardı ve içeri girdi.

Ardından kapattığında poşetleri tezgaha bıraktıktan sonra yatakta uyuyan ikilinin yanına ilerlemişti. Cam kenarında yan bir şekilde uyuyan Jeongguk ve onun aksine dağınık bir şekilde yatan Taehyung'a baktığında gülümsemiş, terliklerin bantlarını açıp hemen aralarına uzanmıştı.

Taehyung hissettiği bedenle ilk başta kulaklarını oynatmış, sonra koklamış, gözlerini açmadan yüzüne yayılan gülümseme ile konuşmuştu. "Jiminnie~" Ona doğru döndükten sonra bacağını üzerine atmış, kollarını kafasının etrafına dolamıştı.

Jimin, Taehyung'tan gelen atağı reddetmeden ona yaklaşmış ve kafasını göğsüne saklarken kollarını beline dolamıştı. İşte bu konuda biraz sinirleniyordu. Minik Tae kendisinden uzun olmuş ve sarılırken boyu hep göğsüne denk gelmişti. Sinirleniyordu ama hoşuna gitmediğini söyleyemezdi.

Taehyung, Jimin'in çilek kokan pembe saçlarına yanağını yasladı ve yüzündeki tebessümle uyumaya devam etti. Jeongguk yataktaki hareketlenmeden dolayı sonunda gözlerini açtığında arkadaşının ve Tae'sinin birbirlerine sarılarak uyuduklarını görmüştü.

Onların bu samimiyetine her zaman içten içe hayran kalmıştı. Jimin'le ortaokuldan beri tanışıyorken lisenin okul çıkışında herhangibi bir günde minik Tae ile karşılaşmış ve hayatları olduğundan daha güzel bir yere çevrilmişti.

Taehyung sayesinden eskisine göre daha kazançlı bir şekilde yaşıyorlardı. Bu yüzden Jeongguk'un ek işte çalışmasına gerek kalmıyordu liseye giderken. Bir süre sonra ise Jeongguk'un babası, Taehyung'un yeteneğini keşfetmiş, ve esnekliğinden yararlanarak küçük yaşta barfiks jimnastiğini öğretmişti ona. Arada dans ediyor, taklalar açıyor ve izleyicilere şirinlik yapıyordu. Kuyruğunun ve kulaklarının yanı sıra minik Tae'sinin herkesi hayran bırakan iri mavi gözleri vardı öncelikle.

Fakat izleyicilerin aklında hep bir soru kalmıştı.

Taehyung'un kuyruğu ve kulakları.

Jeongguk ise onlara gerçek olmadığını, takma olduğunu söylemişti.

Daha sonra Jimin kafasını arkadaşına çevirdiğinde uykulu gözleriyle ona bakmıştı. "Jeongguk, kalk bize yasemin çayı yap. Uyuyacağız biz." Jimin geri Taehyung'a döndüğünde tekrar sarılmış ve uyumaya devam etmişti.

O sırada Jeongguk gözlerini ovalamış, arkadaşının kendisine emir verdiğini için pembe saçından tutup aşağı doğru çekiştirmişti. Jimin de bağırarak çektiği yöne doğru giderken Taehyung'ta onu kurtarmaya çalışmıştı.

"Bırak ulan saçımı."

Uzan uğraşlar sonucunda Jimin saçını arkadaşından kurtarıp yataktan kalktığında lavaboya ilerlemişti, bozulmuş saçını düzeltmek amacıyla.

Taehyung kapının kapanma sesini duyar duymaz Jeongguk'un üzerine çıkmış ve hemen dudaklarını birleştirmişti. Dünden kalan ve azalan şişlikler Jimin'in pek dikkatini çekmezken Taehyung ve Jeongguk hemencecik yeniden yapmaya başlamışlardı, Jimin'in yokluğundan yararlanarak.

Taehyung, Jeongguk'un alt dudağına uyguladığı uzun işlevden sonra ayrılmış ve gözlerine bakarak dudağının sağ tarafının kıvrılmasına izin vermişti. Jeongguk hala uyku sersemi ve ıslak dudakları ile ona bakarken oldukça keyifli hissediyordu.

"Hadi bize yasemin çayı yap, Jeon-ah.."


_


Jeon's Circus × TaeKook✔Where stories live. Discover now