🎪24: "Fragrant Tiny Tae "🎪

2.2K 286 6
                                    

Neden geç atıyorum çünkü yazacak bir şey bulamıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Neden geç atıyorum çünkü yazacak bir şey bulamıyorum. Bu bölümde kısa oldu işte. Ama kısa sürede aklımda düzenleyip final yapacağım, belki yeni olaylarda ekleyebilirim. Bunun için zaman gerekli fakat arayı asla çok açmam.

İyi okumalar.

_

O gün bahçede Jeongguk ve Seokjin söz vermişti birbirlerine.

Henüz savunmasız olan bu kişilere sevgi göstermek ve onları korumak için.


***


Tekrardan sirklerine döneli çok olmuştu. Jeongguk ve Jimin şu son bir haftadır sirk ile ilgilenirken bazı eşyaları yenilemiş, sirk hayvanlarını sağlık kontrolünden geçirmişlerdi. 

Beslenmelerinde bazı değişiklikler yapmışlar, gösteri alanını yenilemişlerdi. Taehyung ise onlara yardım etmek istemiş, Jeongguk bunu reddederken onun karavanda Olaf ile kalmasını söylemişti. O süreçte ise Taehyung gün boyunca sıkılmamak için karavanda gerek masalarının üzerinde, gerek yataklarında olsun hep Olaf ile ilgilenmiş, onunla oyunlar oynamıştı. 

Ve bir şekilde onunla iletişim kurmaya çalışmıştı.Hava kararmaya başladığında Jeongguk sonunda karavana dönebilmiş, yorgun bedenini yatağın kenarında oturan Tae'sini fark etmeden attığında, Taehyung elindeki Olaf'ı kafesine koymuş, kapısını kilitledikten sonra yatakta sadece göğsü hızla inip kalkan kişiyi izlemişti.

Yanına yaklaştığında gözlerini hafif nemlenmiş alnına yapışan saçlarına çevirmiş sonrada üzerindeki tişörte. Hava Seokjin'in şirketinden döndüklerinden beri fazla soğuk değildi. Arada bir çok sert rüzgarlar esiyordu, hava iyiydi, Jeongguk'un tişört giymesini sağlayacak kadar hemde.

Elini kaldırmıştı, parmak uçlarıyla kaslı göğsüne dokunduktan sonra hemen geri çekmişti. Bakışlarını Jeongguk'a çevirdiğinde gözlerinin kapalı olduğunu görmüştü. "Jeongguk, uyudun mu?" Ona doğru hafif fısıldayarak sorduğunda ondan bir 'hm'lama almış, sonrada tekrar aralanmıştı dudakları bir soru sormak için.

"Duş almayacak mısın peki?"

"Uhm.. kötü mü kokuyorum ki?"

"Hayır! Sadece dışarıdan geldin ya, üstünü de değiştir. Kirli kirli yatma işte." Jeongguk kafa sallayarak onu onayladığında ayağa kalkmış ve karavanlarındaki banyoya girmişti. O sırada Taehyung yataklarına oturmuş ve sağ elini, sol elinin arasına almıştı. Parmak uçlarına bakmaya başlamışken iç geçirmişti.

Kısa sürede Jeongguk nemli saçları ve temiz kıyafetleri ile banyodan çıktığında yüzünde ki alaylı gülümseme ile mırıldandı. "Şimdi uyuyabilir miyim Bay Jeon?" Taehyung kendisine ithaf şekline gülümserken yatakta hareketlenmiş ve yorganı açmıştı. "Hhm, uyuyabilirsin." 

Jeongguk birkaç adımda yataklarına ulaşmış, kendisini Tae'sinin yanına bıraktığında bu seferlik rolleri değiştirmişlerdi, Jeongguk yüzünü Tae'sinin boynuna saklamıştı. Derin bir nefes aldığında, yıllardır değişmeyen kokusuna karşılık huzurlu bir şekilde gülümsemiş, sonrasında mırıldanmıştı.

"Oh, benim güzel kokulu minik Tae'm." Kollarını daha sıkı doladığında gülümsemiş ve günün yorgunluğunu, aynı zamanda stresini Tae'sinin mis gibi kokan boynunda yok etmişti. 


_

Jeon's Circus × TaeKook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin