İyi Ki, İyi Ki Yanımdasın

30 4 7
                                    

Kusurlarım yüzünden çok ağladım, gecenin buz gibi ayazında tir tir titrerken annem duymasın diye hıçkırıklarımı içime sakladım. Karanlık gökyüzü esir aldığında ortalığı, sarıldığım yastığım ıslandı incilerimle. Gündüzleri hüzünle gülümser, geceleri küçük bir kız çocuğu gibi sızlanıp ağlardım. Dudaklarımı büzer, diğer insanlardan farklı olduğum için suçlardım kendimi. Eğer bir gün koridorunuzda gezen porsuk saçlı bir hayalet görürseniz korkmayın, o benim. Kendimden başka kimseye bana dokunmadığı sürece zarar vermem.


" Hayatım deniz kenarındaki banklarda geçti, rüzgâr yüzümü yalayıp geçti, hasta oldum ama yine de dönüp dolaşıp aynı banka denizin tuzlu kokusu ve mavi dalgaları için yeniden oturdum.
Rüzgârla savrulan buklelerime alıştım, üşümeyi hep sevmişimdir zaten ama içimdeki bu acı sızlarken adım adım denize girmek istiyordum, gözlerimi kapatmak ve kendimi ona bırakmak.
"Senin yüzünden sahildeki tüm bankları kaldırmak istiyorum."
Yanımda oturuyor, her zamanki siyah deri ceketi var üstünde, içinde kırmızı bir kazak. Gri pantolonu ısıtmıyor onu belli tir tir titriyor. Elleri cebinde dişleri zangır zangır titriyor, büzüştükçe büzüştü yanımda.
Denize bakıyor.
" Gelmeseydin yanıma, ne zaman göremesen beni soluğu burada benim yanımda alıyorsun. Hıh." yüzümü denize çevirip arkaya yaslandım.
"Hah, hiç de bile. Sen buraya bir oturuyorsun, ertesi sabah bir görüyorum seni yüzün turşu saçıyor, gelme karşim buraya. Seni üzüyorsa mahrum kal mavilerden."
Benim gibi arkasına yaslandı, yüzümü döndüm ona.
"Beni çok yoruyorsun, sınavlar, aile problemleri derken bir de sana cevabını bildiğin konuların açıklamasını yaptırma bana."
Yandan profili hoş, esen rüzgârla kokusu burnuma geliyor, ımmm mis gibi, hafif bir koku. Omzuna yaslanacaksın denize bakacaksın ömür boyu. Bu koku beni çok güzel idare eder.
" İyi iyi tamam, neydi bazı şeyler acı verse de sevmeye değer mi demiştin değil mi? Gülü seven dikenine katlanacak, her güzelliğin bir sıkıntısı var. Yoksa sıkıntısı  çok olmasa bu kadar güzel olur mu?"

Bu adam beni her geçen gün şaşırtıyor, dediklerimi ezberlemiş. Mest ediyor beni, kalpten götürecek. Kalbim zaten ağrıyor bir de o böyle şeyler yapınca bir hoş oluyorum ben.

" Doğru dedim değil mi? "

Yüzü bana dönük, yüzüm ona dönük. Gülümseyerek bakıyor, bana ne yaptığından habersiz gülümsüyor. Beni sınıyor.
"Hı, hı." yüzümü önüme dönüp elimi yanağıma tuttum. Her şeye de kızarmasana be yanak.
Gülüyor sonra, kulaklarıma gelen melodi bir piyanonun noktalarından çıkıyor sanki, gülüşü bile rahatlatıcı.
"Niye gülüyorsun?"
Elimi yanağımdan çekip kaşlarımı çatıyorum ve ona bakıyorum. Elini dizine koymuş öne eğilmiş yan dönüp bana bakıyor.
Kısılan gözlerini de sevmezsin be.

"Bunu dememi sevmiyorsun ama kendine ne dedin de utandın? Kıpkırmızı oldun, çok sevimli görünüyorsun."
Tırnağını dişleyip bana baktı. Bağlıyor bu adam beni kendine.
Elimle omzuna sertçe vuruyorum.

"Kes sesini asabımı bozma, hiçbir şey düşünmedim, rüzgâr çarptı ondan kızardım, kaç defa dedim sana iltifat etme bana diye. Havaya suya anlatıyorum ben sanki. Gülmesene, gülme, ya gülme gülünce kaniş köpeğine benziyorsun sen."

Takmadı beni, daha çok güldü. Zamanı durdurmak isterdim. Gülüşünde ellerimi gezdirmek isterdim.

" Kaniş mii? İltifat mı bu? Sevimli mi dedin bana? Teveccühün canım. "
Kahkahaları yerini sakin bir gülüşe bıraktı ve yüzünü eline yaslayıp öylece bana baktı. Uzun uzun, ince ince, derin.
Gözlerimi kaçırdım.

"Şöyle bakma, içimi görüyorsun gibi hissediyorum bu çok rahatsız edici."

"İçini tamamen görmem mümkün değil, çok fazla şey saklıyorsun ama yanında olmama izin veriyorsun. Sen de bana alıştın farkındasın değil mi?"
Derin bir nefes alıp mırıldandım, dalgalar çok güçlü geliyor.

" Hı hı. "

Göz ucuyla ona baktım. Bana hâlâ çok değerli bir şeymiş gibi bakıyor.

" Bence senin aklından zorun var, kim neden benim gibi bir bencilin yanında olsun ki? Seni mutlu edebilecek birçok kız bulabilirsin ama sen bir kez olsun yanımdan ayrılmadın. Zaten anlamıştım sende bir şeyler olduğunu. İnsan beni görünce motorsikletten düşer mi? Sen ruh hastası mısın? Neden önüne bakmadın da bana baktın ki? Bir hafta topallayarak gezdin. Bir de şöyle bakmayı kes, tuhaf hissediyorum. "

Daha geniş gülümsedi.

" Artık benden bahsederken gülümsüyorsun. İlk günkü gibi siktir git başımdan bakışları atmıyorsun.
Sen de hayalet gibi nereden çıktığını anlamadan çıktın önüme benim suçum ne? Dikkatimi kaybettim işte. Sanki her zaman gülüşünü sevdiğim kız çıkıyor önüme. Başka birini isteyen kim? Senin gibi gizemlisi varken ne yapayım onları ben. Hepimiz benciliz şöyle demeyi kes, kendini gömmenden nefret ediyorum. Sadece bunu gizliyoruz, kendine haksızlık edip durma her neyse.
Yerin de belli işte, elimle koymuş gibi buluyorum seni. Sen de git demediğine göre yanındayım. "

Çantayı kafasına geçirsem mi ki? Utanmaz adam, insan yavaş der,alıştıra alıştıra der, sevgi tomurcuğu yaptı beni. Elma gibi oldum.

Ayağa kalkıp elimi ona doğru salladım.

"Kalk hadi kalk, uydurma. Buz tuttu bir yerlerin hasta olup kafama kalma ondan sonra. Bir de sana bakamam."

Yemek yapamam ama sana bakmak güzel olurdu. Üzerine battaniyeyi örter, ateşine bakardım. Yanında olurdum. Uyurken seni izlerdim. Harbi uyurken de bu kadar güzel misin ki? Ne diyorum ben ya? Adam hasta olsun istiyorum resmen. Kendine gel kızım, hayal kurma.
Cümlem biter bitmez
gözleri parladı. Ne geçiyor yine fırıldak zihninden?

"Biraz daha mı dursak burada, otursana sen de. Analı kızlı çorbasını çok severim ben. "

Ceketimin kolunu çekiştirdi. Yaa, ben de çok severim analı kızlıyı. Olsa da yesek. Acıktım zaten.

"Mızmızlanma kalk hadi, canım çorba çekti hadi gidelim."

Toparlanıp ayağa kalktı ve koluyla ileriyi gösterip bağırdı.

"Ordular, hedefiniz çorbacı! Marş, marş ileri asker! Çok yavaşsın ilerle! "

Askerlik arkadaşı da olduğumuza göre bir dahaki bölümde görüşürüz!!

Bu tarz bölüm yazmayı çok seviyorum. Bu çocuk beni çok sevindiriyor. Yazarken dinlediğim şarkıyı da bırakayımmm. Multi'ye anlamını çok sevdiğim ve bölüm ile uyumlu şarkı bıraktımm. 5sn ileri alınnnn.

Kendimden Hallice- Kalbinde Birileri Var

Öptüm sizi çokça.

" Bu şehrin havası bozuk
Burnumda kötü kokusu"

Şehrim ne kadar hava olarak temiz olsa da zihniyet ve karakter bakımından havası kötü kokusu

28.01.21
Yeşim ablanın bebişi oldu. Nur diyetisyene gitti belki olay olur bunlar unutmayayım.

Kaçtımm, kendinize dikkat edin. <3

Uyanma Vakti GeldiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin