büyük hayaller kurmamalısın

22 2 7
                                    

" Söylesene, seni kendimden bile sakındığım için mi bana hiç bakmadın? Ben sana bakmaya bile kıyamıyordum ama sen...  Sen gözlerinin derinliklerine bakan insanlarla berabersin. Eee, anlıyorlar mı bari seni?

Kalbimi nasıl parçapinçik ettiğini hatırlıyor musun? Gözlerim dolduğunda gözlerini devirmiştin, bana kıyamadığını söylemiştin, güldüğümde çiçeklerin açtığını, hep gülmemi.

Sen ağladığında benim de canım yanmıştı, dokunmaya kıyamadığım senin canını yaktılar diye nefret etmiştim o insanlardan.
Seni gülümsetebilmek için anlamsız hareketler yapmıştım hatırlıyor musun?
Anlamsız dans hareketleri, komik olmayan fıkralar anlatmıştım bir nebze olsun iyi ol diye.
Bana ağladığımda çok çirkin göründüğümü söyledin. Ben sana ağlarken çirkin göründüğünü söyledim mi?

Söylemedim çünkü sen kızarmış dudaklarınla öpülesi duruyordun, bana öyle sulu gözlerle baktığında kalbimin çarptısından sesimi duyamıyordum.

Söylesene senin gibi kötü ve acımasız mı olmalıydım bana değer vermen için?

Senin için...

Beni daha çok sever misin
Senin için birini öldürsem?
Elimi tutar mısın?

Senin için birini öldürdüğüm zaman
Bana geri döner miydin
Kaçtığımı söylediklerinde?
Beni saklar mıydın
Haberlere çıktığımda?
Çünkü senin için birini öldürdüm

Bunu anlaman lazım
Öldürdüğüm kişi bendim**

     -------------------------<3--------------------------

" Nida senin aptal bir kız olmadığının farkındayım, aklından geçenleri çekinmeden bana da söyle. İçinde bir savaş veriyor gibisin."

Kadın ela gözlerini birkaç defa kırpıştırdı ve pantolonuna taktığı uzun demir zincirle oynadı bir süre. Sonra zinciri bıraktı ve beyaz düz baskılı tişörtünün ucuyla oynadı. Siyaha çalan gri bir pantolon giymişti, gerildiği için siyah botlarını istemsizce yere vurup duruyordu.

"Nida, çok uzun sessiz kalıyorsun. Konuş benimle."

Tişörtü ağır ağır bırakıp gözlerini endişeyle bakan arkadaşına çevirdi.

"Endişelecek bir şey yok Ecem, sakin ol lütfen."

"Yine odana kapanacaksın ve hiç çıkmayacaksın diye korkuyorum, sen benimle bir şey konuşmazsın pek. Dinlersin genelde."

"Ecem, Hazin'den hoşlanmadım."

Ecem boynuna gelen kahve saçlarını geriye atıp derin bir nefes aldı.

"Olabilir, bunu neden bu kadar sorun ettin? Herkesten hoşlanacaksın diye bir şey yok sonuçta."

Kız ellerini öne uzatarak "Hayır, hayır öyle değil." diyebildi.

"İlk kez karşılaşmış olmamıza rağmen bana çok fazla bakıp durdu. Hadi bunu anlarım peki ya ben giderken peşimden gelmesi?
O neden benimle konuşmak istiyor anlamadım."

Ecem dudaklarını büzdü ve arkadaşının saçını okşadı.

" Çünkü senden hoşlandı. Bu yüzden de seninle iletişime geçti. Eğer sana çıkma teklifi eden çocuklardan birine bir şans vermiş olsaydın ne demek istediğimi anlayacaktın. "

" Sadece iki kişilerdi. İkisi de benimle uyuşmuyordu hem ne alakası var bu konuyla? Neden ilk defa gördüğün birine bu kadar yakın davranırsın ki? "

" Güzelim, Hazin'in terbiyesizliğini görmedim bu zamana kadar. Flörtleri oldu ama bu zorla falan değildi, kimseyi bir şeye zorlamaz veya kötü biri değildir işte. Endişelenmene gerek yok, ilacını aldın mı?"

" Anksiyete ilacını mı? Evet aldım. Anladım."

Ecem saçının bir kısmını arkaya attı ve bankta kayarak arkadaşına yaklaştı.

" Bu arada Hazin senden gerçekten etkilenmiş görünüyor, onun şapşal halini göreceğim aklıma gelmezdi. "

Nida gözlerini büyüterek Ecem'e kızdı.

" O biraz aptal görünüyordu. "

"Hayır akıllım, o sadece ne yapacağını şaşırmıştı."

Nida omuz silkti. Bankın koluna astığı zımbalı siyah deri ceketini üstüne geçirdi. Böyle giyinmeyi seviyordu, boynundaki zinciri düzeltti.

"Eğer göz kenarlarım mor olmasaydı, gözlerime siyah makyaj yapardım ama maalesef yakışmıyor."

"Zaten koyu giyiniyorsun, botundan küpene kadar da zincir takıyorsun. Fazla emo takılmıyor musun?"

Nida çantasından halka piercingini çıkardı ve üst dudağına taktı. Artık aynaya bakmadan takabiliyordu. Dişlerini göstererek güldü ve dil çıkardı. Üst iki dişinin arasındaki piercingi güneşin vurmasıyla parıldıyordu.

" Ecem senin gibi renkli bahar şenliği elbiseler mi giymeliyim? Üstümde absürt durduğunu biliyorsun"

"Yine de aşırısın"

Nida ellerini koyu kahve kıvırcık saçlarında gezdirdi.

"Biliyor musun Ecem? İçimde hep özgür kalmak isteyen bir kız var, küçüklüğümden gelen bu emo davranışlar, giyimler. Uyum sağlamak için o kısmımı saklamak zorunda kalmıştım. Şimdi bakınca epey aptalmışım, beni olduğum gibi seven insanların yanında olmalıymışım kendimi gizlemek yerine. Çünkü herkes gidiyor, yine kendinle kalıyorsun.

Beni olduğum gibi kabul etmeni seviyorum da.
Bu yüzden varlığını seviyorum prenses. "

Ecem banktan kalktı ve üstündeki beyaz elbisenin kırışan renkli çiceklerini düzeltti.

" Sevimli. "

" Sen de daha çok asi görünüyorsun. "

Bu deli konuşmayı Ecem'in telefon sesi bozdu.

Arayan Ege'ydi. Ecem hafifçe tebessüm edip telefonu açtığında Ege'nin söyledikleri ile Nida ile vedalaşmıştı.

"Böyle bir şey yapmamalısınız. Bu hoşuna gitmeyecek."

"Ne yapabilirim ki Ecem, Hazin'i durduramıyorum, bana kızın nelerden hoşlandığı çaktırmadan sor dedi."

"Sen de hiç çaktırmıyorsun. Oyunculuğun gözlerimi yaşartıyor."

"Ne yapayım anlamam ben öyle abidik gubidik işlerden."

"Dedi bana geçen yıl sürpriz doğum günü partisi hazırlayan adam."

"O ayrı. Neyse, Nida nelerden hoşlanır? Ona ne alabiliriz?"

"Almamanız daha mantıklı, Hazin bakışlarıyla kızı ürkütmüş zaten bir de hediye alırsa Nida 'yı tamamen kendinden soğutacak."

"Anlatamıyorum ki yavşak herife, kızı bir defa gördün diyorum olsun diyor, Ecem' e söylersin bizi bir araya getirir diyor."

"Ne Ecemmiş be, ben olmasam bir şey yapamıyorsunuz.

Küpeleri sever, demir ve halka olanları.
Ama ona hemen şimdi vermesin. Üç dört buluşma sonrası versin."

"Onu ikna etmeye çalışacağım, teşekkür ederim Ecem."

"Rica ederim Ege, görüşürüz."

"Görüşürüz müyüz gerçekten?"

Ege'nin bu boş cümlesi ile Ecem telefonu yüzüne kapattı.



** Alec Benjamin- If I Killed Someone For You

(Şarkıyı multimedyaya bıraktım eğer dinlerseniz nasıl bulduğunuzu benimle paylaşır mısınız? Çok sevdiğim şarkılardan ve yorumunuzu merak ediyorum.)

Uyanma Vakti GeldiUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum