veintitrés

592 96 217
                                    

"Nasılsın?" dedi çekingen bir tavırla Sugawara, uzun zamandır arkadaşını bu kadar tepkisiz görmemişti. Sanki ruhu çekilmiş gibiydi.

"Annem bu akşam eve gelmek istedi." dedi Oikawa, dile getirdiği için rahatlamıştı ama annesiyle görüşüp görüşmemek konusunda kararsızdı.

"Ne yapacaksın?" dedi Sugawara, arkadaşının karın ağrısını şimdi anlamıştı.

"Bilmiyorum." dedi Oikawa ve cebinden çıkardığı pakete baktı, Iwaizumi'nin yarım kalmış sigara paketiydi, gece ona vermek için almıştı ama sonradan vazgeçmişti.

"İçme." dedi Sugawara ve balkondan geri içeri girdi.

Oikawa, arkadaşından aldığı uyarıya tebessüm etti, hafif esinti ürpermesine sebep olsa da içeri girmek için hareket etmedi. Paketten çıkardığı dala baktı, en son sigarayı ağzına aldığında lisedeydi, o zamanda içememişti gerçi.

Çıkarttığı dalı eliyle ezdi ve güldü, büyük ihtimalle şu an Iwaizumi'yi de böyle ezmek istediği için ona büyük zevk vermişti bu. Onu özlüyordu, ona tam kavuşmuşken şimdi böylesine uzak durmak zorunda olmak rahatsız ediyordu.

Annesinin gerginliği vardı bir de üstüne, neden görüşmek istemişti ki? Bu sefer üstüne gelirse Oikawa kendini tutamazdı, ters bir şey söylerdi, bunu biliyordu. Olmayan bağları iyice kopardı eğer işler ters giderse.

Gerçi ne zaman istediği gibi gitmişti ki.


Iwaizumi derin bir nefes aldı ve çizdiği resme gururla baktı, dışarıdan bakan için anlamsız bir şey olsa da, Oikawa'yı kendisine en çok hatırlatan şeyi çizmişti; kirpi.

Neden bilmiyordu, kirpiler ona onu hatırlatıyordu. Bu yüzden kirpi karalayıp duruyordu birkaç gündür ve Oikawa'nın darbesini bekliyordu ama herhangi bir şey olmuyordu.

Oikawa, kırıldığı kadar kırmak yerine görmezden geliyordu, gerçi bu da gayet kırıcı bir yöntemdi ama Iwaizumi asıl darbe alacağı vakti bekliyordu.

Böyle düşünmek onu kötü hissettiriyordu ama Oikawa'yı tanıyorsa, karşılığını alacaktı.

Eğer almayacak kadar gözünden düşmediyse tabii ki.


"Fotoğraf çekimi var." dedi Oikawa'yı çekiştirirken Sugawara. Oikawa oflayarak ona döndü, bugün herhangi bir çekim olduğunu hatırlamıyordu. "Ne çekimi?" dedi sitem ederek.

"Söylemeyi unuttum, özür dilerim." dedi gülerek. "Atsumu Miya ile takım elbise dergisinin kapağında olacaksınız, çekimlerin bir kısmı bugün." dedi.

Oikawa önce somurtacaktı ama Miya Atsumu ismi ona çekici gelmişti, daha önce birlikte çalışmamışlardı ama çekici bir adam olduğunu biliyordu.

"Gidelim o halde." dedi ve az önce kalkmak istemediği yerden hızlıca kalktı. "Sen sürer misin?" dedi arabanın anahtarını uzatırken.

"Olur, geç hadi." dedi ve yan koltuğa rahatça yerleşti. Oikawa istemeden kendisi için mükemmel bir intikam planı yapabileceğini düşündü ama anında vazgeçti.

"Iwaizumi ile nasıl aranız?" dedi Sugawara, arkadaşını zorlamak istemiyordu.

"Öyle bir şey yok." dedi Oikawa ve kestirip attı, Sugawara için bu yeterliydi, ne kadar soru o kadar kızgınlık demekti.

"İyi." dedi ve konuyu kapattı.


Ne kadar ışıklar altında olmaya alışırsanız alışın, her zaman birileri sizi şaşırtmayı başarıyordu. Sektörde bir sürü karakter görüyordunuz, hatta bazıları birbirinin kopyası bile oluyordu. Yine de onca insan arasında, sizi çok şaşırtacak birisi oluyordu.

starlights [iwaoi] -tamamlandı-Where stories live. Discover now